Bir çocuk iflas, iki çocuk iflas, üç çocuk...

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Uluslararası Aile ve Sosyal Politikalar Zirvesi"nin açılış konuşmasın üç çocuk isteğini yineledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 
ANKARA – Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, üç çocuk isteğini yineleyerek, "Bir çocuk iflas, iki çocuk iflas, üç çocuk ise yerinde saymaktır. Bizim artış hızımızı ikinin üzerinde üçlere ulaşması lazım. Bunu başarmamız gerekiyor. Şu anda batı sıkıntı içerisinde ama biz Türkiye'yi bu sıkıntının içerisine sokmak istemiyoruz. Annelerin şahsında ülkeme sesleniyorum; bu hassasiyetimizi hafife almayın, bunu dalga dalga yaygınlaştırmamız lazım" dedi. 
 
"Uluslararası Aile ve Sosyal Politikalar Zirvesi"nin açılış konuşmasını yapan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ailenin önemine dikkat çekerek, "Aile var oldukça, millet var oldukça devlet var olur. Aile var oldukça sağlıklı nesiller var olacak, iyilik var olacaktır. Aileye yönelik her saldırıyı doğrudan insanlığa bir saldırı olarak görüyor, hiçbir şekilde müsamaha göstermiyoruz" dedi. Başbakan Erdoğan, Hazreti Adem ile Hazreti Havva ile başlayan aile kurumunun, insani değerlerin nesilden nesile aktarılmasına zemin teşkil ettiğini belirtti. Ailenin her zaman bireyleri ve toplumu birarada tuttuğunu ifade eden Erdoğan, ailenin donanımsız halde dünyaya gelen çocukların hayatta kalmasını sağladığını, insan neslinin ayakta durabilmesinin zemini olduğunu belirtti. Başbakan Erdoğan, ailenin bir okul gibi olduğunu ve kötülüklerin dışarıda tutulmasını sağladığını ifade ederek "Aile var oldukça, millet var oldukça, devlet var olur. Aile var oldukça sağlıklı nesiller var olacak, iyilik var olacaktır. Aileye yönelik her saldırıyı doğrudan insanlığa bir saldırı olarak görüyor, hiçbir şekilde müsamaha göstermiyoruz" dedi. Tarihte aileyi yok etmeye, işlevsiz hale getirmeye yönelik girişimler olduğunu, ancak bunların başarısız kaldığını, bunu deneyen devlet ve toplumların yok olduğunu kaydeden Erdoğan, ailenin, mekanik ve teknik şekli bir yapıya sahip olmadığını söyledi. 
 
Hedefimize aileyi koyduk
"İnsan nasıl sadece fiziki bir bedenden oluşmuyorsa, bir makine, bilgisayar, robot değilse, insan nasıl ki ruh ve bedenin bir uyumuysa, aynı şekilde ailede maneyiyatın uyumudur" diyen Başbakan Erdoğan, ailenin kutsiyetin şuuru olduğunu belirtti. Başbakan Erdoğan, aile kurmanın, yuva oluşturmaktan öte, maneviyatın çatısını çatmayı, sevgiyi ve muhabbetin nesiller boyunca yaşatması olduğunu kaydetti, ailenin sadece şeklen var olmasının maneviyata yayılmamasının tehlikeli olduğunu, kutsiyetini kaybetmiş bir ailenin yok hükmünde bulunduğunu sözlerine ekledi. Sosyal şartların özellikle toplumsal çürümenin nüfuz ettiği ailenin yok olmaya yüz tutacağını ifade eden Erdoğan, "Yola çıkarken biz muhafazakâr demokrat olduğumuzu ilan ettik Hedefimize aileyi koyduk. Hem parti hem de hükümet olarak aileyi toplumun temel taşı olarak gördük. 10 yıldır aileyi güçlendirmek, korumak için yoğun bir gayret içerisindeyiz. Güçlü bir millet olacaksak, güçlü ailelere sahip olmak zorundayız. Aileyi tehdit eden her sorunun üzerine tam bir kararlılıkla gidiyor, tüm imkânlarımızı seferber ediyoruz. Maddi sorunların aile üzerinde baskı oluşturmaması için tedbirleri hayata geçirdik. Gıda ihtiyacı olanlara gıda, yakacak ihtiyacı olanlara yakacak yardımı yaptık" dedi. Eşi vefat eden ve maddi durumu yerinde olmayan kadınlara yardım edildiğini ve bu yardım talebinde bulunan kadınların sayısının 225 bine ulaştığını ifade eden Erdoğan, kadını yücelten makamın anne olduğuna itibar ettiklerini, cennetin annenin ayakları altında olduğunu belirtti. Kadınların sorunlarına ilişkin devrim niteliğinde adımlar attıklarını söyleyen Başbakan, 2012 yılında kadını şiddetten korumaya yönelik yasa çıkardıklarını, kadınların istihdamının artırılmasına yönelik tüm engelleri ortadan kaldırdıklarını ifade etti. 
 
Artış hızımızın üçlere ulaşması lazım
Aileye yönelik her saldırı doğrudan insanlığa saldırı olarak gördüklerini ve müsamaha göstermediklerini belirten Erdoğan, üç çocuk isteğini yineleyerek şöyle konuştu: 
"En az üç çocukla beraber güçlü aileler... Ailelerimizi güçlü kılmanın yolu buradan geçiyor. Güçlü aile istiyorsak bunun olması lazım. Bir çocuk iflas, iki çocuk iflas, üç çocuk yerinde saymaktır. Bizim genç ve dinamik nüfusa ihtiyacımız var. O da buradan geçiyor Yavaş yavaş yaşlanıyoruz. Bizim artış hızımızın ikinin üzerinde üçlere ulaşması lazım, bunu başarmamız gerekiyor. Şu anda batı sıkıntı içerisinde ama biz Türkiye'yi bu sıkıntının içerisine sokmak istemiyoruz. Annelerin şahsında ülkeme sesleniyorum; bu hassasiyetimizi hafife almayın bunu dalga dalga yaygınlaştırmamız lazım. Bunu başarmamız lazım, bu parayla pulla ölçülmez."