”Baykal dik durmalı, boyun eğmemeli”

Başbakan Erdoğan CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın, çarşaflı bir kişiye, partiye katılırken rozet takmasını değerlendirdi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

ANKARA - AKP Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'yi bugüne kadar tanımayanların, bütün gerçekleriyle artık tanımaya başladıklarını belirterek, "Böyle bir yaklaşımın olması, rozetlerin takılması güzeldir. Tabi, olumsuz çıkışlar olacaktır. Sayın genel başkan, buna karşı dik durmalı" dedi.

Başbakan Erdoğan, partisinin TBMM grup toplantısında yaptığı konuşmada, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın, çarşaflı bir kişiye, partiye katılırken rozet takmasını kastederek, kendisini sevindiren yeni bir döneme girildiğini söyledi. Bu değişim ve dönüşümü yapanları kutlayan Erdoğan, şöyle konuştu:

"Benim aziz milletim, bugüne kadar kendisini tesvih (geciktirme) eden bu çevrelere karşı hep cevabını vermiştir. Ama Türkiye'yi bugüne kadar tanımayanlar var. Ama öyle zannediyorum ki Türkiye'yi bütün gerçekleriyle tanımaya başladılar. Bu, güzel bir gelişmedir. Türkiye'yi nihayet doğru şekilde anlamaya çalıştılar. Her ne kadar, 29 Martta bir seçim varsa da... Böyle bir yaklaşımın olması, rozetlerin takılması güzeldir. Gerçekten ben bu değişim, dönüşümün arkasında inşallah, olumlu umutlar taşıyorum. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak, bu benim hakkım değil mi? Hakkım. Çünkü yıllarca farklı kesimlerin, farklı düşüncelerin, farklı giyim tarzlarının bu ülkede yaşadığının farkına hamdolsun nihayet vardılar. Bu gelişmeler güzel şeyler.

Tabi, olumsuz çıkışlar olacaktır. Sayın genel başkan, buna karşı dik durmalı, boyun eğmemeli. Bundan sonraki süreçte, bu duruş böyle devam ederse, inanın ülkenin bir çok sorunu da çok daha çabuk çözülür. Siyasetin temeli, tutarlı olmaktır. Bunu çok açık ve net söylemek zorundayım. Dürüst olmaktır, uzun soluklu olarak aynı çizgide yürüyebilmektir."

"Türkiye bu süreci en az zararla atlatacak"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, küresel mali krize yönelik Türkiye'de yapılan çalışmalara da dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Türkiye'de atılabilecek adımları sektör temsilcileriyle, sosyal taraflarla, uzmanlarla işadamlarıyla derinlemesine değerlendiriyoruz. Telaş ve acelecilikle değil, sağduyu ve aklıselimle meseleyi tüm boyutlarıyla ele alıyoruz. İnancımız odur ki Türkiye bu süreci en az zararla atlatacaktır. Altını çizerek bunu yine söylüyorum. Kimse hükümeti, köşeye sıkıştırarak, (farklı ülkelerde şu olmuş, bizde niye yok. Neden bizde de paketler açıklanmıyor) gibi, 2000-2001 krizlerinde olduğu gibi, ondan önceki dönemlerdeki krizlerde olduğu gibi bizden herhangi bir şey beklemesin. Biz açıklayacağımız paketleri, tüm taraflarla görüşüyoruz. Görüştükten sonra açıklayacağız. Ama kusura bakmasınlar, krizi fırsata dönüştürecek primi de kimseye vermeye niyetli değiliz. Bunu açıkça söylüyorum. Zira, puslu havaları sevenler var. Biz puslu havaları sevenlere de fırsat verme niyetinde değiliz. Çünkü bu ülkede tüyü bitmemiş yetimin hakkını koruma görevimiz var. Bundan kim nasıl etkileniyor? Bu önemli. Bugüne kadar yanlışlar içerisinde gelmiş ve dolaşmış olanlara, bu yanlışlarını, doğru, adil, dürüst davranan insanların haklarından alarak, onlara yedirmeye niyetimiz yok. Bu işi zaten samimiyetle düşünenler, hükümetin şu anda attığı ve atmakta olduğu adımları da takdir ediyor. İnanıyorum ki edecektir."