Eşref Erdem partisinden istifa etti
Referandumda 'evet' diyeceğini açıkladığı için "İhraç istemiyle" Disiplin Kurulu'na sevkedilen CHP Ankara Milletvekili Erdem partisinden istifa etti.
ANKARA - CHP Parti Meclisinde, 4 Ağustosta, "İhraç istemiyle" Disiplin Kuruluna sevk edilen, CHP Ankara Milletvekili Eşref Erdem, partisinden istifa ettiğini bildirdi.
Erdem, Gordion Otel'de düzenlediği basın toplantısında, böyle bir basın toplantısı yapmanın kendisi için kolay olmadığını belirtti.
Ömrünün 40 yılını 'sol'a adadığı bir dönemin ardından, bu şekilde kamuoyunun önüne çıkmaktan duyduğu üzüntüyü dile getiren Erdem, "Ama şartlar beni böyle bir noktaya getirdi" dedi.
2007'nin ekim ayına kadar önce SHP'de, sonra CHP'de olmak üzere 15 yıla yakın bir süre partinin üst yönetiminde görev yaptığını anımsatan Erdem, ciddi bir sol kültür almış siyasal bilinçle bu görevi yerine getirmeye çalıştığını belirtti.
Erdem, 2007 seçimlerinin ardından CHP'nin aldığı sonuçları değerlendirdiğinde, bazı müdahalelerin yapılması gerektiğini, partinin siyasal doğrultusuyla ve bugüne kadarki politikalarla ilgili değerlendirmelerini, istifasından sonra kamuoyuyla paylaştığını hatırlattı.
Zaman zaman parti yönetimindeki arkadaşlarının, "bunları neden genel başkan yardımcısı iken söylemediği" yönünde kendisini eleştirdiğini ifade eden Erdem, şunları söyledi:
"Ben CHP'yi izleyen (basın mensubu) bazı arkadaşlarımın bunu yakından bildiğini, zaman zaman onların bir bölümü ile bunları paylaştığımı bilen bilir. 2007'deki istifamdan önceki 1,5-2 yıla yakın süre, merkez yönetim kurulunda genel başkanımızın huzurunda, 20 merkez yönetim kurulunun üyesinin huzurunda bu eleştirilerimi, değerlendirmelerimi onlarla paylaştım. Ama aldığım parti terbiyesi gereği içinde bulunduğum bir kuruldan, ancak o kurul huzurunda şikayet etme hakkım olabilirdi. Onu dışarıda seslendirmek bir şarta bağlı olabilirdi. O kuruldan ayrılırsanız. Dolayısıyla kurulda bulunduğum sürece bu eleştirilerimi kurulda yaptım, ama kurul dışına taşımadım."
2007'de istifa ettiğinde gerekçelerini anlatırken CHP'yi karalamak gibi bir niyetinin aklından geçmediğini belirten Erdem, "Gerçekten CHP'nin iktidar olmasını istiyorum. 50 yıldır CHP tek başına bir türlü iktidar olamıyor. O zaman burada bir aksaklık var. Bu aksaklığı çıkıp 'halk bilinçsizdir, bilmiyor, etmiyor' gibi gülünç ifadelerle yorumlamak doğru değildir. Halk herkesten daha iyi biliyor" diye konuştu.
"Toplum mühendisleri CHP-MHP koalisyonu istiyor"
Erdem, CHP'nin son 8-9 yıldır giderek sağa kaydığını ve bir süredir CHP'ye "reva görülen" CHP-MHP koalisyonunun bir türlü gündemden düşmediğini anlattı.
Toplum mühendisliğine soyunan bazı çevrelerin CHP-MHP koalisyonu yoluyla AK Parti'den kurtulabileceklerini ifade ettiğini dile getiren Erdem, "Bu çizgi itibariyle de CHP, giderek kendi özünden uzaklaşmış ve giderek, sağ bir çizgi açmıştır" dedi.
Bu çizginin yanlış olduğunu CHP'ye katacağı hiçbir şeyin olmadığını daha önce ifade ettiğini söyleyen Erdem, bugün de değişen fazla bir şey olmadığını, CHP kurultayının ardından Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun etrafındaki kadronun aynı olduğunu kaydetti.
Erdem, bu durumun Kılıçdaroğlu'nun önündeki belki de en büyük engellerden biri olduğunu ifade ederek, "Çünkü, Genel Başkan, Genel Başkan olmadan önce değişim diye bir şeyden söz ediyordu. Bugün o değişim sözcüğünü sadece zaman zaman sözcük olarak kullanan, ama bir türlü politikalarımıza yansıtmayan bir çizginin, bir politikanın içerisindeyiz. Bu çok tehlikeli ve yanlış bir şeydir" değerlendirmesinde bulundu.
CHP'nin AB konusundaki politikalarını da eleştiren Erdem, kamuoyunun CHP'yi AB'ye karşı bir parti olarak algıladığını ileri sürdü.
Hükümetin demokratik açılım politikasına karşın CHP'nin tavrını da eleştiren Erdem, bu konuda Türkiye'nin kamplaşan bir konuma geldiğini söyledi.
Anayasa değişikliği sürecini de değerlendiren Erdem, toplumun üzerinde uzlaştığı yepyeni bir anayasa metninin Türkiye'nin ana hedefi olması gerektiğini dile getirerek, "Ama bu olmuyorsa yapılan şeye de daha peşinen içini bilmeden, içeriğini bilmeden 'ret' koymanın da bir anlam ifade etmediğini açıkça ifade ediyorum. Gelen taslağın yanlışlarla dolu olması bu konuyu konuşmamak anlamına gelmez" dedi.
"Kılıçdaroğlu'nun önündeki en büyük engellerden biri parti meclisi"
Basın toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdem, bir gazetecinin Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ın davetini anımsatarak "başka bir partiye geçip geçmeyeceğine" ilişkin bir sorusu üzerine, "Ertuğrul Bey orada şaka ettiğini söylüyor, ama tabii basına da yansımış o haliyle. Siyasetçi biraz temkinli olmalıdır konuşurken" dedi.
Bakan Günay'ın yakın arkadaşı olduğunu belirten Erdem, "Ama beni tanıyan insanlar, ömrünü sola adamış biri olarak benim mevcut partilerden birine girmeyeceğimi bilebilecek kadar beni tanıyor olmaları gerekir. Öyle bir düşüncem, anlayışım, sevdam yok" diye konuştu.
Erdem, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile bir temasının olmadığını, siyasi yaşamının bundan sonraki bölümünü bağımsız olarak sürdüreceğini de kaydetti.
Erdem, bir başka soru üzerine Kemal Kılıçdaroğlu'nun basına yaptığı açıklamalarda kendisi hakkında disiplin soruşturulması açılmasına gerek olmadığını belirttiğini, ancak Parti Meclisinin konuyu bu şekilde değerlendirmediğini ifade ederek, Kılıçdaroğlu'nun önündeki en büyük engellerden birinin oluşturulan parti meclisi olduğunu söyledi.
Erdem, basın toplantısının ardından CHP Genel Sekreterliğine sunduğu istifa dilekçesinin bir örneğini basın mensuplarına da verdi.
TBMM'deki sandalye dağılımı
Eşref Erdem'in partisinden istifa ettiğini açıklamasıyla CHP'nin TBMM'deki milletvekili sayısı 102'ye düştü, bağımsızların sayısı ise 7'ye yükseldi.
Erdem'in istifasının ardından TBMM'deki sandalye dağılımı şöyle:
AK Parti 336
CHP 102
MHP 69
BDP 20
Bağımsız 7
DSP 6
DP 1
TP 1
Boş 8
Toplam 550