”Fikri haklar konusunda uzun vadeli strateji gerekiyor”

ANKARA - Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Ümit Boyner, fikri haklar konusunda konjonktürel değişimlerden bağımsız, uzun vadeli bir stratejinin ortaya konulması gerektiğini söyledi.

TÜSİAD ile Türk Patent Enstitüsü (TPE) arasında, sanayicilerin sınai haklar konusunda bilinçlendirilmesine yönelik işbirliği yapılması için bir çerçeve protokol imzalandı.

TÜSİAD Başkanı Boyner, TPE Konferans Salonundaki imza töreninde, fikri hakların sosyal, ekonomik ve ticari boyutuyla ülkelerin rekabet gücüne katkı sağlayan, aynı zamanda toplumsal ve endüstriyel gelişmede önemli rol oynayan bir konu haline geldiğini ifade etti.

Fikri haklar sisteminin teknoloji, ekonomi ve ticareti birbirine bağlayan bir yapıya sahip olduğunu vurgulayan Boyner, kurumlar arasında geliştirilecek işbirliğiyle sanayicilerin rekabet güçlerinin ve hem ulusal hem de uluslararası pazarlardaki paylarının artmasını hedeflediklerini dile getirdi.

Bu sayede iş dünyasının daha yenilikçi ve daha üretken bir yapıya sahip olacağını ve hedeflenen ekonomik refah düzeyine ulaşabileceğini belirten Boyner, "AB yolundaki Türkiye, bilgi üreten ve ihraç eden bir ülke konumunda olmalı. Ülkemizde teknoloji ağırlıklı, know-howa dönük yatırımlar gerçekleşebilmelidir. Bunların gerçekleşebilmesi için fikri haklar konusunda konjonktürel değişimlerden bağımsız, uzun vadeli bir stratejiyi ortaya koymamız gerekiyor, ancak bu şekilde toplumsal ve endüstriyel gelişimimizi tamamlayıp bilgi toplumuna erişebiliriz" dedi.

Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Müsteşarı Ali Boğa

Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Müsteşarı Ali Boğa da konuşmasında, ekonomik verilere değindi. Sanayi üretiminin Şubat ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 18,1 oranında arttığını, ülkenin kriz yılının son çeyreğinde yüzde 6 büyüdüğünü hatırlatan Boğa, Nisan ayının ilk haftasında kaydedilen ihracatın ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 35 arttığını söyledi.

Nisan ayının ilk 7 gününde gerçekleştirilen ihracatın Mart ayının ilk 7 günü ile kıyaslandığında da yüzde 6,7'lik artış görüldüğünü anlatan Boğa, 2010'un ilk 3 ay 1 haftalık ihracatının da geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 23 arttığına dikkati çekti.

"Öyle bir globalleşme yaşıyoruz ki hiç kimsenin kendi toprakları, kendi pazarı değil" diyen Boğa, bunun, mutlaka ufuk olarak, kapasite ve teknoloji olarak dünyayı hedef almayı ve ürünleri sınai mülkiyet haklarıyla tescillemiş olmayı gerektirdiğini kaydetti

Boğa, "Artık ürünlerimizi fanus içinde değil patentle, know-howla, sınai mülkiyet haklarıyla koruyabiliriz. Buna önem vermeyen, çağı okuyamayan firmaların ayakta kalamayacağı bir süreç yaşıyoruz" dedi.

TPE Başkanı Habip Asan

TPE Başkanı Habip Asan da, günümüzde bilgiyi üretmeyen, tüketmeyen ve en önemlisi bilgiyi ticarileştiremeyen işletmelerin, ülkelerin küresel rekabette başarılı olmalarının mümkün görünmediğine dikkati çekti.

Ar-Ge'ye ayrılan kaynak miktarının son derece önemli olduğunu ama belki bundan daha da önemlisinin etkin bir sınai mülkiyet sistemi olduğunu belirten Asan, "Ar-Ge son derece önemli ancak, ne kadar kaynak ayırırsanız ayırın etkin bir sınai mülkiyet sisteminiz yoksa bu sistemin amaçlandığı şekilde yürümesi mümkün değildir" dedi.

Türkiye'ye yabancı sermaye gelmesi noktasında çok çeşitli çabalar yürütüldüğünü, ancak yabancı sermayeyi bir ülkeye çekebilmek için, etkin bir sınai mülkiyet sisteminin önemine dikkati çeken Asan, bunun olmadığı bir ülkeye yabancı sermayenin gelmesinin çok zor olduğunu kaydetti.

Konuşmaların ardından Boyner ve Asan, çerçeve protokolü imzaladılar.

İmzaların atılmasının ardından söz alan Ankara Genç İşadamları Derneği (ANGİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Değer, kendilerinin de böyle bir işbirliğine hazır olduklarını ve TPE ile protokol imzalamak istediklerini söyledi.