'Halep'ten çıkarılanlar İdlib'de bekliyor'

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, "Doğu Halep'teki sivillerin ve muhaliflerin tahliye edilmesiyle ilgili çalışmalar neticesinde yaklaşık 44 bin kişi Halep'ten tahliye edildi." dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde basın toplantısı düzenledi, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Doğu Halep'teki siviller ile muhaliflerin tahliyesine ilişkin bilgi veren Kalın, şöyle konuştu:

"Son üç hafta içerisinde özellikle Doğu Halep'teki sivillerin ve muhaliflerin tahliye edilmesiyle ilgili olarak ilgili makamlarımızın, Dışişleri Bakanlığımızın, Milli İstihbarat Teşkilatımızın ve diğer birimlerimizin yürüttüğü yoğun diplomasi çalışmaları neticesinde yaklaşık 44 bin kişi Halep'ten tahliye edildi, bunlar İdlib'e getirildi. Şu anda da İdlib'de bu insanların temel ihtiyaçlarının karşılanması için her tür tedbir de alınmış durumda, çalışmalar da yürüyor."

Türkiye'nin, El Bab çevresinde yürüttüğü Fırat Kalkanı Harekatı'nın son aşamasının, DEAŞ ile mücadele şemsiyesi altında olduğuna işaret eden Kalın, "Her seferinde DEAŞ'la mücadele konusunda Türkiye'ye birtakım eleştiriler getiren çevrelerin, Azez-Cerablus hattı, Dabık ve El Bab noktasında yürütülen operasyonlara gerekli desteği vermemesi kabul edilemez." dedi.

Kalın konuşmasını şöyle sürdürdü: 

Cumhurbaşkanlığı sistemi teklifi millete götürülmeli.

Bölücü terör örgütünün zaman zaman onu adeta Kürt vatandaşlarımıza yöneltilen mücadeleymiş gibi çabaları boşa çıkmıştır. Bugün PYD ve YPG gibi terör örgütlerine verilen mücadele asla ülkemizdeki ve Suriye'deki Kürt vatandaşlara karşı değildir. Terörle mücadelede çukur siyaseti izleyenler o çukurlara gömülmüştü.

Yaklaşık 44 bin kişi Halep'ten tahliye edilip, İdlib'e getirildi. Halep'ten sivillerin tahliyesi için yoğun çaba gösterildi. Kışın zorluklarına rağmen hamdolsun bu insanlar en azından daha güvenli bir yere intikal ettirilmiş bulunuyorlar. Biz bunu yeterli görmüyoruz. Doğu Halep'te sağlanan ateşkesin Suriye'nin bütününde sağlanması için yoğun çalışmalarımız sürüyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın sayın Putin'le ve sayın Çavuşoğlu'nun mevkidaşlarıyla görüşmeleri oldu.

Astana süreci, BM Cenevre süreciyle de ilgili 

Rusya'nın teklifiyle Astana süreci işlemeye başladı. Bu sürecin hiçbir şekilde sulandırılmasına izin vermemek lazımdır. Suriye'de siyasi geçişini sağlamak amacıyla Astana süreci, daha önce başlatılan BM Cenevre süreciyle de ilgilidir.

Fırat Kalkanı Harekatı'nın amacı sınır bölgelerimiz başta olmak üzere Suriye'nin Azez-Cerablus hattı ve güneyindeki terör unsurlarının buradan boşaltılmasıdır. Burada yoğun bir mücadele veriliyor. Yaklaşık 1900 kilometrelik alan terör örgütünden temizlenmiştir. Burada silahlı kuvvetlerimiz kahramanca mücadele veriyorlar. Kayıplarımız oluyor. Terör örgütüne karşı her alanda kararlılıkla devam edecektir.

Sincar'ın ikinci Kandil olmasına müsamaha etmeyiz 

Telafer konusunda da baştan beri koyduğumuz ilkenin korunması büyük önem arzediyor. Cumhurbaşkanımızın ifadesiyle Telafer Telaferliler'indir. Özellikle Telafer'in kurtarılması ve daha sonra yönetilmesi noktasında Şi ve Sünni Türkmenler'den oluşması gerekiyor. Sincar'da PKK'nın Yezideleri bahane göstererek oraya konuşlanmak istiyor. Sincar'ın bir ikinci Kandil olmasına müsamaha göstermesi sözkonusu değil. Bu konuda Neçirvan Barzani'nin açıklamalarını desteklediğimizi ifade etmek isterim.

Batı dikkatli olmalı  

FETÖ'ye karşı mücadelemiz devam ediyor. DEAŞ gibi PKK gibi terör örgütlerine nasıl mücadele veriyorsak tam bir seferberlik halinde FETÖ'yle mücadelemiz kararlı bir şekilde devam edecektir. Bu noktada özellikle Batı'daki ülkelerin, basın kuruluşların, STK'ların FETÖ'nün propagandalarına karşı dikkatli olmaları konusunda uyarıyoruz.

Münbiç konusunda tahliyelerde gecikmeler var 

Münbiç konusunda PYD'nin bütün unsurların Fırat'ın doğusuna çekilmesi konusunda Amerika'yla mutabata vardık. Bunun gecikmesi halinde gereken uyarıları yapıyoruz. PYD ve YPG'nin Münbiç'ten tamamen çekildi haberlerini ihtiyatla karşılıyoruz. Bir ortak komisyon Münbiç'e gitti. orada yerel kent yönetimi gibi bir yönetim biçimi var. Münbiç'e giden heyetin raporunu bekleyeceğiz. Rakka operasyonunun birinci aşaması devam ediyor. Orada DEAŞ'la mücadelede en ufak bir tereddütümüz yok.

El Bab en kritik aşamalardan biri

Şu anda askeri güç ya da yığınak anlamında DEAŞ'ın iki önemli merkeezi var. Birisi Rakka diğeri Elbab. Buraya da zaman zaman hava şartlarından kaynaklanan gecikmelerin olduğunu biliyoruz. Meşru bir gerekçe olmadan hava desteğinin verilmemesi elbette kabul edilemez. Elbab operasyonu en kritik aşamalardan biri. Burada sivil kayıpların olmaması için TSK'nın çok dikkatli davrandığının altını çizmek isterim. Bundan sonra da operasyonlar kararlı bir şekilde devam edecek. Bu bizim ulusal güvenliğimiz açısından bir zarurettir.

226 DEAŞ'lı teröristi El Bab'ta etkisiz hale getirdik.