Hafta Sonu Bursa'ya…
BURSA'DAN / Ömer Faruk Çiftçi
Geçtiğimiz ay kutladığımız Turizm Haftası nedeniyle Bursa'nın turizmden aldığı ya da alamadığı pay yine tartışılan konuların başında geldi. Hemen her fırsatta övünerek anlattığımız Türkiye'nin dördüncü büyük kenti, İstanbul'dan sonra ihracatta ikinci kent, sanayi başkenti Bursa, aynı zamanda dağ, yayla, kış, sağlık, kültür, tarih ve inanç turizminin de beşiği konumunda. Ancak ne yazık ki Bursa'ya gerek kamu, gerekse özel sektör bugüne kadar sadece sanayi kenti gözlüğü ile baktığı için bugün bacasız sanayi olarak adlandırılan turizm pastasından yeterince payını alamamış.
Hatırlatacak olursak; geçtiğimiz yıl İstanbul'u 7 milyon, Antalya'yı 8 milyon 500 bin, İzmir'i ise 1 milyon 300 bin yabancı turist ziyaret etmiş. Peki Osmanlı'nın başkentliğini yapmış, tarihi bir mirasa sahip, zamanında kaplıcaları ile anılan, kış turizminin tartışmasız ilk adresi Bursa'ya geçen sene kaç yabancı turist geldi dersiniz? Sadece 90 bin! Önümüzdeki bu olumsuz tablo elbette ki Bursa'nın kaderi değil. Durumu tersine çevirmek kolay olmadığı gibi imkansız da değil. Bursa Valisi Şahabettin Harput'un göreve başladığı günden beri üzerinde ağırlık olarak durduğu konu turizm. Sanayici ve işadamları ile bir araya geldiği hemen her toplantıda girişimcilerden ısrarla turizme yatırım yapmalarını tavsiye ediyor ve valilik olarak yatırım yapacak olanlara gereken kolaylığı sağlayacağı teminatını veriyor. Sayın valinin yaptığı çağrıya ilk somut yanıt Bursa Ticaret ve Sanayi Odası'ndan geldi. Marka kent Bursa vizyonunu güçlendirmek ve kentin turizmden aldığı payı artırmayı amaçlayan BTSO yeni yönetimi 'Hafta sonu Bursa'ya' sloganı ile kenti yerel ve Ulusal bazda tanıtmak amacıyla ilk adımı attı.
Bursa Valiliği ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile ortaklaşa yürütülecek olan 'Marka Kent: Hafta Sonu Bursa'ya' projesi ile 2010 yılında 1 milyon, 2015 yılında ise 2.5 milyon turistin gelmesi ve 4 milyon gecelemeye ulaşılması hedefleniyor. Oldukça iddialı projeyi Markam Pazarlama Yönetimi ve Marka İletişimi Danışmanlığı şirketi yürütecek. Proje kapsamında billboard, gazete ve dergiler aracılığıyla hafta sonu tatillerinin geçirilebileceği Bursa'yı insanların zihinlerine sokmak hedefleniyor. Yapılacak tanıtımlarda, Bursa'nın İskender kebabı, kestane şekeri, havlusu, Uludağ'ı, termal kaynakları tanıtılırken, Osmanlı'nın ilk basılan parası, ilk suni ipek fabrikası, ilk otomotiv fabrikası, Osmanlı'nın ilk başkenti gibi pek çok ilki gerçekleştirdiğine de dikkat çekilecek. Türkiye'nin ilk "Hafta sonu tatil şehri" olma unvanını kazanmaya aday Bursa, coğrafi konumu, çevre illerde yaşayan 20 milyon kişinin Bursa'ya en fazla ortalama 3.5 saatlik erişim mesafesinde olması önemli avantajlar arasında sayılabilir. Bu noktada en büyük pazar da 13 milyon insanın yaşadığı ve her yıl ortalama 7-8 milyon turistin ziyaret ettiği İstanbul.
Sadece bir proje ile kente turist yağmasını beklemek biraz safdillik olacaktır. Ama atılacak bu adımı başta yerel yönetimler olmak üzere işadamlarının da yapacakları turizm yatırımları izlemelidir. Unutmayalım ki gelecek olan yerli ve yabancı turist için sadece bölgenin özellikleri yeterli olmaz, bunu istenen konforu sağlayacak konaklama merkezleri ve sosyal aktivite alanları da desteklemelidir. Dileriz BTSO'nun iştirakleri ile birlikte başlatacağı proje kentin turizm değerlerinin yeniden keşfedilmesine vesile olur ve Bursa sanayiden sonra turizm alanında da kısa zamanda adından söz ettirir.