Fonlarla pazarlıkta ama dedesi hala 'ne zaman çalışacaksın' diyor

İSTANBUL - Öğrenciyken kurduğu şirketi satıp sermaye yaptı, sonra kurduğu siteyi yabancı fona sattı. 5 yıl önce kurduğu son şirketi ise yabancı fonların radarında. Medianova'nın kurucusu ve sahibi Serkan Sevim, "Yabancı fonlardan teklif üzerine teklif alıyoruz. 40 milyon dolar değer biçtiler, pazarlık yapıyoruz" diyor. Sevim, Türkiye'nin ilk tekstilcilerinden olan dedesinin ise kendisine hala "Ne zaman adam gibi bir işte çalışacaksın" diye sorduğunu anlatıyor.

Medianova bir teknoloji şirketi. İnternet üzerinden streaming hizmeti veriyor. Sevim şirketini şöyle anlatıyor: "Türkiye'de ilk kez internet platformları üzerinden müzik ve video altyapısı sunan bir şirketiz. Geçtiğimiz yıllar içinde medyanın büyük bölümü, oyun siteleri, müzik sitelerinin neredeyse tamamına hizmet verir hale geldik. Ortadoğu'da bir projemiz var. Teknoloji ihracatına başladık."

EMEA bölgesinin en hızlı büyüyen 46'ncı şirketi oldu

Medianova bünyesinde 25 kişilik bir ekip teknoloji geliştiriyor. "İnsana yatırım yapıp, doğru insanlarla çalışmak isteyen bir şirketiz. Boğaziçi, ODTÜ, İTÜ gibi üniversitelerde 'Ben teknolojiyi öğrenmek istiyorum, kollarımı sıvadım geliyorum' diyen öğrencileri burada yetiştireceğiz. Stajyer gibi alıp çok çalıştırmak değil, bizim için değerli insanlar yetiştirmeyi hedefliyoruz. Türkiye'de eğitim seviyesi çok düşük" diyor Sevim.

Geçen yıl ihracata başlamış şirket ve 1 milyon dolarlık teknoloji satışı gerçekleştirmiş yurtdışına. Sevim, "Bu yıl ihracatı ciromuzun yüzde 30'una çıkmayı hedefliyoruz. Çok ciddi bir atılım yapacağız ihracatta. Doğu Avrupa'yı kendimize pazar olarak belirledik. Yaptığımız iş Ortadoğu ve Doğu Avrupa'da pek bilinmiyor. Türkiye'de gösterdiğimiz başarıyı Ortadoğu ve Doğu Avrupa'da da gerçekleştirmek istiyoruz" diyor.

Sevim, fonlarla pazarlıkta oldukları için ciro rakamlarını açıklamıyor ama Medianova'nın geçen yılki büyümesi yüzde 90'ı bulmuş. Sevim bu yıl yüzde 80 ila 100 arasında bir büyüme hedeflediklerini açıklıyor. Deloitte'in en hızlı büyüyen şirketler listesinde EMEA bölgesinde telekom sektöründe 9'uncu, genelde 46'ncı olmuş şirketi. "8 yıl Amerika'da yaşayınca gördüm ki Amerikalıların bizden hiçbir farkları yok sadece büyük düşünüyorlar. Biz de potansiyelimizi kullanmak istiyoruz" diyen Sevim,  "Büyümeyi yönetmek de çok önemli. Her firma ile çalışamıyoruz, müşteri seçmek zorunda kalıyoruz. Ama gerekli yapıyı kurduktan sonra 2012 sonunda çok daha hızlanacağız" diyor. Peki sektörde rekabet ne seviyede? Sevim yanıtlıyor:

"Hedef kitlemizde büyük markalar var. Çalıştığımız şirketler bize güveniyor, biliyorlar ki yeni bir teknoloji çıkarsa Medianova bunu kullanır. Rekabet sizinle de alakalı, işinizi iyi yaptığınızda çok rekabet olmuyor."

Fonlar 40 milyon $ değer biçti, pazarlıklar sürüyor

Türkiye'de teknoloji sektöründeki hızlı gelişmenin altını çiziyor Serkan Sevim. "Dünyada ciddi bir para var. Gerçekten kar eden ve büyüyen sektörlere ciddi bir para akışı var" diyor ve yabancı fonların ilgisinin nedenini anlatıyor:

"Bizim sektörümüz Türkiye'de şu anda inanılmaz bir noktada. 8 yıl Amerika'da yaşadım. İnternet, teknoloji ve yeni medyada San Francisco benzeri bir büyüme var Türkiye'de."

Medianova, Serkan Sevim'in kurduğu 3'üncü şirket. İlk şirketi mezun.com'u ABD'de öğrenciyken kurmuş. Bu şirketi satıp elde ettiği sermaye ile 444çiçek'i yaratmış. Bu siteyi de yabancı bir fon aracılığıyla çiçeksepeti.com'a satmış. Süreci ve 5 yıl önce kurduğu yeni şirketi Medianova'ya yabancı fon ilgisini şöyle anlatıyor:

"Her işime yıllarca yapacağım diye girdim. Bir altyapı hazırlıyorsunuz, bir şirket yaratıyorsunuz. Ama benim kişisel hedeflerime ulaşmamda şirketi satmam çok gerekli. Gelen sermaye ile daha büyük bir iş yapabiliyorsunuz. Satmak çok sağlıklı bir süreç. Türkiye'de bir şeyin değeri 10'sa, biri almak istediğinde o hemen 20 oluyor. Halbuki bir şeyi satabilmek için doğru fiyatı belirlemek çok önemli. Medianova'ya teklifler var, yaklaşık 40 milyon dolar gibi bir değerleme var. Pazarlık ediyoruz şu anda. Bizim hedefimiz 5 yıl içinde 100 milyon dolarlık bir şirket olmak. 100 milyonu bulduğumuzda 1 milyar doları nasıl görürüz ona bakarız. Mezun.com benim ilk işimdi. Ona önce yatırımcı aldık, sonra hisselerimi sattım. 444çiçek'i çiçeksepeti.com'a satarken daha tecrübeliydim. Benim öğrendiğim, bu satış işlerinde küçük düşünmeden maliyetine katlanarak doğru insanlarla çalışmak gerekiyor. 444çiçek satışında bunu yaptım. Medianova'ya da çok teklif geliyor şimdi. Bu süreci de artık o tecrübe ile yönetiyorum."

Milyon dolarlık satışa elimde bir CD ile gittim

444çiçek'in satışına elinde sadece bir CD ile gittiğini anlatıyor Sevim. Daha sonra ise jenerasyonlar arası 'iş' algısının nasıl değiştiğine dair ilginç bir anektodu paylaşıyor: "Benim ailem sanayici. Babam tekstil kimyasalları satıyor. Dedem ise Türkiye'nin ilk tekstilcilerinden Servet Yıldırır. 444çiçek'i kurdum, birçok ödül kazandım, yılın genç girişimcisi seçildim, çok parlak günler. Şirkete güzel bir teklif geldi, satış aşamasındayız, dedem bana 'Evladım ne zaman doğru düzgün bir iş yapacaksın, gel iş seni bekler" dedi. Ben 444çiçek'i satarken bir CD verdim, karşılığında birkaç milyon dolarlık bir anlaşma yaptım. Bu tam yeni ekonomi. Bu olunca insanın babası, dedesi bile şaşırıyor. Bizim işimiz böyle, dijital böyle. Onun için bu sektöre gelen yabancı yatırım çok daha değerli bence."

Database ve marka değeri de varlık olarak yazılabilmeli

Serkan Sevim'e göre Türkiye'de teknoloji sektöründe gelişime hız verilebilmesi için şirketlerin ellerindeki database'i, marka değerini ve Ar-Ge harcamalarının amortisman değerinin oluşması gerekiyor. Sevim şöyle anlatıyor:

"Maliyetimizin yüzde 50'si Ar-Ge, yani insan kaynağı. Ben işime yatırım yapacağım, insana yatırım yapacağım dediğinizde karlılık azalır. Türkiye'de malesef anlayamadığım şekilde markaya yaptığınız yatırımın amortisman değeri oluşmuyor. Ar-Ge'de yeni yeni yapıyorlar ama bu da büyük şirketler için geçerli. Ben 1 milyon dolar Ar-Ge'ye harcadıysam buun amortismana ayrılması iyi olur.

Fırsat siteleri yaptığı işten 5 kat fazlasını yaparak e-ticarette algıyı değiştirdi. Bugün herkes e-ticaretin artık gerçek olduğunu biliyor. Bu firmalarla, bu firmalara hizmet veren teknoloji şirketleri için de fırsat oluştu. Bu noktada teknolojide ar-ge harcamalarının varlık olarak yazılabilmesi çok önemli. 444çiçek'te araştırmıştım, marka değerinizi, database'inizi yazamıyorsunuz. 10 ticari aracımız var, 15 çalışan dediğinizde şirket değerlemesi diye bir şey kalmıyor ortada. Bir yabancı şirket geldiğinde size gerçek değerini verebiliyor."

Yabancı fonlar pazarlığa 'Sizi çok duyduk' diyerek başlıyor

"Yabancı fonlar inanılmaz aktif Türkiye'de son dönemde. Gelip şirketleri kendileri buluyor. Birkaç fon var, inanılmaz çalışıyor. Ben 2000 yılında ABD'de iken, WSJ'de Türkiye'den bir haber çıktığında olay olurdu. Şimdi her hafta 'Türkiye parlayan yıldız' diye haberler çıkıyor. Amerika'da, Avrupa'da pazarın daraldığı bir ortamda Türkiye'nin böyle parlaması büyük ilgi çekiyor. Teknoloji sektörü özelinde her ayın bir haftasnı İstanbul'da geçiren yatırımcılar var. Diğer pek çok sektöre de ilgi olduğunu da duyuyorum. Haftada bir tanışabilir miyiz diye arayan fon var. Yabancıların bir girizgahı vardır, "Sizi çok yerden duyduk" diye, öyle bir yazar ki havaya girersiniz. Türk yatırımcılar direkt pazarlıkla başlar, yabancılar ise çok iltifat eder ama sen 10 dersin o 2 der, pazarlığa sonradan girer. Bu tip çok telefon alıyoruz."

Babalarımızdan lisansörlüğü gördük, biz teknoloji üretiyoruz

"Bu benim kurduğum üçüncü şirket. İlk ikisini sattım. Galatasaray'ı bitirdim, Boğaziçi fizik okudum. İş kurmak istiyordum ama babam zorladı, ABD'ye gideceksin dedi. Rüşvet bile verdi araba al git hayatını yaşa biraz dedi. Giderken uçakta nasıl bir şirket kuracağımı düşünüyordum. Amerika'da mezun.com'u kurduk. Öncelikle Amerika'ya okumaya giden öğrencilere yardım eden bir siteydi. Konsolosluk bile soruları bize göndermeye başladı. İnanılmaz bilgi ile tüm Amerika'da yaşayan Türkler ile bağlantı kurmuş olduk. Sonra sitede amerikada yaşayan Türklere calling card satarak ciddi para kazandık. sigorta, karşılama servisleri gibi hizmetleri Amerika'daki Türklere sattık.

İş hayatına, bu dünyaya ne değer kattığıma bakarım. Nasıl bir ihtiyaç var ve siz bu ihtiyacı nasıl çözeceksiniz. Bu şekilde baktığınızda bazı ihtiyaçlar çok net. Bence önce doğru sektörü bulmak, doğru ürünle girmek ve ürünü geliştirmek gerekiyor. Biz büyüklerimizden mümessilliği, lisansörlüğü gördük. Bizim jenerasyonumuzun artık kendi ürünlerimizi, kendi teknolojilerimizi, markalarımızı satan bir noktaya gelmemiz gerekiyor. Biz Medianova olarak bütün teknolojilerini kendi üreten, teknoloji ihraç eden bir şirketiz. Artık hayat öğrenmek üzerine kurulu. Büyüklerimiz okuyup tek bir iş yapmışlar hayatları boyunca. Bizim işimizde ise sürekli öğrenmek zorundayız. Şimdi geriye baktığımda bazen küçük düşündüğümü görüyorum, daha ileri gidebilirmişim."

Gençler büyük düşünsün ama ayakları yere bassın

- Bu sektöre gerçekten de 50 bin dolara girip milyon dolarlarla çıkmak mümkün. Ben gençlere büyük düşünmelerini ama ayaklarının da yere basmasını tavsiye ediyorum. Bana gençler geliyor, bir site yapmışlar değerini milyon dolar olarak belirliyorlar. Peki ben o siteyi kaç paraya yaptırabilirim, 10 bin dolar. Bu sektörde çok potansiyel var ama doğru kişilerle doğru işleri yapmak gerekiyor. Biz yıllarca internetin çok iyi bir şey olduğunu anlatmaya çalıştık, çiçekçilere gidip anlatıyorduk, ama şimdi herkes biliyor.

- Eskiden 1000 dolara şirket kurabiliyordunuz. Şimdi yine kuruyorsunuz ama tanıtmadığınız sürece yüzbinlerce siteden birisiniz. Tam Amerika gibi oldu. Zor. Eskiden gittigidiyor e-bay'e bakıyor, aynısını yapıyor, sonunda e-bay geliyor onu satın alıyordu. Şimdi herhangi bir iş herhangi bir yerde biraz parladığında hemen kopyalanıyor. Yani artık çok az vaktiniz var.

- Çok değişik bir fikriniz varsa o farklı bir durum. Sene 1999, ABD'deki e-commerce dersini veren hocaya gittim, bir site kurmak istiyoruz ama aynı domain ile aynı işi yapan başka biri daha var, ne yapalım dedik. Şöyle cevap verdi; siz hızlı büyürseniz onu satın alırsınız, o hızlı büyürse sizi satın alır. Her şekilde kazanırsınız. Biz başladık o işe. Büyüteceksin, işini doğru yapacaksın. Rakip çıktı diye üzülmeye gerek yok. Fırsat var.

- Gençlere bir tavsiyem de mutlaka bir hedeflerinin olması. Çalışmayı sevseniz de mutlaka güçlü bir hobiniz olması lazım. Yelken ve yat yarışı yapıyorum. İnsanın zorlandığı, soru işaretleri dolduğu günlerde insanı inanılmaz rahatlatıyor. Eşim espri yapıyor gerçi "Elinde tablet bilgisayarla yine masa başındasın, biz seni spor yapıyor sanıyoruz" diye. Yelkende navigasyonun başındayım çünkü.

Hedefi Türkiye'nin en zengin 5 isminden biri haline gelmek

Serkan Sevim 38 yaşında, Ama hedefleri büyük. "Türkiye'nin en zengin 5 ismi arasında olmayı planlıyorum" diyor. "Ben yaptığım her işi bir hedef koyarak başardım. Böyle bir hedef koydum kendime. Teknolojinin hızla büyümesi bu açıdan önümüzü açacak. Ben önümüzdeki 10 yıl içinde endüstri devrimi gibi bir teknoloji devrimi yaşanacağını düşünüyorum" şeklinde konuşuyor. Şimdi son tüketicilere yönelik bir e-ticaret sitesi üzerinde çalışıyor. "1 milyon kişinin kullandığı bir site olsun istiyorum. Giriş bariyeri yüksek olan, ciddi bir teknolojik altyapısı olan bir site olacak. Olay olsun istiyoruz. Bu yıl içinde, Mart ayında lansmanı yapılacak" diyor. Dubai'de bir şirket almak istediklerini, "Oradaki bir küçük şirketi satın alarak pazara giriş yapacaklarını" anlatıyor.