Ben günahkarın tekiyim
Cübbeli Ahmet Hoca, , "Karagümrük çetesi" davasına ilişkin İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada ifade veriyor.
YAYINLAMA
GÜNCELLEME
İSTANBUL - Kamuoyunda "Karagümrük çetesi" olarak bilinen davanın tutuklu sanıklarından "Cübbeli Ahmet Hoca" olarak tanınan Ahmet Mahmut Ünlü, on binlerce insanı, aileyi fuhuştan, zinadan, içkiden kurtardığını öne sürerek, "Ondan sonra kalkmışım fuhuş yapmışım, buna kimse inanmaz" dedi.
İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada ifade veren Ünlü, iddianamede adı geçen kadınları tanımadığını belirterek, "Ben 35 yıldır kürsülerde insanların önündeyim, onlarla konuşuyor, onlara yardım ediyorum. On binlerce insanı, aileyi fuhuştan zinadan, içkiden kurtarmışım. Ondan sonra da kalkmışım fuhuş yapmışım, buna kimse inanmaz. Bu yapılanlarla bana bir oyun ettiler, itibarsızlaştırmak istiyorlar, karalama kampanyası düzenliyorlar" dedi.
Suçlu olan biri var ise bunu mahkeme önünde itiraf etmesi gerektiğini kaydeden Ünlü, "Herkes suçunu itiraf etsin. Barış, benden sebep cezaevinde yatıyorsa, onu ben azmettirmişsem söylesin burada. Savcı bana, bir adres söylüyor. Diyorum ki 'Barış'ın evi', diyor ki 'Orası Faslı kadınların evi'. Yok orası Barış'ın evi. Ben bu olanlardan önce o eve girdim çıktım, bu gayet normal bir şey. Oraya giderken niye atkı takmışım, sakalımı gizlemişim? Gizleme diye bir şey yok, boynumdan bir rahatsızlık geçirdim, fizik tedavi gördüm. Boynumu da muhafaza etmek için soğuk havalarda atkı takarım" şeklinde konuştu.
Barış Sezek'in 2 yıldır ticari ilişkilerine bakmadığını, ticari faaliyetlerine zarar verdiği için onunla çalışmadığını söyleyen Ünlü, ticari faaliyetlerden kastının kitap ve kasetlerinin telif hakları olduğunu anlattı.
Bu işi başka birine 5 yıllığına verdiğini, Barış Sezek'in de kendisine Fas'a gideceğini söylediğini ifade eden Ünlü, Fas, Endonezya ve Mısır'dan kendilerine talebe geldiğini ve 2-3 ay yanlarında eğitim aldıktan sonra ülkelerine döndüğünü aktardı.
Bu talebelere ilişkin iddianamede yer alan telefon görüşmesini yaptıklarını savunan Ünlü, "Kendisine 12-13 bin lira para yolladım. Gelenler 2-3 ay kalırlar, zaten daha uzun kalamazlar. Yabancı oldukları için kaçak durumuna düşerler. Dünyanın her yerinden bu talebeler gelirler, hepsini tanırım, ailece gelenleri evimde misafir ederim. Benim o konuşmada, 'Tufaya düşmeyelim' dememin sebebi, Faslılar biraz gariptir. 'Para alıp gelememezlik etmesinler' demek istedim. Bu para yollama ile ilgili daha önce de Endonezya ve Mısır'a para yolladım. Bunlar da banka kayıtlarından incelenirse çıkartılabilir" dedi.
Yorgan gitti, kavga bitti
Ünlü, Sezek'in Fas'tan dönmesinin ardından kendisi ile uzun bir süre görüşemediğini anlatarak, şunları kaydetti:
"Aksaray mahalle muhtarı var, bizim cemaattendir. Bana geldi, 'hocam ev tuttum' dedi. 'Yabancılar şubede 2 kadın var onlara ekmek götürdüm' dedi. Barış ile gelenlerin talebe olmakla alakası yok. Olsaydı çarşafı uçakta giydirmemiz lazımdı. Bunlar uçaktan çırılçıplak iniyorlar. Gidip yemekler yeniyor. Benim onun iki kadınla geldiğinden haberim yok. Biz de kurban bayramına 1-2 hafta kala hanımla, çocuklarla Dubai'ye gideceğiz.
Bizi gözaltına aldılar. Bütün mesele bu. Yorgan gitti kavga bitti. Bana gelene kadar bu iş sürecekti. Ucu bana dokunduruldu. Bence başarısız bir operasyondur. Ama belki birilerine göre başarılı olmuştur. Ama yanlış oldu. Benim yüzümden kavga etmiş kaç tane aile var. Benimle görüşmeye gelirlerdi. Ben cezaevine girince bu olmadı. Adam beni kutsal görüyor ama ben kutsal falan değilim. Ben günahkarın tekiyim. Ama öyle saldırıyla, fuhuşla işim olacak kadar şerefsiz, namussuz değilim. İddianamedeki ifadelerde kadın, 'nikah kıydı, para verdi, saldırdı ama ilişkiye girmedi' demiş. Beni Arap olarak söylüyor. Ben Arapsam memlekette Türk yok. Af edersiniz ama nikahı kıyacağım, parayı vereceğim ama ilişkiye girmeyeceğim. Manyak mıyım ben? Sözü geçen kadınların resimlerini ilk defa iddianamede gördüm. Nikah kıydığım iddia edilen kadın cehennem zebanisinin teki, öcü gibi bir şey, göz var izan var. Nikahıma alacak olsam onu mu alacağım? Ne cinsel saldırı bilirim, ne de iki günlük nikah falan... Hiç böyle bir şey olmadı. Özbek bir kadınla nikah hadisesi başımdan geçti. Ama şimdiki kadınlar değil. 3 yıl önce kaset çekmişler falan. Ben televizyonlarda da söyledim, 'O kasetteki benim' diye. Ancak isnat edilen suçların hiçbiri vaki olmamıştır. 'Bunlardan birini işlemişsem, imansız öleyim' dedim. Bunu her yerde söyledim."
Hanım evde olmazsa eve giremem
Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci, Ünlü hakkındaki suçlamaları hatırlatarak, "Barış Sezek, ifadesinde Faslı kadını himayene aldığını, nikah kıydığını söylüyor. Barış, Fas'a gidiyor. Senden para istiyor. Telefonla konuşuyorsun. İki tane kadınla geliyor, sonra bu kadınlar fuhuştan yakalanıyor. Bunlar tesadüf mü?" diye sordu.
Ünlü, soruya, "Barış Sezek'in yaptıklarının benimle alakası yok. Benim nikahım olsa, kadının evine neden gitmeyeyim? Kadın ifadesinde evi anlatmış, ben o eve gitmemiştir demiyorum zaten. Gitmiştir. Ama benim evime gelmedi. Gelemez de zaten. Benim evim boş kalmaz. Çocuklarım var, evim çok büyük de değil hem. Benim anahtarım da yok, hanım evde olmazsa eve de giremem. Zeytinburnu'ndaki evde bir eşim ve çocuklarım var. Acarkent'teki villada diğer eşim ve çocuklarım. Zeytinburnu'nda oturan eşimin de Kumburgaz'da villası var. Ben eşitlikten yanayımdır" şeklinde yanıt verdi.
Başkan Ekinci'nin, "Sizin ön tarafınızda bir ameliyat, kesik izi mi var? Sizi çıplak görmeyen bu izi bilebilir mi?" sorusu üzerine de Ünlü, şunları söyledi:
"Ben 6-7 yıl önce by-pass ameliyatı oldum. Bu ameliyat olanda bu iz olur. Bunu herkes bilir. Benim internette de çıplak görüntüm var. Hiçbir zaman o Özbek kadınla olan görüntü benim değildir demedik zaten. Beni itibarsızlaştırmak için 3-4 senedir uğraşıyorlar. Faslı kadın bu işten 4 ay sonra bulunuyor. Şikayet etmiyor. Onu bulan bu güç ona, o yara izini de öğretiyor, söylettiriyor. By-pass herkeste iz bırakır. Bu işin eskisi var, bayağı bir tezgah var. Tezgah içinde tezgah var. Ben hiç imam nikahı kıymam, suçtur diye. Ama bu sefer de buralara düştük. Kendi nikahlarını kıymasını onlara öğretirim. Zaten herkes artık nikahsız da yapıyor. Bu işe düşünce bunları öğrendim. Talebe getireceğim deyince bunlar gelmiş. Bazı insan kadın muhabbetini çok sever, bu böyle nargileye falan gider. Bizim arkadaşlardan cemaatten zengin insanlar, Özbek meselesi gibi gidip oradan evlenip gelenler var. Bu olayda Barış Sezek'in benim paramla kendisine eş aldığını anlıyorum."
Duruşma, Ünlü'nün ifadesiyle sürüyor.