”Başbakan, vicdanı ile koltuğunun arasında sıkıştı”
Saadet Partisi Genel Başkanı Kurtulmuş, Erdoğan'ın, IMF-Dünya Bankası Yıllık Toplantılarında yaptığı konuşmayı değerlendirdi
ANKARA - Saadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, IMF-Dünya Bankası Yıllık Toplantılarında yaptığı konuşmaya değinerek, "IMF toplantısı göstermiştir ki Sayın Başbakan vicdanının sesiyle, koltuğunun sevgisi arasında sıkışıp kalmıştır" dedi.
Kurtulmuş, Büyük Anadolu Oteli'nde gerçekleştirilen Saadet Partisi İl Başkanları ve İl Müfettişleri Toplantısında yaptığı konuşmada, elbirliğiyle Saadet Partisi'ni iktidara taşıyacak yeni bir dönemi başlattıklarını söyledi.
Son dönemde Başbakan Erdoğan'ın tavırlarının, AK Parti kongresindeki tablonun, IMF ile ilişkilerin Türkiye'nin bir erken seçime doğru yol aldığının göstergesi olduğunu savunan Kurtulmuş, "Ne zaman olacağını bilmiyoruz ama erken seçime en hazır parti Saadet Partisi'dir. Bu hazırlığı da güçlendirmek istiyoruz" diye konuştu.
IMF-Dünya Bankası Toplantılarının kapitalizmin çöktüğünü ortaya koyduğunu ifade eden Kurtulmuş, Türk insanına düşen görevin yeni ve adil bir dünyanın kurulmasına katkıda bulunmak olduğunu söyledi.
Hükümetin, IMF ile anlaştığını iddia eden Kurtulmuş, "Şimdi bunu 'halka nasıl yuttururuz, bundan AKP'nin zarar görmesini nasıl engelleriz' çalışması yapılıyor. IMF, 42-45 milyar dolar ilave borç verecek. Bu yapı devam ettiği sürece 45 değil 145 milyar dolar verseler de uzun vadede Türk halkına faydası olmayacak" dedi.
IMF "reçetelerinin" artık "zehirden" ibaret hale geldiği görüşünü dile getiren Kurtulmuş, "Türkiye ve benzeri ülkelerde bu zehir içilse bile başlangıçta doping yaratacağını, daha sonra ise ekonomilerin çökeceğini" kaydetti.
Kurtulmuş, IMF'nin artık "tarihsel dönüm noktasında" olduğunu, oynadığı son oyunların da "nafile çöküşünü engelleyemeyeceğini" söyledi.
Başbakan Erdoğan'ın IMF toplantısında yaptığı konuşmaya da değinen Kurtulmuş, şöyle konuştu:
"IMF toplantısı göstermiştir ki Sayın Başbakan vicdanının sesiyle, koltuğunun sevgisi arasında sıkışıp kalmıştır. Sayın Başbakan ne diyor 'dışarıdaki seslere kulak verin' diyor. Dışarıdakiler ne diyor 'IMF ile anlaşmayın, IMF'ye hayır' diyor. Sokağın sesi buysa, 2002'den bu yana o koltukta Kahn oturmuyor, siz oturuyorsunuz. Sayın Başbakan, bir sivil toplum kuruluşu, muhalefet lideri gibi konuşuyor. Gerçekleri bu kadar çarpıtamazsınız. Bunun Türkçesi halkı enayi yerine koymaktır. Tüm bunlar ortadayken Sayın Başbakan, bir müsamere çocuğu gibi bugün kalkıp 'dışarıdaki sese kulak verin' diyor."