”Bosna-Hersek'in vize dışında tutulması olumsuz bir mesaj”
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Bosna-Hersek Dışişleri Bakanı Sven Alkalaj ile yaptığı görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi
ANKARA - Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Bosna-Hersek'in AB'nin yeni vize uygulamalarının dışında tutulmasının "bölgeye dönük olarak olumsuz bir mesaj" olduğunu belirtti. Davutoğlu, "Ümit ederiz ki AB, bu konuda bölgenin bütününü kapsayan, hiçbir etnik veya dini grubu dışarıda bırakmayan politikalar uygulamaya yönelir" dedi.
Davutoğlu, Bosna-Hersek Dışişleri Bakanı Sven Alkalaj ile Dışişleri Bakanlığında yaptığı görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, son iki aydır Balkanlar'da yoğun temaslarda bulunduğunu anımsatarak, gelecek ay da Makedonya, Arnavutluk, Bulgaristan ve diğer bölge ülkeleriyle temasların süreceğini bildirdi.
Ahmet Davutoğlu, Bosna-Hersek Dışişleri Bakanıyla ikili ilişkileri, bölgesel gelişmeleri ve Türkiye'nin dönem başkanlığını üstlendiği Güneydoğu Avrupa Ülkeleri (GDAÜ) sürecinde yapılacak faaliyetlerin koordinasyonu konularını ele aldıklarını söyledi.
Bosna-Hersek ile Türkiye arasındaki ikili ilişkilerin son derece sağlıklı seyrettiğini, bu ilişkilerin çok güçlü tarihi bağlara sahip olduğunu belirten Davutoğlu, siyasi konularda tam mutabakat halinde olunduğunu kaydetti.
Ekonomik ilişkilerin de hızla geliştiğini ifade eden Davutoğlu, ticaret hacminin 600 milyon dolara yaklaştığını söyledi. Davutoğlu, Türkiye'nin bu ülkedeki yatırımlarının da arttığını belirterek, THY'nin Bosna-Hersek Havayolları ile girdiği yakın ilişkiyi örnek gösterdi. Kültürel alanda da iki ülke arasında büyük gelişmeler olduğunu anımsatan Davutoğlu, Sokullu Mehmet Paşa Köprüsü ve Ferhadiye Camii gibi önemli ortak miras konusunda Türkiye'nin çalışmalarının devam ettiğini söyledi.
"Bosna-Hersek'in istikrarı Balkanlar'ın istikrarı demektir"
Türkiye'nin Bosna-Hersek'in geleceğiyle yakından ilgilendiğini belirten Davutoğlu, bu ülkede yürütülen reform çalışmalarını, taraflar arasındaki görüş farklılıklarını yakından takip ettiklerini söyledi. Davutoğlu, "Şuna inanıyoruz ki, 90'lı yıllarda olduğu gibi bugün de Bosna-Hersek'in istikrarı Balkanlar'ın istikrarı demektir, Balkanlar'ın istikrarı Avrupa'nın istikrarı demektir" dedi.
Davutoğlu, Bosna-Hersek'in kendi içinde barışı sağlamış, güçlü devlet kurumlarıyla desteklenmiş, egemen ve bağımsız bir devlet olarak, uluslararası toplumda hak ettiği yeri almasının Türkiye'nin en öncelikli dış politika hedefleri arasında olduğunu söyledi.
Bosna-Hersek'in tarihi dönüşüm sürecindeki gelişmelerin barışçıl yöntemlerle ve güçlü bir devlet yapısının oluşması doğrultusunda seyretmesi konusunda Türkiye'nin elinden gelen gayreti göstereceğini kaydeden Davutoğlu, bölgede Bosna-Hersek'in geleceğiyle ilgili güçlü bir irade oluşmasından büyük memnuniyet duyduklarını ifade etti.
Davutoğlu, Bosna-Hersek'in AB ve NATO zeminlerinde bütünleşmesinin, Türkiye ve Bosna-Hersek'in istikrarı açısından önemli olduğunu, ayrıca Bosna-Hersek'in önümüzdeki dönemdeki BM Güvenliği Konseyi üyeliğinin de desteklendiğini söyledi.
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Son dönemde maalesef AB içinde vize konusunda alınan kararla, Bosna- Hersek'in yeni vize uygulamalarının dışında tutulması son derece olumsuz bir mesaj olmuştur, bölgeye dönük olarak. Ümit ederiz ki AB, bu konuda bölgenin bütününü kapsayan, hiçbir etnik veya dini grubu dışarıda bırakmayan politikalar uygulamaya yönelir ve bu konu bölge içinde tekrar etnik ve dini farklılıkları öne çıkaran bir mesele haline dönüşmez ve kısa zamanda aşılır."
"Türkiye-Ermenistan normalleşme süreci konusunda kararlılığımızı sürdürüyoruz"
"Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesi sürecinde, yakın zamanda yeniden bir hareketlenme olacak mı" sorusuna karşılık da Davutoğlu, Kafkaslara da bütüncül bir stratejiyle bakıldığını belirterek, şöyle konuştu:
"Bu çerçevede, Türkiye-Ermenistan normalleşme süreci konusunda kararlılığımızı sürdürüyoruz. Ama aynı şekilde Azerbaycan-Ermenistan ihtilafı konusunda da benzer bir kararlılığın, uluslararası toplum ve özellikle Ermenistan tarafından gösterilmesi bizim için önem taşıyor."
Davutoğlu, bu sürecin yavaş ya da hızlı işlemesinden daha çok sürecin kendisinin güçlü bir iradeye dayanması ve tarafların birbirleriyle her konuyu açık ve samimi bir şekilde paylaşabilmesinin önemli olduğunu bildirdi. Bu konuda çok ümitli bir yaklaşıma sahip olduklarını kaydeden Davutoğlu, bu vizyonun bölgede yaygınlaşmasını ümit ettiklerini belirtti. Davutoğlu, "Önümüzdeki dönemde bölgemizdeki en kapsamlı normalleşmenin gerçekleşebileceğine inanıyoruz" diye konuştu.
Bosna-Hersek Dışişleri Bakanı Alkalaj
Bosna-Hersek Dışişleri Bakanı Alkalaj da,AB Komisyonunun Sırbistan, Karadağ ve Makedonya'ya vizesiz seyahat önerisinde bulunurken, Bosna-Hersek'i bu önerinin dışında tutmasına ilişkin görüşünün sorulması üzerine, tavsiye kararına Bosna-Hersek ile birlikte Arnavutluk'un da dahil edilmediğine işaret ederek, karardan ötürü hayal kırıklığına uğradıklarını belirtti.
Alkalaj, "Bosna-Hersek için bir yol haritası söz konusu. Bütün kriterleri uygulamaya çalışıyoruz şu anda ve açıkçası bununla ilgili hayal kırkıklığına uğradığımızı söylemeliyim" dedi.
Kararın çok iyi karşılandığını söyleyemeyeceğini ifade eden Alkalaj, "Çünkü Boşnaklar, bir şekilde pratiğe bakacak olursanız, serbest dolaşımın dışında tutulmuş oluyor. Buna karşın örneğin Hırvat kesim serbestçe hareket edebilecek. Şu anki uygulamada sadece Müslümanlar vize kararının dışında tutuluyor" diye konuştu.
Dışişleri Bakanı Davutoğlu da bu konuda, "Gerekçeler ne olursa olsun, etnik veya dini gerekçeye dayanmasa bile, bu tür kararların algılaması, gerçek gerekçesi kadar önemlidir vize konusunda. Böyle bir algının doğması bölgede iyi sonuçlar doğurmaz. Ama bu algının doğmaması önemli. Yani AB'nin bölgede ve kıtadaki bütün taraflara objektif kriterlerle yaklaştığının algılanması çok önemli. Aksi takdirde bölgede hayal kırıklıklarına yol açar" dedi.