Erdoğan: 'Hani Mustafa Kemal demir ağlara çok düşkündü'
Viyana'da konuşan Başbakan Erdoğan, konuşmasının bir bölümünde 'Hani Mustafa Kemal demir ağlara düşkündü, biz ördük biz' ifadesini kullandı
VİYANA - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Avrupalı Türk Demokratlar Birliği'nin 10. kuruluş yıl dönümü etkinliğinde konuşuyor.
Başbakan Erdoğan, "Biz bugün Viyana'ya gönüller kazanmak için geldik. Bizden hiç kimsenin korkmasına, çekinmesine, tedirgin olmasına gerek yok. Biz, Avusturya'da, Almanya'da, Avrupa'nın diğer tüm ülkelerinde emeği, tecrübesi, en önemlisi de barış ve dostluk mesajlarıyla var olan bir milletiz. Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı'nın Avusturya'ya, Viyana'ya gelip buradaki vatandaşlarıyla kucaklaşmasından, hasret gidermesinden, muhabbet etmesinden kimse farklı manalar çıkarmasın" dedi.
Erdoğan'ın Viyana'daki konuşmasından bazı satırbaşları şöyle:
"Sevsinler sizin gibi sanatçıyı"
“Ne diyordu “hala anlamıyor musun mesele ağaç değil” bunu diyen neydi? Sözde sanatçı, sevsinler sizin gibi sanatçıyı, ne sanatçısı. Mesele ağaç değil diyordu, çünkü bunu diyemez ki, 12-13 ağacı alıyorsun başka yere dikiyorsun. Biz iktidarımızda 3 milyar fidan ve ağaç dikmiş bir iktidarız. Kardeşlerim biz çevreci bir iktidarız bunu böyle biliniz.”
“Geçen gün bir Başbakan ziyaretimizdeydi. Bana aynen şu ifadeyi kullandı. ‘Uzun yıllar oldu’ dedi, ‘İlk defa geliyorum. Ankara’nın ne kadar yeşillendiğini gördüm’ dedi. Tanıyamamış. ‘Her şeyin değiştiğini gördüm’ dedi.”
"Hani Mustafa Kemal demir ağlara çok düşkündü"
"Hani Gazi Mustafa Kemal demir ağlara çok düşkündü. Biz ördük biz. Şu anda raylarını bile 10 metreden fazla yapamayan bir Türkiye vardı. Biz şimdi 70 metre uzunluğunda ray imal ediyoruz. Onlar perçinle yapıyordu, biz kaynak sistemiyle yapıyoruz. Neden? İnsanımızın trenle yolculuk esnasında rahatsız olmasını istemiyoruz. Tangır tungur gitmeyecek, böyle hiç gürültü yapmadan gitsin istiyoruz. Artık öyle ilkel vagonlar falan yok. Türkiye’de artık bunun da üretimini başlattık ve yüksek hızlı tren. Şu anda Eskişehir-Ankara çalışıyor. Ankara-Konya çalışıyor. Konya-Eskişehir çalışıyor. İnşallah bir iki hafta içerisinde Eskişehir-İstanbul’u da açıyoruz."
"Ne demek Sünni ne demek Şia"
"Avrupa’nın kendi değerlerini ayaklar altına alarak susmasına rağmen, biz hakkı savunduk. Suriye... Dört yıldır zalim bir rejim, kendi halkını koyun boğazlar gibi boğazlıyor. 200 bini aşkın insan hayatını kaybetti. Masum çocuklar annelerinin kucaklarında hayata gözlerini yumdu. O tertemiz iffetli kadınlar, alçak bir rejimin haydutları tarafından tecavüze uğradılar. Bu insanlık dramı karşısında çoğunluk yine susmayı tercih etti. Batı sustu, dünya sustu, gözlerini yumdu. Ama biz susmadık, biz gözlerimizi yummadık. Suriye’den gelen bir milyon sığınmacıya vatanımızın kapılarını açtık. Ekmeğimizi onlarla paylaştık. Suriye’deki hak mücadelesini var gücümüzle savunduk, devam ediyoruz. Öbür taraftan Filistin. Neredeyse bir asırdır Filistin topraklarında devam eden zulme sesini en çok yükselten, Filistin davasını en güçlü şekilde destekleyen yine bizler olduk."
"İşte şimdi Irak. Şu anda Irak yanıyor. İnsanlık dramı yaşıyor. İnsanlar bir kez daha evlerini şehirlerini terk ediyor. Çocuklar ölüyor, kadınlar ölüyor, masum siviller hayatını kaybediyor. Dünya, Avrupa yine seyrediyor. Biz o ateşi söndürmek için, ateşin üzerine gidiyor, Irak’taki herkese durun siz kardeşsiniz diye uyarılarımızı yapıyoruz. Ne demek Sünni, ne demek Şia? Yahu siz Müslüman değil misiniz? Bir insan Şii olduğu için öldürülmez, Sünni olduğu için öldürülmez, kefenler giyip yollara çıkılmaz. Kim sizi vatanınızdan kovuyor? Kimse. Peki sizin yaptığınız nedir? Yakışıyor mu? Biz hakkın tarafında her zaman mazlumun tarafında olduk, olmaya devam edeceğiz."
"Irak hükümeti vatandaşımızı koruyamadı"
“Irak hükümeti başta konsolosumuz olmak üzere, personelimizi, vatandaşımızı koruyamadı, korumadı. Şu anda IŞİD’in elinde olan 80 vatandaşımızı oradan çıkarmak için son derece hassas bir mücadele veriyoruz. Hiç birinin kılına zarar gelmeden, oradan çıkıp ülkemize ulaşması için hassasiyetle hareket ediyoruz. Basra konsolosluğumuzu boşalttık. Hassasiyetimiz devam ediyor. Türkiye’de CHP ve MHP, onların yandaş medyası, bizim oradaki vatandaşımızın can güvenliğini tehdit edecek tavır içine girdiler. Son derece sorumsuz açıklamalar, yayınlar yapıyorlar. Dışardaki kadar içerdeki sorunla da mücadele ederek sorunu çözmeye çalışıyoruz. İnşallah hayırlı bir neticeye de varacağız.”