Doğalgazda şubat indirimi
Serdar İSKENDER / Makine Yüksek Mühendisi
Doğalgaz fiyatlarında, 1 Şubat’tan itibaren konutlarda yüzde 17, sanayide yüzde 18 indirim yapıldı. Son yıllarda, doğalgaz fiyatlarındaki değişim incelendiğinde ilginç bir tablo ortaya çıkıyor. Doğalgaz fiyatlarına 1 Kasım 2006’da zam yapan BOTAŞ, bu zamdan tam 14 ay sonra 1 Ocak 2008’de konutta yüzde 7.4, sanayide ise yüzde 6.5 zam yaptı. Doğalgaza zamla başlayan 2008’de, zamların devamı da geldi. BOTAŞ, haziran ayı başında doğalgaza konutlarda yüzde 7.4, sanayide yüzde 8.3’lük bir zam daha yaptı. BOTAŞ, temmuz ayında maliyet bazlı fiyatlandırma sistemine geçti. Maliyet bazlı fiyatlandırma sistemi gereği ağustosta doğalgaz fiyatları konutta yüzde 16.88, sanayide 18.7 oranında artırıldı. Maliyet ve dolar kurundaki artış bahane edilerek ekim başında fiyatlar konutta 4.55, sanayide 4.69 daha arttı. Doğalgaz fiyatlarındaki artışta, en büyük sürpriz kasım ayında yaşandı. Kasımda konutlarda doğalgaz fiyatları yüzde 22.50 zamlanırken, sanayide kullanılan doğalgaza da yüzde 22 zam yapıldı. Kasım ayındaki zamla, 2008 yılında doğalgaz fiyatlarına beş kez zam yapılmış oldu. Kasım ayında yapılan son zamla birlikte doğalgaz fiyatları, 2008 yılında konutlarda yüzde 58.73, sanayide ise yüzde 60.19 arttırılmış oldu. 2008 yılında, doğalgaz fiyatlarına yapılan zamların yanında, şubat başında yapılan indirim sembolik kaldı. Petrol ve emtia fiyatlarının düştüğü bir dönemde, ülkemizde doğalgaz fiyatlarının artışı halk tarafından anlaşılamıyor. Doğalgaz fiyatlarının tüm dünyada ve ülkemizde artışının iki önemli nedeni vardır. Birincisi, doğalgaz kaynaklarının dünyada coğrafi anlamdaki eşitsiz dağılımı, ikincisi ise başta Türkiye olmak üzere, Avrupa ülkelerinde elektrik üretiminde ve ısınma da yüksek oranlarda doğalgaza olan bağımlılıktır.
2015 yılından sonra petrolün yerine geçmesi beklenen doğalgaz da, yeni rezervler bulunmadığı takdirde mevcut rezervlerin ortalama 65 yıl yeteceği tahmin ediliyor. Bu yüzyıl için doğalgaz rezervleriyle ilgili büyük bir problem beklenmiyor. Doğalgaz da en büyük sorun, dünya doğalgaz rezervlerinin yaklaşık yüzde 75’inin Ortadoğu, Rusya ve Orta Asya/Kafkasya coğrafyasında bulunmasından kaynaklanacaktır. Dünyadaki doğalgaz rezervleri açısından birinci sırada bulunan Rusya, 3 trilyon metreküplük rezervleriyle ikinci sırada bulunan Türkmenistan’ı da yanına alarak, tüm Avrupa ve Türkiye’yi doğalgaz tedariğinde etkisi altına almış bulunuyor.
Moldova, Sırbistan, Karadağ, Estonya, Bulgaristan, Finlandiya kullandığı gazın tamamını, Letonya, Litvanya yüzde 95’ini, Yunanistan, Slovakya, Macaristan yüzde 80’ini, Çek Cumhuriyeti, Avusturya, Polonya, Romanya yüzde 70’ini, Türkiye yüzde 65’ini, Belarus, Ukrayna yüzde 50’sini, Almanya yüzde 40’ını, Fransa yüzde 35’ini, İtalya ise yüzde 30’unu Rusya’dan alıyor.
Türkiye’de, ilk doğalgaz ithalatını 1987 yılında gerçekleşmiş. 1987 yılında 433 milyon metreküp, doğalgaz Rusya Federasyonu’ndan ithal edilmiş. İlk doğalgaz ithalatımızdan bugüne kadar 21 yıl geçmiş ve 2008 yılı sonu itibariyle yıllık doğalgaz tüketimimiz 433 milyon metreküpten, 37 milyar metreküpün üzerine çıkmış.
2008 yılı sonu itibariyle, toplam enerji tüketimimizin yaklaşık yüzde 25’i, elektrik tüketimimizin de yüzde 50’si doğalgazdan karşılanmaya başlanmıştır. 1987’den bugüne kadar geçen 21 yıllık süreçte, doğalgaz kullanımındaki öngörülemeyen bu büyük artış, enerji üretimi açısından dışa bağımlı olan ülkemizi, daha da dışa bağımlı bir konuma getirmiştir.
Ülkemizin doğalgaz konusunda karşılaştığı tablonun vahameti beklentilerimizin ve tahminlerimizin
de çok üzerinde. Çünkü, kullandığı doğalgazın neredeyse tamamını ithal eden Türkiye, 2008 yılı itibariyle ithal ettiği doğalgazın yüzde 65’ini Rusya’dan, yüzde 20’sini de İran’dan alıyor. 20-25 yıl devam edecek “al ya da öde” doğalgaz tedarik anlaşmalarıyla, Rusya ve İran’a bağlanmış durumdayız.
Türkiye’nin yıllardır kullanmayı beklediği, hatta Hazar geçişli doğalgaz projesi ile Avrupa’nın da umudu haline gelen Türkmen gazı, Rusya tarafından alınmaya başlanmıştır. Eylül 2006’da yapılan anlaşma ile Türkmenistan, Rus Gazprom şirketine 2006 yılında 12 milyar metreküp, 2007-2009 yılları arasında yıllık 50 milyar metreküp olmak üzere toplam 162 milyar metreküp doğalgaz ihraç edecektir. İhraç edilen bu doğalgazın 1.000 metreküpü 100 dolardan satılacaktır. Rusya, Türkmenistan’dan 100 dolara alacağı gazı ortalama 350-500 dolar/1.000 metreküp fiyatla Türkiye, Ukrayna ve Avrupa’ya satacaktır. Doğalgaz maliyetleri, petrol varil fiyatlarına bağlı olarak sürekli artarken, Rusya Türkmenistan’dan aldığı gazın fiyatını, bu anlaşmayla
2009’un sonuna kadar sabitlemiş durumda. Türkmen gazını Rusya’ya kaçıran Türkiye, doğalgazın 1.000 metreküpünü 400 doların üzerinde satın almak zorunda kalmıştır.
Elektrik üretiminde doğalgaz kullanımı, AB ve gelişmiş ülkelerde yüzde 20 oranında iken ülkemizde bu oranın yüzde 50 değerine ulaşması içerisinde bulunduğumuz doğalgaz krizini gözler önüne seriyor. Doğalgazın konutlarda ve sanayide kullanımının yaygınlaşmasının yanında, yeni kurulacak elektrik enerjisi üretim santrallerinde de yakıt olarak kullanılmasıyla doğalgaza olan talebin daha da artacağı tahmin ediliyor. 2009 yılında “doğalgaz da indirimler devam edecek mi?” sorusunun cevabı, Rusya ve İran’ın uygulayacağı enerji politikalarına bağlanmış durumda.