”Dokunulmazlıkları kaldıralım da başlasın temiz eller”
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, son günlere ülkede bir rahatsızlık, bir sıkıntının var olduğunu belirtti
TRABZON - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, geride bırakılan 6 yılın Türkiye bakımından çok iyi değerlendirilmediğini belirterek, "Temiz eller operasyonu yapacaksan dokunulmazlıkların kalkması lazım. İkimizin dokunulmazlığını kaldıralım da başlasın temiz eller operasyonu" dedi.
Baykal, Trabzon Belediyesi tarafından yaptırılacak olan Hamamizade İhsan Bey Kültür Merkezinin temel atma törenine katıldı. Baykal, burada yaptığı konuşmada, Trabzon'un Karadeniz'in öncü, lider kentlerinden biri olduğunu, en kısa zamanda il belediyesi değil, büyükşehir belediyesi olması gerektiğini belirtti.
Türkiye'de bir yeni döneme doğru gidilmekte olduğunu ifade eden Baykal, "Demokrasilerde bu iş böyledir. İktidarlar gelir ve giderler. Hiçbir iktidar ebedi değildir. Öyle anlaşılıyor ki Türkiye'de de bir iktidar değişimi dönemine girilmiştir" dedi.
Baykal, 6 yıl bir millete tek parti hükümeti içinde hizmet etme imkanının müstesna, herkese nasip olmayacak bir imkan olduğunu anlatırken, "Bu imkanı en iyi şekilde kullanabilmiş olmak gerekirdi. Gönül isterdi ki Türkiye bu 6 yılı ekonomisinin temel sorunlarını çözmek, halkın temel sıkıntılarına çare bulmak, bölgesel kalkınmayı gerçekleştirmek, Türkiye'yi birbiriyle kaynaştırmak, güçlendirmek geliştirmek için kullanılabilmiş olsun. Maalesef gelmiş olduğumuz noktada bunu söylemenin mümkün olmadığını rakamlar bize açıkça gösteriyor. Geride bıraktığımız 6 yıl Türkiye bakımından çok iyi değerlendirilmemiştir" diye konuştu.
Çiftçilerin bugün icra ve haciz takibine maruz bırakıldığını, borçların ve sıkıntıların arttığını iddia eden Deniz Baykal, şöyle devam etti:
"Bütün çiftçilerin boynu büküktür. Fındık, çay üreticisi ekonomik yönden rahatlayabilmiş değildir. 6 yıl iş başında kaldılar, sağlam bir fındık politikasını hala oturtabilmiş değiller. Fındığı kim alacak o bile belli değil. FİSKOBİRLİK mi, Ofis mi alacak, alacak mı, almayacak mı o bile belli değil. Çıkıyor FİSKOBİRLİK yöneticileri 'Bu sene almayacağız' diye açıklama yapıyor. Sen niçin varsın, senin adındaki FİSKOBİRLİK'in 'fi'si nereden geliyor? FİSKOBİRLİK sen ne için varsın, senin amacın ne? Senin amacın fındık üreticisine sahip çıkmak, onu tüccara ezdirmemek, fındık fiyatını piyasayı tahmin ederek makul, gerçekçi, ihraç edilebilir, ama çiftçinin boynunu bükmeyecek bir fiyata kavuşturabilmektir. Senin varlığının sebebi budur. 20 gün sonra fındık piyasası açılacak. Eğer şimdiden FİSKOBİRLİK yöneticileri çıkıp 'Ben alım yapmayacağım' derse, fındık iyi bir fiyata piyasaya girer mi, fındık üreticisi hakkını alabilir mi? Bu ne biçim politika. Kime güvenecek fındık üreticisi, kime dayanacak. ÇAYKUR özelleştirilecek mi, özelleştirilmeyecek mi, belli değil. Özelleştirme projesi geliyor. Çiftçinin üreticinin durumu düzelmiş değildir."
CHP lideri Baykal, borçların arttığını, faizlerin yükseldiğini savunarak, şunları söyledi:
"Emeklilerin sorunu çözüldü mü? Emeklilere 'Enflasyon yüzde 4 olacak, sana yüzde 2 faiz verilecek, sen ezilmeyeceksin' dediler. Doğru mu bu hesap, geçerli mi? Enflasyon yüzde 4 mü arttı, Allah aşkına, elinizi vicdanınıza koyun da söyleyin. Ocaktan bu yana haziran ayı sonuna kadar yüzde 2 mi arttı enflasyon. Bunu söyleyebilecek bir vicdan, insaf sahibi çıkabilir mi Allah aşkına. Halkın sıkıntısı devam ediyor, enflasyon yükseliyor, faizler artıyor, geçim sıkıntısı yükseliyor. Beş kiloluk bitkisel yağı geçen yıl aldığının 3-4 katına alıyorsun. Yağ, fasulye, bulgur, nohut her şey yükseldi. Ama cebine giren yok. Türkiye baştan aşağı borçlu. Vatandaş, ailenin fertleri, şirketler, dükkanlar, esnaf, holdingler borçlu."
"6 yılda devlet de millet de rahatlamadı"
Deniz Baykal, AK Parti'nin iktidara geldiği 2002 yılında Türkiye'nin iç, dış, özel ve kamu olmak üzere toplam borcunun 220 milyar dolar olduğunu belirterek, "85 yıllık Cumhuriyet tarihinin birikmiş toplam borcu 220 milyar dolardı. Türkiye'nin borcu azaldı mı? 'Ekonomi iyiye gidiyor, refah yükseliyor' diyorlar. O zaman 220 milyar dolar borç azaldı mı? Yoksa 300-400 milyar dolar mı oldu, ya da aynı mı kaldı? Hayır, borç 500 milyar dolar oldu. 6 yılda ek 280 milyon dolar borç yaptılar. Bu iyi yönetim mi, Türkiye rahatladı mı? Devlet de millet de rahatlamadı. 85 yılda yapılandan fazla borç yaptılar" dedi.
Geçmiş hükümetlerin hepsinin 220 milyar dolarla Türkiye'de çok sayıda yatırım yaptıklarını ifade eden Baykal, "Bunlar 6 yılda ne eklediler. Fabrika mı, santral mi, baraj mı geldi. Bir barajın temelini atıp, 'Hayırlı olsun' diye kurdelesini kesme noktasına geldiler mi? Eldekini avuçtakini sattılar. Satmakla kalmadılar, sonra 'Şu CHP taş taş üstüne koymadı' dediler. A vicdansız, a insafsız senin gününü gün ettiğin o paralar, o fabrikaları satarak elde ettiğin paralardır. Onlarla sen, gününü gün ediyorsun. Hiç olmazsa dön de bunları sana teslim edenlere teşekkür ediver, hakkını teslim ediver, takdir ediver" diye konuştu.
"Ülkede bir sıkıntı var"
Deniz Baykal, son günlere Türkiye'yi gerçekten çok rahatsız eden, toplumun en saygı değer insanlarına yönelik gözaltı uygulamaları başladığını belirterek, şunları söyledi:
"Ülkede bir rahatsızlık, bir sıkıntı var. 13 aydır iddianame yok, 13 aydır tutuklu insanlar var. 12 Eylül, darbe dönemlerinde, askeri rejim dönemlerinde olmadı, bu bir zulüm. Birisini gözaltına aldılar dediler ki 'Bu, bu işin kasası, finansörü' adamın 11 ay sonra cesedi çıktı cezaevinden. Kanser oldu ve öldü. Cenazesini evine nakledecek para bulamadılar. Edirne Belediyesi araba tahsis etti, öyle götürüldü. Kadın, aile perişan, bir kuruş para yok. O kişi finanse etmiş bu işi. Bu insan haklarına, demokrasiye aykırı. Bunları şikayet ettim. Bana dediler ki 'Bunların avukatı mısın', 'Ben ana muhalefet partisinin genel başkanıyım. Haksızlığa maruz kalan her mağdurun, her mazlumun, insan hakları ihlal edilen herkesin avukatı olmaktan şeref duyarım. Benim mağdur ve mazlum insanların avukatı olmam normal de sen Başbakan sıfatıyla bu davada savcılık mı yapıyorsun. Sen savcı olursan, ben haydi haydi avukat olurum' dedim."
Başbakan Erdoğan'ın, konuyu değiştirmek amacıyla, 'Mafyaya, çetelere karşı savaş açtık Baykal onların avukatlığını yapıyor' dediğini ileri süren Baykal, şunları kaydetti:
"Hayır, ben Türkiye'nin, hukuk devletinin, yasaların mağdur ve mazlumların avukatlığını yapıyorum. Sen konuyu çetelere, mafyalara getirmek istiyorsan onu da konuşalım. 'Temiz eller operasyonu yapıyoruz' diyor Başbakan, sen kim, temiz eller operasyonu yapmak kim. Temiz eller operasyonu yapacak adamın önce kendi elinin temiz olması lazım. Temiz eller operasyonu ne zaman olur biliyor musunuz, dokunulmazlıklar kaldırıldığı zaman olur. Sen dokunulmazlıkların arkasına saklanacaksın, arkanda 13 tane yolsuzluk dosyası olacak, sonra bana dönüp diyeceksin ki 'Temiz eller operasyonu yapıyorum, Baykal engelliyor."
"Türkiye'yi hak ettiği yola sokacağız"
Temiz eller operasyonu yapılacaksa dokunulmazlıkların kalkması gerektiğini belirten CHP lideri Baykal, şöyle devam etti:
"Hadi Anayasa'daki dokunulmazlık maddesini değiştirme, hadi bütün milletvekillerinin dokunulmazlığını kaldırma, ama çık karşıma Recep Tayyip Erdoğan'la, Deniz Baykal'ın ikisinin dokunulmazlığını kaldır da temiz eller operasyonu bak gör nasıl yapılıyor. İkimizin dokunulmazlığını kaldıralım da başlasın temiz eller operasyonu. Temiz eller operasyonuymuş. Yazarları, bu memlekette 30 yıl şerefle hizmet vermiş, terörle mücadele için canını tehlikeye atmış silahlı kuvvetlerin namuslu, dürüst dört yıldızlı generallerini gözaltına alacak, sonra da 'temiz eller yapıyorum' diyecek. Sen temiz eller yapıyorsan çek elini gazetecilerden, generallerden yanındaki enerji mafyasına, ihale mafyasına bir bak."
Deniz Baykal, durumun ortada olduğunu, bu dönemin kapanacağını ve yeni bir dönemin geleceğini savunarak, "Türkiye, yeni, taze bir başlangıç yapacak. O taze başlangıcı hep beraber yapacağız. Türkiye'yi bölmeyeceğiz, böldürtmeyeceğiz. Türkiye'yi soymayacağız, soydurtmayacağız. Türkiye'ye insanımıza sahip çıkacağız, halkımızı ezmeyeceğiz, ezdirtmeyeceğiz. Milletimizin yüzünü hep beraber güldüreceğiz. Türkiye'yi hak ettiği yola sokacağız" dedi.
Konuşmanın ardından Baykal, CHP Trabzon Milletvekili Akif Hamzaçebi, CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Sevigen ve Trabzon Belediye Başkanı Volkan Canalioğlu ile birlikte butona basarak, Hamamizade İhsan Bey Kültür Merkezinin temelini attı.
Baykal ve beraberindekiler daha sonra Trabzon Belediyesi tarafından Karşıyaka Mahallesi'nde yaptırılan parkın açılışını gerçekleştirdi. Deniz Baykal burada, parkta bulunan çocuklarla fotoğraf çektirdi.
CHP Genel Başkanı Baykal, daha sonra Trabzonspor Kulübü Tesislerine gitti. Baykal'ı kulüp binası önünde Trabzonspor Kulübü Başkanı Sadri Şener ve bazı yöneticiler karşıladı.
Baykal, burada yaptığı konuşmada, Şener ve Yönetim Kurulana başarı dileyerek, Trabzonspor'un her zaman şampiyonluğa oynayan güçlü bir takım olduğunu ifade etti.
Şener, Baykal'a 61 numaralı, üzerinde 'Deniz Baykal' yazılı bordo-mavili forma hediye etti.
Deniz Baykal, bir otelde partililerle bir araya gelerek yemek yedi. Partililerle bir araya geldiği sırada Baykal'ın yanına gelen bir kadın, siyasilerin başörtüsünden ellerini çekmelerini istediğini belirtti. Baykal, kadın ile bir süre görüştü.
Daha sonra otobüsle şehri gezen Baykal, vatandaşları selamladı. Esnaftan bazıları Baykal'a, hamsi ve armut ikram etti.
Trabzon Belediye Başkanlığını da ziyaret eden Baykal'a, Başkan Canalioğlu, üzerinde gümüş telkariden işlemeler bulunan kemençe hediye etti. Baykal, kemençeyi çalmak için bir süre uğraştı.