Gül: EMASYA Protokolü'ne gerek yok
Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'nin geldiği hukuk standartları ve hukuk anlayışı çerçevesinde 'protokole' gerek olmadığını söyledi
ANKARA - Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye'nin geldiği hukuk standartları ve hukuk anlayışı çerçevesinde kendisinin de EMASYA Protokolü'ne gerek olmadığı kanaatinde olduğunu söyledi.
Gül, Kosova Cumhurbaşkanı Fatmir Sejdiu ile Çankaya Köşkü'nde düzenlediği ortak basın toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Gül, Milli Güvenlik Siyaset Belgesi'nde yapılabilecek olası bir değişiklikle ilgili görüşlerinin sorulması üzerine, Milli Güvenlik Siyaset belgelerinin belli periyodlarda zaman zaman ele alındığını anımsatarak, bu belgelerin o günün şartları, anlayışı ve beklentileri çerçevesinde yazıldığını ifade etti.
Yeni bir siyaset belgesinin hükümetin iradesi çerçevesinde yazılabileceğini belirten Gül, belgenin nasıl yazılacağının da belli olduğunu kaydetti.
Cumhurbaşkanı Gül, Milli Siyaset Güvenlik Belgesi'nin yol gösterici olduğunun altını çizerek, "Bunlar Anayasa maddesi, kanun değildir. Her ülkede olduğu gibi Türkiye'nin de stratejik güvenlik belgesi olması doğrudur ve bu da bugünün şartlarına göre yeniden hazırlanabilir. Bunda herhangi bir anormallik söz konusu değildir" diye konuştu.
Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın EMASYA Protokolü'nün kaldırılacağını açıklamasıyla ilgili değerlendirmesinin sorulması üzerine de şöyle konuştu:
"EMASYA, İçişleri Bakanlığı ile Türk Silahlı Kuvvetleri arasında imzalanmış, kendi mantığı ve hukuku olan bir protokoldür. Ben de bugünkü hukuk anlayışımız ve geldiğimiz hukuk standartları çerçevesinde buna gerek olmadığı kanaatindeyim. İçişleri Bakanlığı ve TSK nasıl ortak imzaladılarsa ortak imzalarıyla buna son vermelerinin doğru olduğu kanaatindeyim. Bütün bunlar hükümetin vereceği karardır. Türkiye'yi yöneten ve TBMM'ye karşı sorumlu olan hükümettir."
Cumhurbaşkanı Gül, Tekel işçilerinin eyleminde çözüm için devreye girip girmeyeceği sorusunu ise "Ben bununla ilgili Türk-İş yöneticilerine de Başbakan'a da görüşlerimi ifade ettim. Ümit ederim görüşülerek bir neticeye ulaşılır" diye yanıtladı.
"Görüşmede siyasi ilişkiler gözden geçirildi"
Gül, Sejdiu ile yaptıkları görüşmelerde siyasi ilişkilerin gözden geçirildiğini, Kosova'nın bağımsız olduktan sonra güçlü bir şekilde kurumlarını oluşturmasından memnuniyet duyduğunu ifade ederek, "Demokratik bir hukuk devleti olarak bütün kurumlarını bu yönde düzenlemektedir. Avrupa Atlantik yapıları içinde yer almak için kendisini hazırlamaktadır. Kosova'yı tanıyan ülkelerin sayısı da giderek artmaktadır" diye konuştu.
Türkiye ile Kosova arasındaki ilişkilerin bağımsızlığın ilanından önceye dayandığına işaret eden Gül, Kosova'daki çok uluslu barış ve polis güçlerinin bünyesinde Türk asker ve polislerinin görev aldığını anımsattı.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin de güçlü bir şekilde devam ettiğini, büyük Türk şirketlerinin Kosova'da yatırım yapması için teşvik edildiğini belirterek, Türk şirketlerinin Kosova'daki özelleştirmelere güçlü bir şekilde hazırlandığını kaydetti.
Türkiye ile Kosova arasındaki ticaretin de gelişmesi için gerekli teşvikin yapıldığını dile getiren Gül, son 2 yılda yapılan anlaşmalarla gerekli hukuki alt yapının da hazırlandığını bildirdi.
TİKA'nın Kosova'daki faaliyetlerine dikkati çeken ve Türkiye'nin çalışmalardan duyduğu memnuniyeti dile getiren Gül, eğitim konusundaki işbirliğine de büyük önem verdiklerini belirterek, sözlerine şöyle devam etti:
"Türkiye, Kosova'nın kararlı bir şekilde yoluna devam etmesi için her türlü desteği vermeyi sürdürecektir. İnanıyoruz ki günü geldiğinde Kosova, Avrupa ve Atlantik yapıları içinde, NATO'da, Avrupa Birliği'nde güçlü bir şekilde yerini alacaktır. IMF, Dünya Bankası gibi kuruluşlarda ortaklıkları söz konusudur. Bunlar Türkiye'ye gurur vermektedir. Kosova'nın geleceğinin parlak olmasını diliyorum."
Kosova Cumhurbaşkanı Fatmir Sejdiu
Kosova Cumhurbaşkanı Fatmir Sejdiu, Kosova Cumhuriyeti kurumları ve halkının, Kosova'nın bağımsızlık yolunda verdiği tam destek nedeniyle Türkiye'ye şükranlarını dile getirdi.
"Türkiye'nin, Kosova'nın bağımsızlığı ve vatandaşlarımıza daha iyi bir geleceğin sağlanması yolunda sunduğu destek tarihimizin bir parçasıdır" diye konuşan Sejdiu, iki ülke arasında işbirliğinin gelişmesi, Kosova Cumhuriyeti'nin diğer uluslararası aktörler tarafından tanınması ve AB ve NATO üyeliği konusunda desteğin devam edeceğini umduklarını kaydetti.
Türkiye ile imzalanan anlaşmalarla tarihi ilişkilerin, işbirliği ve kardeşlik ilişkilerinin desteklenmesinde büyük önem taşıdığını kaydeden Sejdiu, "Kosova'da yaşayan Türkler ve Türkiye'de yaşayan vatandaşlarımız, işbirliğimizin ve dostluğumuzun altın köprüsüdür" dedi.
Sejdiu, Kosova'da, KFOR ve çeşitli uluslararası kurumlarda görev yapan Türklerin çeşitli konularda verdikleri desteğe minnettar olduklarını belirterek, onları Kosovalı olarak gördüklerini söyledi.
NATO ve KFOR bünyesindeki askerlerin yaptıklarının büyük önem taşıdığını kaydeden Sejdiu, ziyaretinin de iki millet arasında gelişmelerin devam etmesi yönünde büyük bir adım olduğunu belirtti.
Sejdiu, özellikle ekonomik anlamda en fazla gelişen ülkeler arasında olması ve barışa verdiği destek nedeniyle Türkiye'ye çok önem verdiklerini ifade etti.