Erken seçime 2 şart

ANKARA – CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, Başbakan’ın 2014’te üç seçimin yapılabileceği yönündeki açıklamalarına ilişkin, "Hem (çözüm) sürece destek olmak, hem de erken seçimin yolunu açmak açısından CHP’nin bir önerisini sunmak istiyorum; yüzde 10 barajını ve Siyasi Partiler Yasası’nı derhal değiştirelim" dedi. 

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında parti genel merkezinde toplandı. Parti Sözcüsü Haluk Koç’un yurtdışında olması nedeniyle CHP Genel Başkan Yardımcısı Tekin, düzenlediği basın toplantısında, MYK’nın gündemindeki konuları değerlendirdi. 
Tekin, Başbakan Erdoğan’ın ABD’de dönüşünde "Obama’nın çizgisine yaklaştığı" yorumlarına cevaben "Obama’nın çizgisi nedir diye sormak lazım" sözlerine ilişin, "Sayın Başbakan bir haftadır Obama’yla görüşmelerinde bunları sormamışsa herhalde bundan sonra da cevabını zor alacaktır diye düşüyorum" dedi. 
ABD’de masadaki temel konuların birinin de Reyhanlı’daki patlamalar olduğunu ifade eden Tekin, Rakka’nın Başbakan’ın "lojistik destek veriyorum" dediği, çeşitli örgütlerin merkezi haline dönüştüğünü belirtti. Tekin, "MİT’in raporunda çok açık bir şekilde, Rakka şehrinde El-Kaide’nin alt örgütü olan El-Nusra’nın bombalı araçlarla ABD üstlerini bombalayacağı istihbaratı var. Bu istihbarat neden değerlendirilemedi? ABD’de de Obama, Sayın Erdoğan’a özellikle bu örgütlerle ilgili aranıza mesafe koyun demiş miydi? Bu soruların cevabının olması gerekiyor" diye konuştu. 

-MOBESSE TEPKİSİ: "TAKSİM’DEKİ ÇUKURA GÖSTERİLEN HASSASİYETİ REYHANLI’DA NİÇİN GÖSTERMEDİNİZ?"- 

Tekin, Reyhanlı’da Mobesse sistemlerinin çalışmamasının da bir cevabının olamayacağını ifade ederken, "Taksim’deki bir çukuru korumak için 50 tane Mobesse sistemi koyacaksınız, kimi koruyacaksınız? CHP milletvekillerini, sendikacıları, öğrencileri… Taksim’deki çukura göstermiş olduğunuz hassasiyeti Reyhanlı’da göstermemenizin gerekçesinin ne olduğunu doğrusu hepimiz çok merak ediyoruz" dedi. 

-CHP’DEN ERKEN SEÇİM ÖNERİSİ- 

Tekin, Başbakan’ın 2014’te üç seçimin bir arada yapılabileceği yönündeki açıklamalarını şöyle değerlendirdi: 
"CHP olarak milletten hiçbir zaman kaçan bir siyasi parti değiliz. Ne zaman isterlerse seçime hazırız. Ama uzun süredir, kamuoyunda tartışılan hatta önümüzdeki barış sürecinde ciddi engel teşkil eden iki temel unsur var. Hem bu sürece destek olmak, hem de erken seçimin yolunu açmak açısından CHP’nin bir önerisini sunmak istiyorum; yüzde 10 barajını ve Siyasi Partiler Yasası’nı derhal değiştirelim. Bu konuda bizim şu anda kanun teklifimiz parlamentoda bekliyor. Sayın Başbakan eğer grubuna talimat verirse, en kısa süre içinde siyasetin ve milletin önünde olan bu temel iki engeli hemen kaldıralım." 
Cumhurbaşkanlığı seçiminin zamanında yapılması gerektiğini ifade eden Tekin, "Yerel seçimle, genel seçimi 30 Mart’ta yapalım ve bu ülkenin parasını çar-çur etmeyelim. Eğer Sayın Başbakan referanduma çok hevesliyse aynı zamanda iki seçim bir referandum niteliğini taşıyacaktır. Bu vesileyle önümüzdeki 2014 yılında iki seçim yapmış oluruz. Cumhurbaşkanlığı seçimi de normal zeminde olacaktır" diye konuştu. 

-"SAYIN BAŞBAKAN BİLİM YUVALARINA KARAKOL KURACAĞINA, REYHANLI’YA KURABİLSEYDİN"- 

Tekin, üniversitelere "koruma memuru" uygulamasını da sert sözlerle eleştirdi. Tekin, "Evren dönemine baktığınızda en azından bilim yuvası dediğimiz üniversiteler her şeye rağmen özerkti. Bilim adamları kendi düşüncelerini çok açık bir şekilde ifade edebiliyorlardı. Şimdi bilim adamları düşüncelerini ifade edemiyor, tam tersine üniversitelerdeki uygulamalara Başbakan karar veriyor. Şimdi size soruyorum, Sayın YÖK Başkanı, rektörler siz bilim insanları mısınız? Film insanları mısınız? Sizin üniversitelerinizle ilgili uygulamalara siz mi, Sayın Başbakan mı karar verecek? Neye karar verecek, ‘karakollar kuralım’. Sayın Başbakan bilim yuvalarına karakol kuracağına, Reyhanlı’ya karakol kurabilseydin, 51 vatandaşımız hayatını kaybetmemiş olurdu. Burada niye ses çıkmaz? İçine sindirebilecek bir tek rektör varsa çıksın kamuoyuna açıklasın. Hangi rektör bilim yuvasında karakol olsun ister, panzer olsun ister? Ama ses yok" diye konuştu. 

-EROĞLU’NA: "ASIL BÖLÜCÜLÜK BUDUR"- 

Tekin, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’nun, CHP’li Buca Belediyesi’ne yönelik açık kalan mikrofonlardan yansıyan "Tesisi alın elinden, kesin cezayı" şeklindeki sözlerine de tepki gösterdi. Tekin, "Demokrasinin olduğu bir ülkede herhangi bir başbakan, ‘bizim belediye-sizin belediye’ diye ayırmaz. Asıl bölücülük budur. Kamu adına görev yapacaksın ve onu ayrıştıracaksın. Sonra da çıkacaksın balkonda da 76 milyona ‘sizin güvencenizim’ diyecek. Bu herhangi bir gelişmiş ülkede bu Bakanın bu sözlerinden dolayı aynı saatte istifa etmesi gerekiyordu. Türkiye Cumhuriyeti Bakanı herkesin bakanı, bu cümleleri sarf edebilir mi " dedi. 

-"CHP’Lİ MİLLETVEKİLLERİNİ SATIN ALMAYA GÜCÜNÜZ YETMEZ"- 

Tekin, gazetecilerin bir sosyal paylaşım sitesinde Kılıçdaroğlu’nun imzasıyla "Reyhanlı’da yapılacaklar listesi" başlıklı bir metnin yer aldığının belirtilerek, "Gerçek mi bunlar" diye sorması üzerine, "Bir deli bir kuyuya taş atıyor. Sormayı bile abes sayarım" dedi. Kılıçdaroğlu’nun bu ülkenin barış güvercini olduğunu ifade eden Tekin, "Kılıçdaroğlu kendisiyle, toplumuyla, ailesiyle barışık bir insandır. Kılıçdaroğlu gibi bir insanın ağzından o cümleler çıkabilir mi sizce" diye konuştu. 
Tekin, Anayasa Komisyonuyla ilgili bir soru üzerine de "Biz sonuna kadar devam edeceğiz. Sayın Başbakan kaçmak istiyor. Nereye kaçarlarsa kaçsınlar, CHP evrensel, demokratik ve özgürlükçü bir Anayasadan asla asla vazgeçmeyecektir" dedi. 
Tekin, bir soru üzerine yeni Anayasayla ilgili, Başbakan’ın "Eğer muhalefet partileri kendi milletvekillerini parti genel merkezlerine kilitlemez de serbest bırakırlarsa o zaman biz bir tasarıyı parlamentoya sunabiliriz" sözlerini de "Ne yapacaksın Sayın Başbakan, satın mı alacaksın? Sizin paralarınızın bu ülkede milletvekillerini satın almaya gücü yetmez, hele CHP’ye hiç gücü yetmez Sayın Başbakan. Demokrasiyi katletmek için milletvekili satın alma arayışı demokrasiye vurulacak en büyük darbedir " diye değerlendirdi.