Ekonomideki büyüme iki ucu keskin bıçak

YASED Başkanı Karaca'ye göre, ilk çeyrekteki yüzde 11'lik büyümenin keyfini sürmekle birlikte, dış ticaret açığında ortaya çıkarabileceği büyümeye de dikkat etmek gerekiyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Uluslararası Yatırımcılar Derneği (YASED) Yönetim Kurulu Başkanı İzzet Karaca, Türkiye'nin ilk çeyrekte kaydettiği yüzde 11 büyümenin "dünya şampiyonluğu"gibi olduğunu belirterek, "Bir kere bunun keyfini çıkartmak lazım. Büyüme istihdamın artırılması, işsizliğin azaltılması adına son derece önemli. Ama yüzde 10 seviyelerini geçtiği zaman iki ucu keskin bıçak da olabilir. Çünkü bu dış ticaret açığının da büyümesiyle sonuçlanabiliyor"dedi.

Karaca, Şubat 2011'de yenilenen YASED Yönetim Kurulunun katılımıyla düzenlenen basın toplantısında yaptığı konuşmada, vizyon ve misyonlarına değinerek, vizyonu çizerken sadece şirketlerin menfaatini değil Türkiye'nin de daha iyiye gitmesi için neler yapılabileceği konusunu ele aldıklarını, şirketlerin sürdürülebilir büyümesini sağlarken, Türkiye'nin de sürdürülebilir büyümesini sağlamak istediklerini söyledi.

YASED'in gerçekleştireceği çalışmalara değinen Karaca, kamuyla ortak platformlardaki çalışmaları geliştireceklerini, Ekonomik Koordinasyon Kurulu (EKK) ile yakından çalışmaya devam etmek istediklerini, Yatırım Danışma Konseyi, Yönlendirme Komitesi, teknik komiteler ile çalışmaları sürdüreceklerini, YASED'in etkin rol aldığı Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu (YOİKK) eylem planları çerçevesinde de faaliyetlere devam edeceklerini vurguladı.

Teşvik ve ihracat çalışmaları başlatılmalı

Konuşmasının ardından soruları yanıtlayan Karaca, Türkiye'nin ilk çeyrekte kaydettiği yüzde 11'lik büyümenin uluslararası yatırımcılar açısından nasıl algılandığı sorusunu şöyle yanıtladı:

"Yüzde 11 büyüme, dünya şampiyonluğu gibi... Benim hatırladığım böyle bir dönem olmamıştı. Bir kere bunun keyfini çıkartmak lazım. Büyüme istihdamın artırılması, işsizliğin azaltılması adına son derece önemli. Ama yüzde 10 seviyelerini geçtiği zaman iki ucu keskin bıçak da olabilir. Çünkü bu, dış ticaret açığının da büyümesiyle sonuçlanabiliyor.

Ama ben dış ticaret açığının azaltılması için belki olaya çok daha basit bakıp, ithalatın azaltılması ve ihracatın artırılması için gerekli altyapı ve teşvik çalışmalarının hızla başlatılması düşüncesindeyim. Bunu yaparken de gümrük duvarlarının arkasına sığınılmamalı. Serbest piyasa ekonomisi kuralları içinde teşvik edici birtakım çalışmaların yapılmasının çok yararlı olacağını düşünüyorum ki büyümemizin keyfini çıkartalım. Eğer büyüme, dış ticaret açığını milli gelirin yüzde 10'ları seviyesine çıkarırsa bu arzu edilebilir bir şey olmaktan çıkar. Dolayısıyla uluslararası şirketler açısından baktığımızda büyüme çok pozitif, ama dikkatli bir büyüme olması, dış ticaret açığını çok artırmamamızın önemli olduğunu düşünüyorum."

Kontrol hissi not artışı getirir

İzzet Karaca, Türkiye'nin not artışı beklentisine dair ise şahsi görüşünün, dış ticaret açığının kontrol altında olduğu hissinin verilebilmesi halinde bunun ardından not artışı gelebileceği yönünde olduğunu ifade etti.

AB konusunda da politik görüş vermek istemediklerini belirten Karaca, AB uyum yasalarının hızla devreye girmesi konusunda bir konsensüs olduğunu söyledi.

Başka bir soru üzerine, Avrupa ülkelerindeki daralmaya dikkati çeken Karaca, Türkiye'nin 2023'te 500 milyar dolar ihracat hedefini sadece Avrupa'ya odaklanarak gerçekleştiremeyeceğini, gelişmekte olan ülkelere de yoğunlaşmak gerektiğini kaydetti.

Türkiye'ye uluslararası doğrudan yatırımlarda enerji, sağlık, hızlı tüketim malları ve hizmetler sektörlerinin ön plana çıktığını vurgulayan Karaca, doğrudan yatırımlar içinde ev alımlarının da bulunduğunu, şimdiye kadar bir yıl içinde Türkiye'de ev satın alımı yoluyla giren doğrudan yabancı yatırım miktarının 3 milyar dolara kadar çıktığını ifade etti.

Bu konularda ilginizi çekebilir