Büyük aktörler referandum istemiyor!

Referandum, yüz yıllık hayalleri olan bağımsız Kürdistan devletini gerçekleştirmek için Irak Kürtlerinin ilk fiili adımı olacak. Ancak birçok ülke şu anda bölge haritasında değişiklik istemiyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Evrim KÜÇÜK

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Irak’tan ayrılmayı öngören bağımsızlık referandumuna 25 Eylül’de gitme kararı aldı. Referandum, yüz yıllık hayalleri olan bağımsız Kürdistan devletini gerçekleştirmek için Irak Kürtlerinin ilk fiili adımı olacak. IKYB başkanı Mesut Barzani, referandum öncesinde gerek Kuzey Irak’taki aktörlerle gerekse küresel ve bölgesel aktörlerle bir takım temaslar içine girerek bağımsız Kürdistan için ikna çabalarına girişti. Ancak görünen o ki referandum dünyada destek bulmadı.

Batı, IKYB’yi Bağdat’la BM gözetiminde bir müzakere sürecine başlamasını teşvik ediyor. Bağdat hükümeti, Barzani’nin yıllardır karşılanmayan isteklerini yerine getirmeyi taahhüt ederse referandumun ertelenme ihtimali bulunuyor. Kürdistan’ın bağımsızlık arzusunun yeniden canlanmasından dolayı Kürdistan Bölgesi Hükümeti ile Irak hükümeti arasında bir kriz var. Başta Türkiye olmak üzere bölgedeki ülkeler de referanduma şiddetle karşı çıkıyor.

Bölgenin diğer büyük oyuncularından İran ve Irak’ın komşusu Suriye de bölgeyi istikrarsızlaştıracağı için referanduma destek vermiyor. Batılı yetkililer de oylamanın bölgede istikrarsızlığa yol açmasından ve özellikle DEAŞ ile mücadeleyi sekteye uğratmasından kaygılı. Kuzey Irak’taki bağımsızlık referandumuna şu an açık bir şekilde destekleyen tek ülke İsrail.

5 milyon seçmen

Referandumda, tartışmalaı bölgelerin de seçime dahil edilmesi halinde 5 milyondan fazla kişiye “Kürdistan bölgesinin ve bölge dışında kalan Kürt yerleşimlerinin bağımsız devlet olmasını destekliyor musunuz?” sorusu sorulacak. IKYB resmi olarak dört bölgeden oluşuyor; Süleymaniye, Erbil, Dohuk ve Halepçe. Kerkük, Hanekin ve Sincar gibi tartışmalı bölgeler de referanduma dahil edilecek.

Hangi ülkeler karşı çıkıyor, kim destekliyor?

■ ABD

Küresel ekonominin en büyük aktörlerinden ABD referandumu kesinlikle istemediğini söylüyor. ABD Saddam sonrası iktidara getirdiği Şii yönetimin ülkenin istikrarı için iktidarda kalması ve ülkeyi bölünmeden bu haliyle seçime götürmesini istiyor. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert, Irak’a komşu ülkelerin tamamının planlanan referanduma karşı olduğuna dikkat çekerek, Bağdat ile Erbil arasında müzakere yapılması çağrısında bulundu ve “Bu referandum gerçekleşirse büyük olasılıkla Bağdat’la müzakere olmayacak ve bunun ötesinde uluslararası toplumun müzakereye vereceği desteğin önüne geçilmiş olacak” dedi.

Nauert, referandum tartışmalarının terör örgütü DEAŞ ile mücadeleyi “kötü etkilediğini” de kaydetti. Referandumun Irak Kürdistanı’ndaki ticari ilişkileri tehlikeye sokacağı uyarısı yaptı. Siyasi gözlemciler ABD’nin referandumun ertelenmesini istemesine karşın müttefiki İsrail’in çıkarları açısından tamamen karşı çıkmadığını belirtiyorlar.

■ İngiltere

İngiltere, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin 25 Eylül’de referandum düzenleme niyetini desteklemiyor. Odaklanılması gereken konunun DEAŞ’ı yenmek olduğunu düşünen Londra, referandumun bölgedeki istikrarsızlığı arttıracağını söylüyor. Erbil ile Bağdat arasındaki ilişkinin geleceği bakımından IKBY ile Irak hükümeti arasında yeni görüşmeler önerisinde bulunuyor. Bu görüşmelerin her iki taraf arasındaki anlaşmazlıklara değinilerek ön koşulsuz yapılması ve uluslararası toplum tarafından da desteklenmesi gerektiği vurgulanan İngiltere hükümeti, IKBY’yi Bağdat ile ciddi müzakerelere başlamaya çağırıyor.

■ Rusya

Kısa bir süre öncesine kadar referandumun bölge ülkelerini ilgilendirdiği gerekçesiyle net bir tavır sergilemeyen Rusya tepkisini ortaya koymaya başladı. Kremlin sözcüsü Dmitri Peskov Rusya’nın bölge ülkelerinin toprak bütünlüğünden yana olduğunu söyledi. Peskov dün düzenlediği basın toplantısında Irak Kürt Bölgesel yönetiminin referandum kararına Moskova’nın yaklaşımı soruldu. Kremlin sözcüsü Peskov, Rusya’nın bölge ülkelerinin toprak bütünlüğünden yana olduğunu söyledi. Peskov, Moskova’nın referandum sonucunu tanıyıp tanımayacağı sorusunu ise yanıtsız bıraktı.

■ Türkiye

Türkiye, Irak’taki değişikliklerin kendi topraklarında da benzer talepleri tetiklemesinden endişeli. Sınırların değişmesine karşı. Türkiye bağımsız bir Kürdistan’ın bölgede kendisi için yeni bir güvenlik sorunu yaratacağını ve kendi ülkesindeki Kürt grupların benzer taleplerde bulunabileceğini düşünüyor. Bunların içinde en fazla öne çıkan PKK.

DAEŞ’e karşı Amerika’nın Suriye’de silahlandırdığı YPG de Türkiye tarafından PKK’nın uzantısı olarak görülüyor. Türkiye, Irak ve İran Dışişleri Bakanları, ABD’nin New York kentinde, referandumuna karşı ortak bir bildiri yayınladı. Toplantıda, Türkiye, Irak ve İran’ın IKBY referandumuna yönelik ‘karşıönlemleri’ eş güdüm içinde alma konusunda mutabakata vardığı da duyuruldu.

■ İran

İran’ın konuyla ilgili yorumları çok sert. Kürdistan’ı kendisine bir tehdit olarak görüyor. Barzani, daha önce Kürtlerin Irak’tan ayrıldıktan sonra İsrail ile yakınlaşabileceğini belirtmişti. Bu, İran’ı rahatsız ediyor. Çünkü Kürdistan üzerinden İsrail’in gerekli enerji akışını sağlayacak ticari ilişkiler geliştireceğini ve ABD’nin Kürdistan sayesinde bölgedeki nüfuzunu artıracağını düşünüyor. Kürdistan’da ABD’nin ve İsrail’in bir askeri üs kurma olasılığı da İran tarafından önemli bir tehdit olarak görülüyor. İran, IKBY’nin ayrılması durumunda Erbil’le bütün anlaşmaları iptal edecek ve sınır kapılarını kapatacak.

■ Almanya

Almanya Hükümet Sözcü Yardımcısı Georg Streiter, Irak Kürt Bölgesel Yönetiminin (IKBY) tek yanlı referanduma gitme kararını eleştirerek, ülkesinin Irak’ın toprak bütünlüğünden yana olduğu bildirildi. Streiter, referandum kararına eleştirel baktıklarını ifade etti. Almanya’nın Irak’ın toprak bütünlüğünden yana olduğunu bildiren Streiter, Irak merkezi hükümetinin onayı olmadan böyle bir şey yapılmasının durumu daha da kötüleştireceğini, bu nedenle Almanya’nın tüm taraflara diyalog çağrısında bulunduğunu aktardı.

■ İsrail

Referandumu açıkça savunan tek ülke İsrail. İsrail Başbakanı Benyamin Netenyahu, İsrail’in, Kürtler’in kendi ülkelerini kurma çabalarını desteklediğini söyledi. İsrail’in Bağdat’la şu an hiçbir diplomatik ilişkisi yok. Diğer yandan İsrail Savunma Bakanı da referandumda kabul edilmesi halinde bağımsız Kürdistan’ı tanıyacak ilk ülke olacaklarını bildirdi.

Kendisini “Arap denizinde dört tarafı kuşatılmış bir ada” gibi gören İsrail Kürt bağımsızlığını destekliyor. Dolayısıyla olası bir Kürt devletinin buradaki Arap yapıyı kırması, yeni bir güç odağı oluşması İsrail açısından istenen bir durum. Kendisine Arap olmayan potansiyel bir komşu ülke arayışı var. Ayrıca İsrail kurulacak bir Kürt devletini ekonomik ve stratejik açıdan doğal bir müttefik görüyor. Başbakan Binyamin Netanyahu daha üç yıl önce İsrail’in Kürtlerin otonomiye sahip olduğu bölgede bağımsız bir devleti destekleyeceğini belirtmişti.