”Huzur ve istikrarı bozdurmayacağız”

Başbakan Erdoğan, "Ulusa Sesleniş" konuşmasında, Temmuz ayı içerisinde dış politika açısından yoğun ve önemli bir trafik içinde bulunduklarını ifade etti

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

ANKARA - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin, yakaladığı iyimser çizgiyi devam ettireceğini belirterek, "Gördük ki en olumsuz şartlarda hızımız azalsa bile ilerleme irademizi kaybetmemeyi artık biliyoruz. Bu ülkenin huzur ve istikrarını asla bozdurmayacağız" dedi.

Erdoğan, televizyonlardan yayımlanan "Ulusa Sesleniş" konuşmasında, Temmuz ayı içerisinde dış politika açısından yoğun ve önemli bir trafik içinde bulunduklarını ifade etti.

G-8 Zirvesi'ne katılmak üzere, 8 Temmuz'da gittiği İtalya'da çok önemli etkinliklere katıldığını ve çok yararlı temaslarda bulunduğunu anlatan Başbakan Erdoğan, "Türkiye'nin AB üyeliğini samimi biçimde destekleyen İtalya Başbakanı Sayın Berlusconi ile yaptığımız ikili görüşme sırasında da hem Türkiye'nin müzakere sürecindeki gayretlerini hem de yaşanan bazı sıkıntıları bir kere daha vurguladık" dedi.

Erdoğan, bütün bu temasların, başta Türkiye'nin AB üyeliği süreci olmak üzere, gündemde yer alan her konuda, kayda değer sonuçlar üreteceği konusunda ümitli olduklarını vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Bu vesileyle, AB müzakere sürecinde, zorluklara rağmen ilerlemenin devam ettiği ve vergilendirme başlığının da müzakereye açıldığı bilgisini sizlere vermek istiyorum.

Dünyada yaşanan son gelişmelerle birlikte, Türkiye'nin AB üyeliğinin sadece Türkiye için değil, AB için de ne kadar değerli olduğu daha da açık biçimde ortaya çıkmıştır. Bunun Avrupa kamuoyu tarafından da zaman içinde daha iyi fark edileceğine inanıyoruz."

Filistin'de iç barışın önemi

Erdoğan, 16 Temmuz'da Filistin Ulusal Yönetim Başkanı Sayın Mahmud Abbas'ı misafir ettiklerini belirterek, "Kendisine Filistinli kardeşlerimize karşı tarihi, insani ve vicdani sorumluluğumuzun farkında olduğumuzu ve yanlarında yer almaya devam edeceğimizi bir kere daha ifade ettik" dedi.

Suriye Devlet Başkanı Sayın Beşar Esat ile Halep'te yaptıkları görüşmede, hem iki ülke arasındaki ilişkileri hem de bölge ve dünya meselelerini detaylarıyla görüşme imkanı bulduklarını ifade eden Başbakan Erdoğan, konuşmasında şunlara yer verdi:

"Memnuniyetle ifade edeyim ki, Türkiye ile Suriye arasında bütün bu meselelere bakışta önemli bir paralellik ve uyum yaşanmaktadır. Suriye ile bu yakınlaşmanın daha da gelişmesi, iki ülke arasındaki işbirliği imkanlarının zenginleştirilmesi, iki kardeş halk arasındaki bağların daha da güçlenmesi için gerekli her adımı kararlılıkla atmayı bundan sonra da sürdüreceğiz."

"Hepimiz ülkemizi seviyoruz"

Türkiye'nin büyük bir ülke olduğunu ve gerekli her adımı içeride ve dışarıda atmaya devam edeceğini belirten Erdoğan, konuşmasında şunları kaydetti:

"Olumsuz düşünmek ve karamsarlığa kapılmak için hiçbir sebep yoktur, Türkiye hedeflerine doğru ilerlemeye devam ediyor. Türkiye'nin, şu güzel yaz günleriyle birlikte yakaladığı iyimser çizgiyi devam ettireceğine ve her geçen gün global krizin etkilerinden adım adım uzaklaşacağına samimiyetle inanıyoruz.

Sıkıntılarımız elbette tümüyle ortadan kalkmamıştır ama gördük ki en olumsuz şartlarda bile ayakta kalmayı, hızımız azalsa bile ilerleme irademizi kaybetmemeyi artık biliyoruz. Bu ülkenin huzur ve istikrarını asla bozdurmayacağız. Bu ülkede millet iradesinin, demokrasinin, hukukun ve insan onurunun tartışma konusu yapılmasına asla fırsat vermeyeceğiz. Türkiye'yi hepimizin gurur duyacağı, dünyanın örnek alacağı bir ülke haline getirmek için bütün gücümüz ve enerjimizle çalışmaya devam edeceğiz.

Hiçbir güçlükten yılmayacağız, hiçbir engele takılıp kalmayacağız. Mazeret, bahane, problem değil; iş, hizmet ve proje üreteceğiz. Milletimizi asla hayal kırıklığına uğratmayacak, umudu daima canlı tutacağız. Hepimiz ülkemizi seviyor, bu ülkenin büyük hedeflerine ulaşacağı o mutlu ve müreffeh yarınlara inanıyoruz."

Nabucco projesi

Erdoğan, konuşmasında, Türkiye'nin yarınlarına damgasını vuracağına inandığı dev projelerden ikisine özel olarak dikkat çekmek istediğini kaydetti.

Bunlardan ilkinin enerji alanında önemli bir uluslararası ve hatta kıtalararası proje olan NABUCCO Projesi olduğuna işaret eden Başbakan Erdoğan, projenin imza aşamasına kadar olan gelişmelerine değinerek, "Bunu sadece Türkiye ve diğer ortak ülkeler için değil, Asya'dan Avrupa'ya uzanan çok geniş bir coğrafyada yeni bir dostluk ve işbirliği döneminin başlangıcı olarak görüyoruz. Bu imzalarla Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki ilişkilerde de yeni bir sayfa açılmıştır. İnşallah daha sonraki aşamalarda Ortadoğu coğrafyası da bu projenin bir parçası haline gelecektir, umudumuz, beklentimiz bu yöndedir" diye konuştu.

Nabucco'nun getireceği kazanımlar

Erdoğan, NABUCCO projesindeki bu ilk resmi anlaşmayı bir başlangıç olarak kabul ettiklerini belirterek, şöyle devam etti:

"Projenin ileri safhalarında İran ve Rus doğalgazının NABUCCO boru hattı üzerinden Avrupa'ya ihracını temin etmek için de uygun şartlar oluşturmaya çalışacağız.

Yine dünyanın en büyük doğal gaz üreticilerinden olan Katar'ın, ülkemizde tesis edilecek bir sıvılaştırılmış doğal gaz terminali vasıtasıyla, NABUCCO projesinin bir parçası haline gelmesini de imkan dahilinde görüyoruz."

Ulaştırma alanındaki projeler

Ulaştırma alanındaki dev projelerden biri olan Konya-Ankara Hattı'nın ilk ray kaynağını törenle gerçekleştirdiklerini anlatan Erdoğan, "Bu sembolik töreni, altyapı çalışmaları tamamlanan bu hattın en kısa zamanda sizlerin hizmetine sunulacağının bir müjdesi olarak da kabul edebilirsiniz" dedi.

Marmaray'la iki kıtayı  denizin altından birbirine bağladıklarını ifade eden Başbakan Erdoğan, "Böylece Asya ve Avrupa kıtaları kesintisiz biçimde demiryoluyla birbirine bağlanmış oluyor, inşallah bu büyük projeyi tamamladığımızda adeta yeni bir devir açmış olacağız. Ve yine bunun yanında bir de lastikli yani otomobillerin de geçeceği denizaltından bir geçişin de şu anda adımlarını atıyoruz" dedi.

Erdoğan, Türkiye'yi bir uçtan bir uca duble yollarla donatma hedefleri doğrultusunda onlarca projeyi yine hayata geçirdiklerini, 10 bin kilometreye yakın duble yol yaptıklarını, çok ve önemli mesafeler aldıklarını söyledi.

 "Bunların hepsi bir zamanlar hayaldi" diyen Erdoğan, şöyle devam etti:

"79 yılda 6 bin kilometre yol yapılmışken, duble yol olarak söylüyorum, bizler şurada 7 sene içerisinde 10 bin kilometreye yakın bir duble yol gerçekleştirdik. Bugün bunların hepsi bir gerçek... Yapımı, hazırlığı devam eden pek çok bu noktada proje var, çünkü hedefimiz 15 bin kilometreyi gerçekleştirmek. Bunların yanında başka projeler de peyderpey hayata geçiriliyor, geçirilecek.

Ankara–Sivas Hızlı Tren Hattı da adım adım ilerliyor. Ankara-İstanbul, inşallah Hızlı Tren Hattı'nın birinci etabını hizmete açtık, ikinci etabı da devam ediyor ve bu çalışmalar hızla devam ediyor. Yine Ankara–İzmir Hızlı Tren Hattıyla ilgili çalışmalar bütün sürdürülüyor."

Bakü-Tiflis-Kars demiryolunun yapımının da hızla devam ettiğini ifade eden Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bu projeyle inşallah Pekin'den Londra'ya kadar uzanan İpek Demiryolu hayali gerçeğe dönüşecek. Bu da kıtaları birbirine bağlayan çok önemli bir medeniyet projesidir, barış projesidir, bunun da merkezinde Türkiye var. Yine temelini attığımız Ankara-Sivas hattı da Pan-Avrupa 4. Ulaşım Koridorunun devamını teşkil ediyor. İstanbul-Edirne Hızlı Tren Hattının uygulama projelerini de hazırladık; bu projeyi de Avrupa Birliği fonlarından yararlanarak inşa edeceğiz. Ankara-İzmir'in uygulama projelerini yaptık. İlk fırsatta ihalesini yaparak yapım aşamasına geçeceğiz.

Kararımız tıpkı duble yollarda olduğu gibi hızlı tren ağını bütün yurt sathına yaymaktır. Demiryoluyla yük taşımacılığında da büyük bir atılım içindeyiz; Şu anda ayda ortalama bin trenle yurtdışına yük taşıması yapıyoruz. İstanbul-Selanik, İstanbul-Tahran, İstanbul-Budapeşte, Mersin-Halep arasındaki yolcu trenleri komşularımızla bizim aramızda adeta bir dostluk köprüsü kurmuş durumda.

Suriye sınırında atıl hattaki mayınları temizledik, yolunu yeniledik, böylece Türkiye-Suriye arasında da aynı dostluk ve kardeşlik köprüsü kurulmuş oldu."

Ulaştırma derken elbette sadece demiryollarından bahsetmediklerini ifada eden Erdoğan, şunları kaydetti:

"Yol güvenliği konusunda da önemli gelişmeler kaydettik. Karayollarında ölümlü kaza oranı bu yollar sayesinde yüzde 80 oranında azalmış bulunuyor. Bu ülkede uçağa binmek lükstü, bunu da değiştirdik, artık herkes uçağa binebiliyor. Deniz yollarını yeniden ele aldık, deniz taşımacılığını canlandırdık, Türkiye bu gelişme hızıyla bugün gemi ve yat üretiminde dünyanın lider ülkeleri arasına girmiş durumda."