Hatay'da üniversite-sanayi işbirliği yeni bir döneme giriyor
İrfan O. HATİPOĞLU / Mustafa Kemal Üniversitesi Uzmanı
Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi'nde yeni Rektör Prof. Dr. Hüsnü Salih Güder'in görevini başlaması ile yeni bir dönem başlıyor. Yeni dönemde üniversitenin çalışma izlencesinde önemli değişiklikler olacak. Rektör Güder'in rektörlük seçimi öncesi ve atandıktan sonra ki söylemleri bu çalışmaların habercisi. Bu değişikliklerden birisi de üniversite-sanayi işbirliğinde yaşanacak. Üniversite-sanayi işbirliğinin gelişmiş olması bölge sanayi kuruluşlarında teknoloji, verimlilik, insan kaynakları ve yönetim anlayışı bakımından çağdaş normların yakalanmasına sağlayacaktır.
Rektör Güder'in pozitif bilim insanı olması, üniversite yönetim deneyimi ve kamusal duyarlılıkları bölgenin kalkınması için üniversite-sanayi işbirliğinin geliştirilmesinin önemini ortaya çıkardı. Rektör Güder'in hedeflerini ve çalışma ilkelerini anlattığı kitapçıkta "Üniversite-Sanayi işbirliğinin geliştirilmesi için Antakya ve İskenderun Ticaret ve Sanayi Odaları ile Organize Sanayi Bölgeleri yönetimleri ve Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansı işbirliği ile ortak proje, ortak uygulamalı eğitim ve staj programları düzenlenecek, Üniversitemizde kurulmakta olan Merkezi Araştırma Laboratuarı projesinde yakın işbirliği ve paylaşım içinde olunacaktır" deniliyor.
Hataylı yatırımcılar açısından üniversite-sanayi işbirliği önemli. İskenderun, Payas, Dörtyol demir- çelik merkezi konumunda. Demir-çeliğe bağlı üretim sektörleri de bu bölgede kümeleniyor. Kurulma çalışmaları yürütülen enerji santrallerinin devreye girmesi ile aynı zamanda enerji üssüde olacaktır. İskenderun Organize Sanayi Bölgesi'ndeki firmalar üretimlerini ileri teknoloji ile sürdürüyorlar. Yatırımcıların dışsatımlarını sürdürmesi ve rekabet edebilmesi için inovasyon çalışmalarına da açık olmaları gerekli. Yatırımcıların inovasyon istemleri ile üniversite üst yönetiminin çalışma hedeflerinin örtüşmesi üniversite-sanayi işbirliği sürecinde önemli gelişmeler yaratır. Artık yatırımcılar rekabet edebilmenin ana unsurunun üretim bilgisi, inovasyon çalışmaları olduğunu biliyorlar. Dünyada gelişen iletişim, ulaşım ve bilgi aktarımındaki hızlılık üretimin ana unsuru olan emek-sermaye faktörlerinin yanına bilgiyi de eklemiştir. Bilginin bazı sektörlerde payı yüzde 60'a yükselmiştir. Ülkemizde bilgi ve teknolojinin yüzde 68'inin üniversitelerde üretildiği dikkate alınırsa üniversite-sanayi işbirliğinin ne kadar önemli olduğu da ortaya çıkar.
Hatay aynı zamanda tarımsal üretiminde merkezi. Birçok tarımsal üründe ülkemizin önemli üretim üssü. İl topraklarının yüzde 61'inde tarımsal üretim yapılıyor. Çalışanların 4'te üçü tarım sektöründe çalışırken, ülkemizin yaş meyve ve sebze dışsatımının yüzde 90'ı Hataylı firmalar tarafından yapılıyor. Ülkemizin önemli ovalarından olan Amik Ovası burada. Ovada tarımsal üretim geleneksel üretim bilgileri ile yapıldığından çiftçiler yeterli gelir elde edemiyorlar. Amik Ovası'nda tarımsal üretim modelinin değiştirilmesi gerekiyor. Ovadaki bu değişim Mustafa kemal Üniversitesi Veteriner Fakültesi, Ziraat Fakültesi ve Tarımsal Araştırma ve Uygulama Merkez'inde çalışan bilim insanları ile yapabilecektir.
Üniversite-sanayi-tarım işbirliğinin geliştirilmesinde sadece Rektör Güder'in çabaları yeterli değildir. Diğer paydaşların da yeterince istekli olması gerekiyor. Antakya, İskenderun Organize Sanayi Bölgesi'ndeki yatırımcılarla sorunların yaşanacağına sanmıyorum. Fakat tarımsal üretim ile uğraşan çiftçiler ve tarımsal ürünleri işleyen sanayiciler yeniliği açık değiller. Amik Ovası'nda zenginliği yeniden yaratmak istiyorsak aynen sanayicilerimiz gibi çiftçilerimiz de tarımsal inovasyon çalışmalarına katılmalıdır. Bu da üniversite-sanayi-tarım işbirliğiyle mümkün.