Bursa'nın kanayan yarası: 'Çarpık kentleşme'

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

BURSA'DAN / Ömer Faruk ÇİFTÇİ

Seçim dönemlerinde oy uğruna göz yumulan kaçak yapılaşma ve ardından onları yıkmak için bin bir mücadele. Yıllarca bu böyle sürdü ve gidiyor. Yerel yönetimlerin iktidar hırsı ile sırf oy uğruna görmezden geldiği kaçak yapılaşma çarpık kentleşmeyi ve dolayısıyla da içinden çıkılamaz sosyal ve ekonomik sorunları beraberinde getiriyor. Bursa kaçak yapılaşma ve çarpık ketleşmeye örnek illerden biri. 70'li yılların başından itibaren sanayileşmenin etkisi ile alınan göç kontrolsüz ve plansız kentleşmenin de tohumlarını ekmiş Bursa'ya. Bugün Bursa Ovası'nın çarpık yapılaşma ve sanayi tesisleri ile parsellendiğini görüyoruz. Bu keşmekeşliğin arasında kalan bahçelerde dallardan sarkan o güzelim Bursa'nın değeri siyah incir, şeftali ve deveci armudunu görünce vicdanı sızlıyor insanın.

Sanayileşmenin başladığı yıllarda kente gelen her yatırıma kucak açan yöneticiler ovanın katledilişine de adeta zemin hazırlamışlar. Aynı şey yerel yönetimlerin oy kaygısı ile kaçak yapılaşmada yaşanmış. Sonuçta ovada çarpık bir sanayileşme ve yapılaşma, Uludağ eteklerinde ise talan edilen ormanlık alanlara kurulan derme çatma evler. Yılların getirdiği yükü taşıyamayan yerel yönetimler şimdi harekete geçiyor ve kaçak yapılarla mücadele konusunda iddialı adımlar atıyorlar. Kaçak yapılaşmanın yoğun olduğu Yıldırım'da Belediye Başkanı Özgen Keskin'in geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklama çok çarpıcı: "Sopa yemeyen memurum kalmadı." Bunu söylerken haklı başkan, ama ilçesindeki çarpıklığın özellikle seçim dönemlerinde yapılanları görmezden gelmenin bir sonucu olduğunu da unutmamalı!

Sürekli geçmişi yargılayarak eleştirilerde bulunmanın bize bir şey sağlamayacağını düşünenlerden biri olarak başta büyükşehir olmak üzere ilçe belediyelerinin kaçak yapılaşmanın önüne geçilmesi noktasında kararlı çalışmalarının sevindirici olduğunu düşünüyorum. Son olarak İnşaat Mühendisleri Odası'nın (İMO) iftarına konuk olan Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, Bursa'nın en önemli sorunlarından birinin kaçak yapılaşma olduğunu ve konuyla ilgili gerekli planlamaları yaptıklarını söyledi. Kaçak yapılaşma ile mücadelenin şimdiye kadar ilçe belediyelerinin sorunu olarak algılandığına vurgu yapan Altepe, "Artık bizim ve valiliğimizin de birinci gündem sırasında kaçak yapı ile mücadele var. Kaçak yapılaşma konusunda bundan böyle biz de taraf olacağız. Başta İMO olmak üzere bütün kent dinamikleri ile ortak hareket ederek bu sorunun üstesinden geleceğiz" diye konuştu. İMO da kentin şekillenmesi ve sorunların çözümü noktasında her zaman yerel yönetimlere destek verebileceklerini belirterek, kendilerinin dikkate alınmamalarından yakınıyor. İMO Başkanı Necati Şahin, "Bizler sizlerin rakibi değiliz. Gönüllü danışmanlarınızız. Bursa için alınan kararlarda akademik odaların görüşlerini mutlaka alınız" diye serzenişte bulunuyor. Umarım önümüzdeki süreçte kenti yönetenlerle sivil toplum kuruluşları güç birliğine varır ve sorunların çözümüne birlikte katkı koyarlar.

CNBC-e Business Dergisi, 81 ili 34 kritere göre değerlendirip, "En Yaşanabilir İller" listesini yayınlamış. Türliye'nin En Yaşanabilir İlleri'nin başında Ankara geliyor. Listenin sonunda ise Ağrı yer alıyor. Gerek tarihi, gerekse doğal güzellikleri ile sürekli övündüğümüz Bursa yaşanabilir iller sıralamasında ilk 10'da bile yok. Listede Bursa'nın neden 22'nci sıraya kadar gerilediği sorusunun cevabı sanırım yazımızın özeti olacaktır.