”Dış ticarette ülke masaları kurma çalışmalarımızı açıklayacağız”
Devlet Bakanı Çağlayan, dış ticarette ülke masaları ve ülke uzmanları oluşturmaya yönelik yeni çalışma sistemini 26-27 Ekim'de açıklayacaklarını belirtti
KAHİRE - Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, dış ticarette ülke masaları ve ülke uzmanları oluşturmaya yönelik yeni çalışma sistemini 26-27 Ekim'de açıklayacaklarını bildirdi. Çağlayan dünyadaki Türk nüfusunu, varlığını dikkate alan bir network (ağ) ortamı oluşturulması yönünde de bir çalışma yürüttüklerini kaydetti.
MÜSİAD tarafından düzenlenen 13. Uluslararası İş Forumu Kongresine katılmak üzere Mısır'ın başkenti Kahire'ye gelen Çağlayan, burada gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Çağlayan bir soru üzerine, bakanlık ve dış ticaret müsteşarlığı olarak çalışma sistemini değiştirmeye yönelik yeni bir strateji üzerinde çalıştıklarını belirterek, 26-27 Ekim'de basın toplantısıyla bunu duyuracaklarını kaydetti. Dünyadaki ekonomik kuralların, rekabet şartlarının değiştiğini, dünya mal ihracatı pastasının küçüldüğünü, pay almak isteyenlerin sayısının arttığını anlatan Çağlayan, "Dış ticaretin yeniden şekillendiği bir ortamda biz kayıtsız kalamayız. Bu çerçevede müsteşarlığımızda ülke masaları kuruyoruz, ülke uzmanları oluşturuyoruz, 'her işi yaparım abi' dönemini kapatıyoruz"'dedi.
Çağlayan ülke masalarının 14 hedef, 25 öncelikli ülke ile Çin gibi daha önce yeterince üzerine eğilinmeyen ülkeleri kapsayacağını belirterek, çalışma sistemine ilişkin Çin örneği üzerinden özetle şu bilgileri verdi:
"Çin bizden 1,5 milyar dolarlık mal alıyor, bize 15,5 milyar dolarlık mal satıyor. Çin'in 1,2 trilyon dolar ithalatı var, ben sadece 1,5 milyar dolarlık mal satıyorum. Bu, bugüne kadar Çin ile ilgili yeterli stratejiyi geliştirmemizden ve Çin'i korkulacak bir ülke, öcü gibi göstermekten kaynaklanıyor. Yeni sistemimizle Çin malı kimlerden alıyor neden ben satamıyorum, hangi alanlarda başarılı olabiliriz gibi konuları analiz edeceğiz."
Çağlayan "dünyadaki Türk nüfusunu, varlığını dikkate alan bir network (ağ) ortamı oluşturulması konusunda" da bir çalışma yürüttüklerini ifade ederek, henüz bu konuda detaylı bilgi veremeyeceğini kaydetti..
"Karabağ meselesinin çözümü, anahtar olacak"
Çağlayan, Ermenistan ile yaşanan gelişmelerin iki ülke arasındaki ticarete etkisine yönelik soru üzerine, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarına atıfla bu konuda Türkiye'nin olmazsa olmaz koşulunun Karabağ meselesi olduğunun altını çizdi ve şöyle konuştu:
"Ekonomi anlamında karşılıklı sınırların açılması ve ekonomik işlerin başlamasının yolu Karabağ ile ilgili sorunun çözülmesidir. Temennimiz buradaki problemin mutlaka çözülmesi ve Türkiye Ermenistan arasında diğer komşu ülkelerle olduğu gibi önemli ticari alanlarımız, konularımız olabilir. Bu konuda öncelik Karabağ meselesi, onun çözümüne bağlı olarak diğer açılımların yapılması bu işin anahtarı olacak"
"İran sınırında ortak serbest bölge kuruluyor"
Bu konu kapsamında hükümetin çevre ve komşu ülkeler stratejisine de değinen Çağlayan, söz konusu ülkelerle siyasi ve ekonomik ilişkileri en fazla geliştirme noktasında yoğun çaba sarf ettiklerini anlattı. Çağlayan, 7-8 yıl önce gerilimli ilişki yaşayan Suriye ve Türkiye arasında bugün vize uygulamasının bulunmadığını, Irak ile yüksek düzeyde stratejik işbirliği yürütüldüğünü ve yarın iki ülke başbakanlarının başkanlığında kabine toplantısı yapılacağını anlatan Çağlayan, İran ile de ticari ilişkilerin çok iyi düzeyde devam ettiğini, çok kısa süre içinde İran'ı ziyaret edeceğini söyledi. Çağlayan, "İran bize iki ülke sınırında ortak bir serbest bölge kurulmasını teklif etti. Bu konuyla ilgili çalışma devam ediyor. Orada ortak bir serbest bölge kurarak, iki ülkenin üçüncü ülkeler nezdinde işbirliği geliştirmesini sağlayacağız" dedi.
Çağlayan, 7 yılda komşu ülkelere ihracatın yaklaşık 7 kat artış gösterdiğini söyledi.