”Danıştay'dan çıkan karar 14 kişiyle ilgili”
RTÜK Başkanı Akman, Danıştay Birinci Dairesinin, kendisi, 8 üye ve 5 bürokrat hakkındaki kararıyla ilgili gazetecilerin sorularını yanıtladı
İSTANBUL - Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Zahid Akman, Danıştay'dan çıkan kararın yalnızca kendisiyle değil, 14 kişiyle ilgili verilmiş bir izin olduğunu söyledi.
Akman, Stratejik Teknik Ekonomik Araştırmalar Merkezi (STEAM) tarafından düzenlenen 9. Uluslararası Telekomünikasyon Arenası'nda, Danıştay Birinci Dairesinin, kendisi, 8 üye ve 5 bürokrat hakkındaki kararıyla ilgili gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Başbakan Erdoğan'ın RTÜK Başkan ve üyeleriyle ilgili herhangi bir soruşturma izni vermesi ya da vermemesinin RTÜK Başkanı veya üyelerinin kurumda yaptıkları faaliyetlerle ilgili olduğunun altını çizen Akman, şöyle konuştu:
"Her zaman ifade ediliyor, 'İşte Zahid Akman'a dokunulmazlık zırhı' diye, malum konularla ilgili, Sayın Başbakan'ın RTÜK faaliyetleri dışında herhangi bir konuyla ilgili bendenize bir soruşturma izni verme yetkisi yoktur, yalnızca RTÜK'deki faaliyetler ve çalışmalarla ilgilidir."
Akman, Danıştay'dan çıkan kararın yalnız kendisiyle değil, 14 kişiyle ilgili verilmiş izin olduğunu belirterek, kararın RTÜK'te şu anda üye olan 8 kişiyi, daha önce üye olan Arif Merdol'u ve 4 bürokratı içerdiğini söyledi.
Konunun bir personelin atamasıyla ilgili olarak açtığı davayla ilgili yürütülen bir süreç olduğunu dile getiren Akman, "Bu 10 arkadaş, yüce Meclisimizde grubu bulunan AK Parti'nin ve CHP'nin önerdiği üyelerin tamamını içermektedir. O nedenle kamuya yansıtıldığı gibi yalnız benle ilgili bir durum değil, 10 üyemizle ilgili bir durumdur" diye konuştu.
"RTÜK, Meclise yeni bir yasa tasarısı taslağı getirecek"
"9. Uluslararası Telekomünikasyon Arenası"nda yaptığı konuşmada Akman, teknolojinin her zaman önde gittiğini, gelişme ve değişimlerini hızlı bir şekilde hayata geçtiğini belirterek, "Bu hızla doğru orantılı bir şekilde ne yasalarda ne de yasalarla ilişkilendirilen mevzuatlarda aynı süratle maalesef düzenleme gerçekleşmiyor" diye konuştu.
Akman, gelişmelere uygun hızda yasal değişikliğini yapılmasının zorunluluk arz ettiğini vurgulayarak, şu bilgileri verdi:
"Önümüzdeki günlerde RTÜK, Meclise yeni bir yasa tasarısı taslağı getirecektir. Bu tasarı taslağının hazırlanmasında, yeni iletişim teknolojisindeki gelişmeler ve bu gelişmelerin yayıncılık alanındaki kullanılması sonrasında ortaya çıkacak birtakım durumlar öngörülerek düzenlemeler yapılmıştır. Bu tasarı taslağının yasalaşması, ülkemizdeki iletişim teknolojisindeki gelişmelerin daha sıhhatli bir şekilde tüketici tarafından kullanılmasını sağlayacaktır ve bugün sorun gibi gözüken birçok konu da bu yasanın çıkmasıyla, inşallah, ortadan kalkacaktır."
Teknolojideki gelişim ve değişmeler
Teknolojideki gelişim ve değişmelerin kendileri açısından gündeme getirdiği sorunlardan birinin, bu konularla ilgili olarak çeşitli kanunlarla kurulan birtakım kurumların yetkilerinin iç içe girmesi olduğunu aktaran Akman, yasalar hazırlanırken teknolojinin sağladığı olanaklar sonrasında ortaya çıkan durumun tekrar gözden geçirilerek, kurumların birleştirilmesi veya faaliyet alanlarının netleştirilmesi gerektiğini söyledi.
Akman, bir diğer sorun alanının ise iletişim alanındaki yatırımcı kuruluşların aralarındaki rekabet nedeniyle daha fazla rating elde etmek, daha fazla tüketiciye ulaşmak için yaptıkları veya yapacakları faaliyetlerde etik ilkeleri göz ardı etmeleri olduğunun altını çizdi.
Yayın dünyasında bunun sıklıkla yaşandığını belirten Akman, rekabetin etkisiyle zaman zaman yayın kuruluşlarının daha fazla izleyiciyi ekran başında tutmak, daha fazla izleyiciye ulaşmak amacıyla "insanların zaaflarından yararlanarak", yayıncının yapmaması gereken programları gerçekleştirdiklerini söyledi.
Zahid Akman, teknolojideki gelişmeler ve değişimler hayata geçirilirken sosyal ihtiyaçlar ve gerçeklikler göz ardı edilip, etik ilkeler dikkate alınmadan teknolojinin sağladığı olanaklar sadece ticari amaçla kullanılmaya çalışılırsa, bunun getireceği sorunların çok fazla olacağını vurguladı.
"Asıl önemli olan, sektörün aynı ivmeyle büyümeye devam etmesi"
STEAM Konferans Başkanı ve AK Parti Yozgat Milletvekili Osman Coşkun da 2009 yılının Türkiye telekom sektörü için bir dönüm noktası olacağını belirterek, "Fakat asıl önemli olan, 2008 yılını büyümeyle geçiren sektörün, aynı ivmeyle büyümeye devam etmesi" dedi.
Sektördeki düzenleyici gelişmelerin, pazarda rekabetin oluşmasını, rekabetin artmasıyla birlikte de pazar dağılımının değişimini beraberinde getireceğini vurgulayan Coşkun, bu açıdan yasal eksiklikleri tamamlamak, gerçek ve adil bir rekabet ortamının yaratılması için çalışmalarının devam ettiğini kaydetti.
Coşkun, AB üyelik süreci çerçevesinde telekom sektörü için kamu ve özel sektör tarafından ciddi ve yoğun çalışmalar gerçekleştirildiğini ifade ederek, "Bu konuda da farklı görüşleri ve farklı yaklaşımları hepimiz görüyor ve dinliyoruz. Regülasyonların artırılması veya serbestleşme ya da rekabetçi bir telekom piyasası AB uyum yasaları çerçevesinde Türkiye olarak atacağımız adımlarda önemli konular" şeklinde konuştu.