Hammaddeye gümrük'e yerli boruculardan tepki
Bitmiş boru sıfır gümrükle , hammaddesi ise yüzde 9 vergi ile geliyor
İBRAHİM EKİNCİ
Çelik Boru İmalatçıları Derneği (ÇEBİD) Genel Sekreteri Mehmet Zeren, üretici şirketlerin hammadde konusunda ‘büyük sorunlar yaşadığı’na ilişkin bir açıklama yaptı. Zeren’in açıklamasına göre, sektör hammadde ihtiyacının yüzde 60’tan fazlasını iç pazardan karşılıyor ancak son dönemde yassı çelik üreticilerinin taleplere zamanında cevap verememesi sebebiyle sektör ‘çıkmaza girmiş’ durumda. Soruna ithalatla çözüm aramaya yöneldiklerinde ‘bu sefer de gümrük vergisi engeliyle karşı karşıya kaldıklarını’ anlatan Zeren, “Çelik boru ithalatı gümrük vergisinden muaf, hammaddesi yassı çelik ise yüzde 9 gümrüğe tabi. Bu uygulama anlaşılabilir değil” dedi.
Zeren’in açıklamalarına göre, yerli yassı çelik üreticileri talepleri ancak 3 - 4 ay sonra karşılayabiliyor. Bu da üretim aksaklıklarına, duruşlara, siparişlerin yetişmemesine yol açıyor. Zeren, “Uygun maliyetle hammadde temin etmekte zorlanıyoruz. Bazı üreticiler üretimi durdurma kararı alabilir. Şu anda hammaddemiz olan yassı çelik üretimi yaklaşık 9 milyon ton. Türkiye’nin yassı çelik tüketimi ise 14 milyon ton. Önemli miktarda ihtiyacı ithalatla karşılama gerekliliği ortaya çıkıyor. Ancak hammadde ithalatında da yüksek vergi söz konusu. Avrupa Birliği ile aramızda Gümrük Birliği var. Onlar yassı çelik ithalatına yüzde 0 gümrük vergisi uyguluyor. Türkiye’de yüzde 9-10 vergi alıyor” diye konuştu. Zeren’e göre bu vergi yerli demir çelik üreticilerinin lobisiyle uygulanıyor.
Çelik üreticilerinin itirazı var
Boru üreticisi şirketler de Zeren’i destekleyen açıklamalar yaptı. Ancak demir çelik üreticileri aynı görüşte değil. Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Veysel Yayan, “Bu makul bir talep değil” dedi. Veysal Yayan sözlerini şöyle sürdürdü: “7.2 milyon ton yassı çelik ithalatı var. Neredeyse iç üretime eşit. Bunu daha da artırmak aşırı bir talep. Gümrükler kalkarsa olay ticari al sata döner. Entegre tesisler % 60 katma değer yaratıyor. Yüzde 10- 15 katma değer yaratan boru üretimi için yerli kapasiteyi kullanmazsanız yabancı çelik üreticilerini beslersiniz. Avustralya’da 10 bin ton ithalat için bile soruşturma açtılar. Türkiye yassı çelik ithalatının 3 milyon tonunu Avrupa’dan zaten gümrüksüz getiriyor. STA olan ülkelerden yine gümrüksüz getiriyor. Şimdi istenen üçüncü ülkelerden de gümrüksüz gelsin. ‘Hindistan bize gümrük uyguluyor ama biz onlara uygulamayalım’ deniliyor. Böyle uygulamalar Türkiye’nin içini boşaltır. Bu zamanda gündeme getirilecek talep değil.”
Sık sık üretim durabiliyor
Yücel Boru Genel Müdürü Kemal Saraç: “Türkiye’de üretimin çok üstünde ithalata mecbur. Saç üreten birkaç fabrika var; Erdemir, İsdemir, Çolakoğlu ve Tosyalı... İsdemir ve Erdemir cevherden, diğerleri hurdadan üretiyor... Biz Erdemir ve İsdemir’in 40 yıllık müşterisiyiz. Son zamanlarda ciddi üretim sıkışıklıkları var. Geçenlerde genel müdürü açıkladı, yüzde 98 kapasite kullanım oranı verdi. Onun da üzerinde aslında. 4 ay sonrasına gün alabiliyoruz. Daha yeni sipariş verdik, ‘Ağustos sonu verebiliriz, yetişemiyoruz’ diyorlar. Biz aynı zamanda ihracatçıyız. Başka firmalar da var. Dışarıda Avrupa, ABD ve diğer ülkelerle mücadele ediyoruz, Rusya, Ukrayna ve Çin ile rekabetteyiz. Fiyat ön plandadır. Ereğli fiyatlarıyla rekabet yapamıyoruz. İşin bir tarafı bu. Diğer sıkıntı, boru imal ediyoruz, çelik boru girişinde dünyanın neresinden gelirse gelsin vergi sıfır... Boru halinde vergi yok. Boru hammaddesi sacın ithalatında yüzde 9-10 vergi var. Üreticileri korumak için yıllar önce konulmuş. Ama sektöre zarar veriyor. Erdemir zamanında veremeyince üretim duruyor. Biz de sık sık duruyoruz. İthalatta aşırı korumacı tedbirler, diğer ilgili sektörleri de olumsuz etkiliyor.”
'Doğru üretici cezalandırılmamalı'
Tat Metal Genel Koordinatörü Asuman Gürsoy: Rekabet gücümüzü koruyacak fiyatlandırma halinde tercihimiz her zaman yerli üreticidir. Boru üreticilerinin sürdürülebilir büyüme için sürekli üretim maliyetlerini minimize edecek iyileştirmeleri yapmaları, kullanacakları hammaddeyi en iyi fiyatlarla, kesintisiz tedarik etmeleri gerekiyor. Hammadde tedariğinde yaşanabilecek aksaklıkların sebep olabileceği maddi ve manevi kayıpları tolere etme lükslerinin olmadığı piyasa şartlarında üreticiler, zorunlu olarak alternatif kaynaklar aramakta ve ithalata da yönelmekteler. Özellikle ihracatı teşvik edebilmek amacıyla alınan tedbirler içinde yer alan dahilde işleme izin belgesi kapsamında yapılan ithalatların devamlılığı önem arz ediyor. Bu konuda karşılaşılan istismarlar var ise tespit edilmeli ve gerekli yaptırımlar uygulanmalı. Ancak doğru uygulamalarla üretimini yapan ve ihracatını gerçekleştiren üreticiler de sıklıkla dile getirilen kısıtlamalar hayata geçirilerek cezalandırılmamalı.”