Egemen Bağış: GS'nin yediği 6-0'ı biz bile silemedik

 

İSTANBUL - "Türkiye'nin İstanbul ve Galatasaray'dan başka markası niye yok?" şeklindeki esprili soruyu yanıtlarken Egemen Bağış, gülerek, "Ben burada iktidarın birçok başarısını anlattım ama bir şeyi itiraf etmek zorundayım. Türkiye'de son 10 yılda çok iş yaptık. En önemlisinden bir tanesi de Türk Lirası'ndan 6 sıfır atmak oldu ancak Galatasaray'ın yediği 6-0'ı biz bile silemedik" dedi.

 

Bağış, "Marka Konferansı 2012"nin açılışında SkyTurk 360 Ekonomi Müdürü Murat Sabuncu'nun soruları cevapladı. Sabuncu'nun "James Bond'un 'Skyfall' filminde gösterilen kısım pek bizim yaşadığımız İstanbul gibi değil. Çok fazla insanın seyrettiği filmi görünce 'Neden bizi böyle görüyorlar?' sorusu akla geliyor" demesi üzerine Bağış, ön yargıların çok önemli olduğunu söyledi.

 

Türkiye için kafalarda oluşan olumsuz imajın kırılmasının zaman aldığını belirten Bağış, filmin senaristinin bu olumsuz ön yargıların etkisi altında kalarak İstanbul'u bu şekilde yansıttığını, buna pek fazla da alınmamak gerektiğini, İstanbul'un bir kısmında olsa da bu tarz görüntülerin olduğunu dile getirdi.

Bakan Bağış, filmin çekim izinlerinin alınmasına bizzat yardımcı olduğunu kaydederek, "Ancak yardım talebi geldiğinde 'Senaryonuzu getirin, göreyim, inceleyeyim, uygun bulursam yardım edeyim' demeyi demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletinin bakanına yakıştıramadım. Bunlar hiç yoktan başlangıçta iyidir. Film, İstanbul'un yerelle küreseli birleştirdiği imajını veriyor. Daha iyi olabilirdi" ifadelerini kullandı.

 

Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın yabancı yapımcılara Türkiye'de film çekmesi halinde teşvik getireceği bilgisini veren Bağış, artık Türkiye'nin birçok yerinde yabancı filmlerin çekilebileceğini aktardı.

 

Egemen Bağış, "Türkiye olarak bizim vurdulu kırdılı filmlerden çok aşk, romantizm, gurme türü temaları içeren filmlerin çekilmesi için teşvikler yapmamız lazım. Önümüzdeki dönemde adımların birisi de bu konuda olacak" diye konuştu.

 

"Muhteşem Yüzyıl" dizisinin yayından kaldırılacağı iddialarına ilişkin Bağış, ortada alınan bir karar olmadığını, Başbakan Erdoğan'ın söyleminin toplumsal bir duyarlılığa vurgu yapmak için olduğunu ve kendisinin bu tarz dizileri çok önemsediğini söyledi.

Önceden Türk dizilerini dünyada izlenmesinin düşünülemeyeceğini, 2006'da Türk dizilerinin ihracatında bölüm başına bin dolar alındığını, şu anda 77 farklı ülkeye 116'dan fazla dizinin sezonluk anlaşmalarla satıldığını anlatan Bağış, dizi yapımcıların bir çoğunun dizileri satarken alt yazı mecburiyeti getirdiğini ve seslendirmeye izin vermediğini, bu durumun Türkçe'nin Balkanlar ve Orta Doğu başta olmak üzere çok geniş bir coğrafyada canlanmasına vesile olduğunu vurguladı.

Bakan Bağış, dizilerden bölüm başına 60 ila 120 bin dolar net gelir sağlandığını belirterek, şöyle devam etti:

"Ancak şu bir gerçek. Bizim çok köklü bir tarihimiz var. Bu tarihi, senaryolarına yansıtanların ve bu işten ciddi paralar kazandıranların tarihe biraz daha saygılı olması gerekir. Geçen hafta Macaristan'a uçakla gittim. O yolculuk, genç yaşıma rağmen beni yordu. Kanuni Sultan Süleyman o yolu 2 kez at sırtında tepmiş. Tarihi pazarlarken biraz da tarihin hassasiyetlerine önem vermek lazım. O dizileri izleyenler bizim padişahların hiçbir şey yapmayıp, bütün gün haremde vakit geçirmiş intibasına kapılabilir. Kanuni Sultan Süleyman bugün, kanun yapması, adaleti getirmesi, nizam kurmasıyla Amerikan Kongresi'nde heykeli bulunan yaşamış tek Türk liderdir. Fakat bizim dizilere bakarsanız, iki tane hatun arasında büyük bir fırtına yaşamaktan başka bir şey geçirmemiş."

 

Bakan Bağış, "İstanbul size göre trafiğe de bakarsanız yaşanılabilecek bir dünya kenti mi?" sorusuna karşılık, bazen yaşanılan streslerin sadece İstanbul'da olduğu hissine kapıldığını, 17 yıl New York'ta yaşadığını, burada yaşamanın çekilmez olduğunu ve normalde 10 dakikalık mesafeyi 4 saatte gittiğini hatırladığını söyledi.

Trafik sorununu yenmek için çaba içerisinde olduklarını bildiren Bağış, bu konuda kaydedilen gelişmeleri anlatarak, "17 yıl New York'ta yaşamış birisi olarak, İstanbul'dan daha yaşanabilir bir şehir görmedim. İstanbul, dünyada içinden deniz geçen tek dünya şehri. İstanbul, çok farklı tarihi dokuyu her mahallesinde hissedebileceğiniz, aynı zamanda modernizmin iç içe olduğu bir şehir. Sorunlarımız var, ancak bunları çözmek için çabalarımız da var" değerlendirmesinde bulundu.

 

Bakan Egemen Bağış, "İstanbul'un sorunlarını İstanbul'un belediye başkanı olarak çözmek ister misiniz?" sorusu üzerine, partisi, ülkesi ve milletinin imkan verdiğini ve çok erken yaşta siyasete girdiğini anlatarak, "Önümüzdeki dönemde ülkem, partim benden farklı bir görev isterse o görevi en iyi şekilde yapmaya çalışırım. Ancak şu an İstanbul'da bir seçim yok. Şehrin başı, boş değil. Çok başarılı bir belediye başkanı var. Ben Kadir Bey'i başından beri beğeniyor ve destekliyorum" diye konuştu.

Bağış, partisinin adayı kim olursa olsun, o kişiye destek vermeye çalışacağını, o kişi için elinden geleni yapacağını söyledi.

 

AB Bakanı ve Başmüzakereci Bağış, "Şu anda muhafazakarlaşan, yüzünü doğuya dönen bir Türkiye mi, yoksa doğunun örnek aldığı çağdaş bir Türkiye mi var?" sorusu üzerine, Türkiye'nin muhafazakarlaştığına inanmadığını, son yapılan anketlerin de bunu gösterdiğini kaydetti.

"Türkiye'deki muhafazakarların kendilerini sıkılmadan daha fazla ön plana çıkarabildikleri bir dönemi yaşıyoruz" diyen Bağış, eskiden sadece bir kesimin gidebildiği mekanlara artık herkesin gidebildiğini, ülkede tabuların yıkıldığını ve ülkenin artık şeffaflaştığını dile getirdi.

Bağış, Türkiye'nin, doğusundaki ülkeler tarafından örnek alındığını ve onlara ilham kaynağı olduğunu ifade ederek "Türkiye, doğuludur, batılıdır, Avrupa, Asya, Orta Doğu, Balkan, Akdeniz, Karadeniz ülkesidir. Türkiye'nin biri uğruna diğerlerinden vazgeçme gibi bir lüksü yoktur" ifadesini kullandı.

Asya'daki güçlü bir ülkenin Avrupa'da o derece önemsendiğini dile getiren Bağış, Libya, Mısır, Tunus'a gidip de Müslümanlarla beraber cuma namazı kılıp, demokrasi ve laikliğin öneminden bahsedecek çok az sayıda lider olduğunu, bunlardan birisinin de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olduğunu söyledi.

 

AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, "Bazı AB ülkelerinin yaşadığı kriz ortada. Biz 2020'ye tarih almış bir ülkeyiz. Geldiğimiz zaman orada siyasi birlik bulabilecek miyiz?" sorusu üzerine, AB'nin büyük bir barış projesi olduğu ve kıtalararası savaşı engellediğini söyledi. Bağış, şu an AB'nin içine düştüğü durumun akıl tutulması değil, kuruluş felsefesi olduğunu kaydetti.

Bağış, 2013 Ocak'tan itibaren İrlanda dönem başkanlığındaki AB ile çok farklı bir sürece girileceğini ifade ederek, Avrupa'da gelecek seçim derdine düşmüş siyasilerin vizyonsuzluk oluşturduğunu anlattı.

 

Tutukluluk süreçlerinin uzun olduğunun hatırlatılması üzerine Bağış, Türkiye'nin mükemmel olmadığını, bu şekilde bir beyanı olmadığını ve atılacak çok sayıda adım olduğunu kaydetti.

Türkiye'de tutuklu varsayılan gazetecilerin yüzde 75'inin gazetecilik yapmadığını, tutuklananların KCK davasından tutuklu olduğunu aktaran Bağış, Türkiye'nin İsviçre veya Almanya olmadığını, daha 2 gün önce Gaziosmanpaşa'da bir polis memurunun terörist tarafından başından vurularak şehit edildiğini anlattı.

 

"Türkiye'nin İstanbul ve Galatasaray'dan başka markası niye yok?" şeklindeki esprili soruyu yanıtlarken de Bağış, gülerek, "Ben burada iktidarın birçok başarısını anlattım ama bir şeyi itiraf etmek zorundayım. Türkiye'de son 10 yılda çok iş yaptık. En önemlisinden bir tanesi de Türk Lirası'ndan 6 sıfır atmak oldu ancak Galatasaray'ın yediği 6-0'ı biz bile silemedik" dedi.

AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, İstanbul'la ilgili bir efsaneyi anlatarak, sözlerine son verdi.