Gümrük beyanı
İhap SUBAŞI
Gümrüklerimizde, ithalat veya İhracat işlemlerindeki mal, beyanı ile ilgili bir yanlış ve kusur işlemişse, değişik uygulamalar ve tatbikatlar yapılmaktadır. Örneklersek, malı millileştirmek için beyannamedeki, tarife uygulamasında, fiyat yönlü ve diğer hususlarda, bir yanlış veya kusur olması kaçakçılık suçlaması çağrıştırır olmuştur. 5607 sayılı Kaçakçılık Kanunu ve ona ilaveten 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun ilgili maddesini uygulayarak, mükellefe, mahkeme kapılırını mesken seçtirmemek, bir ticari örf ve adet olmalıdır. 4458 sayılı Gümrük Kanunu'muzun, yanlış ve usulsüzlük durumlarında ilgili 241'inci maddesi yürürlük kazandırılmalıdır.
Hakikaten, ticari olaylardaki, ithalat ve ihracattaki, yanlışın tümünü kaçakçılık fiiliyle algılarsak çok büyük kaoslara neden oluruz. Maalesef bu gün bu nevi uygulama ve tatbikatlar, bu yönde gelişiyor. Mahrecindeki, çıkış beyannamesini istetip baktığımızda, ikisi arasında mutabakat yoksa, Kaçakçılık Kanunu devreye sokulur. Eğer, mutabakat varsa ve bir kusur işlenmişse, onunda cezası, para ödenerek halledilmelidir.
Yoksa bir yanlış ve kusurdan, ötürü savcılık yolunu açarsak, ülke insan ve ekonomisi zarar görür. Gümrük işlevleri çok netameli ve çok hassas bir çalışma koşulu içerir. Her şeyden evvel, yapılan işlevlerde, yanlışlarda kasıt ve art niyet aranmamalıdır. Eğer kasıt ve kötü niyet yok ise bir para cezası ile işlem tamamlanmalıdır.
Gümrüklerimizde, kaçakçılıkta, niyet ve kasıt çok önemli faktördür. Niyet ve kastında kaçakçılık emaresi yoksa, bu tetkik ve teftişle ortaya çıkarılabilir.
Gümrüklü sahada beyan edilen bir emtianın, kaçakçılıkla ilgisi olmaması gerekir olduğunu düşünüyorum. Bu tezi daima tekrarlarım. Kusur olur, yanlış olur, onunda, cezai müeyyidesi vardır. Evrak üzerinde, silinti kazıntı yaparak, gümrüğü aldatmaya kalkışırsanız tabii ki, kanunun acımasızlığıyla karşılaşırsınız. Sayısal hatalar, kıymet hataları, tarife ve istatistik hataları, menşei hataları, hepsi niyet ve kastın içinde yoğrulmalıdır. Suçlu ve suçsuz ayıklanmalıdır. Gümrüksüz sahadan her türlü mal ve emtia giriş ve çıkışının tamamı kaçakçılıkla ilgilidir.
Ülkemizin Doğusu, Güneydoğusu, kaçakçılık fiillerinde, soyutlandırılamamıştır.
Her türlü eşya ve diğer emtiaları kaçakçılığı, dün ve bu gün yapıla gelmektedir.
Avrupa ülkeleri gibi, hudutlarımız, tahkim edilmiş değildir. Onun için, son uygulamaya çalışılan, usul tatbikatlar içeren, kanun ve yönetmelikleri sonradan kontrol sistemi ile nasıl kontrol altına alınacaktır, hakikaten sorunlar yumağı bir gelişim gösterilebilir bu tür uygulamalar. Gümrüklerimizde, fiziki muayene, çok büyük yarar sağlayacağı kanaatindeyim. Teftiş kadroları eskisi gibi faal olmadığını görmekteyiz. Beyannameler, teftiş kurullarından geçirilmeden, işlemler gerçekleştirilip, ithalat yapılıyorsa yanlış olduğu kanısındayım. Avrupa'ya uyarak her tarafı deniz ülkemizde, yüzme bilmeden denize atlıyoruz, misalini çağrıştırır bu gibi işlem şekillenmeleri.
Günümüz ticaret sisteminde, sonuçta ticareti namuslu bir ortama sokarak daim kılmak için çalışıyoruz. Namussuz dünyamızda, namusu bulmak çok zor olduğunu vurgulayarak.