"İkinci yüzyılda daha güçlü bir lojistik sektörü için çalışıyoruz"

Üretim ve tüketim bölgeleri arasında zamanı ve diğer kaynakları etkin kullanabilen bir lojistik sektörü kurgumuz var.

Haber Merkezi
YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Ayşem Ulusoy / Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği (UTİKAD) Yönetim Kurulu Başkanı

Cumhuriyetimizin gelecek yüzyıllarında lojistik sektörünün gelişimini ve yükselişini kurgulama gayretindeyiz. Dünyayla bütünleşik, bilginin merkeziyetsizleşmesi ile ekosisteme dahil olan, bilgi teknolojilerinin kullanımına adapte olmuş, üretim ve tüketim bölgeleri arasında zamanı ve diğer kaynakları etkin kullanabilen bir lojistik sektörü kurgumuz var. Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Ekonomik hayatın faaliyet ve canlılığı; ancak ulaştırma vasıtalarının, yolların, trenlerin, limanların durumu ve derecesiyle orantılıdır” sözlerinin izinde ikinci yüzyıl hedeflerimizi belirliyoruz. Sektörümüzün tüm paydaşları olarak ulaştırma imkanlarında iyi bir noktaya gelme hedefi ile ülkemizin büyümesine ve güçlenmesine katkı sunmak üzere çalışıyoruz.

UTİKAD’ı sektörümüzün gelişimine ve sağlıklı büyümesine katkı sunan, bu doğrultudaki çalışmaların öncüsü, atılan adımların destekçisi olarak konumlandırıyoruz. Sektörümüzün sürdürülebilir gelişimi adına insan kaynağı eğitimine önem veriyor ve özellikle eğitim alanında önemli çalışmalar yürütüyoruz. Bu doğrultuda birçok çalışmanın öncüsü ya da paydaşı olduk. Türkiye’de sadece UTİKAD tarafından verilen FIATA Diploma Eğitimi’nin ardından sektörün geleceğine dair değerli bir adım attığımızı düşündüğüm yeni eğitim modülümüz kısa bir süre sonra hayata geçecek. UTİKAD Akademi yapısı içinde geliştirilen “Uygulamalı Lojistik Operasyonları Eğitimi” sektörümüzün nitelikli insan kaynağı ihtiyacına çözüm sunmak adına hazırlandığımız bir konsept. Hazırlanan modüller ile üniversite mezunu ya da sektöre adım atmak isteyen gençlerimiz teorik bilgilerini pratik yetkinlik düzeyine çıkarabilecek ve donanımlı birer lojistikçi olacaklar.

Sektörün nabzını tutuyoruz

Ayrıca lojistik sektörünün en önemli STK’larından biri olarak sektör raporlarımız ile sektörün nabzını tutuyor ve gelişim alanlarını tespit ederek kamuoyuna açık mecralarda ilgililerin dikkatine sunuyoruz. UTİKAD çatısı altında kurduğumuz çalışma ve odak gruplarıyla sektörümüzün, üyelerimizin farkındalığını artırmaktayız. Yürüttüğümüz çalışmalar sonucunda ve üyelerimizden aldığımız geri bildirimlerle tespiti yapılan sektörel sorunları çözüm önerilerimizle birlikte ilgili kamu birimleriyle paylaşmaktayız. FIATA ve CLECAT üyesi olan UTİKAD, uluslararası arenada da Türk taşımacılık ve lojistik sektörünü temsil eden bir STK’dır. Türkiye’de lojistikle ilgili kamu idaresinin organize ettiği toplantı ve çalıştaylara sektör temsilcisi olarak katılmakta, görüş ve önerilerimizi sunmaktayız.

Rekabet ölçeği yerel sınırlardan çıkıyor

Pandeminin de etkisiyle sektörümüzdeki dijitalleşmenin hızlandığını belirtmek isterim. Uluslararası ticaretin hacmi ve erişim kabiliyeti, teknolojik gelişmeler ve dijital sistemlerin iş kollarına adaptasyonuyla artıyor. Rekabet ölçeği yerel sınırlardan çıkmakta ve küresel şirketleri oyuna dahil etmekte. Artan bu rekabet ortamı her sektörde olduğu gibi lojistik sektörü özelinde de giderek görünür olmakta ve geleceğin lojistiği perspektifimizin odak noktasını oluşturuyor. Lojistik sektöründe artık derin öğrenme algoritmalarıyla mal tanımlama, analiz etme, sayma, seçme gibi süreçler robotlarla yapılabilmektedir. Yazılımlar sayesinde, bir ürün çok kısa sürelerde tanımlanarak götürülmesi gereken yere ulaştırılıyor. Teknolojinin bu müthiş gelişmelerine adapte olan çok fazla firmamız var. Ancak kesin olan bir şey daha var, o da 21’inci yüzyılın öznesi insan kaynağı olacak.

Geleceğin lojistik anlayışını, temel teknolojilerle uyumlu, farklı disiplinlerle yetişmiş insan gücünü bünyemize katarak yaratacağız. Bu nedenle UTİKAD olarak insan kaynağı sorununa çözüm üretmek adına çalışıyoruz ve firmalarımız da bu alanda gösterdiğimiz çabaların ve kurduğumuz iş birliklerinin en büyük destekçisi. Teknolojik gelişmeler, dijital dönüşüm, artan kalite ve verimlilik ihtiyaçları, kara, deniz taşıtları ve yan sanayinde yetkin, nitelikli çalışanlara ihtiyaç duyulmaktadır. Sektörün en önemli rekabetçilik unsurlarından birisi olan nitelikli iş gücünün korunması ve geliştirilmesi öncelikli konulardan biridir.

Karbon emisyonları rekabetçilikte önemli

Avrupa Yeşil Mutabakatı lojistik sektörünün geleceğinde ve rekabetçiliğinde kritik bir noktada yer alıyor. 2030’a kadar karbon emisyonunun 1990 seviyelerinin yüzde 55 oranı altına çekilmesi, 2050 yılında ise sıfır karbon emisyonu hedefi ile kıtanın karbon-nötr bir alan olması amaçlanıyor. Avrupa Birliği (AB) özellikle enerjiden ulaştırmaya, demir-çelikten otomotive kadar pek çok sektörde karbon ayak izini en aza indirmek için ilave tedbirler geliştiriyor. Bu nedenle Avrupa Yeşil Mutabakatı, yalnızca belli bir sektörü değil başta enerji olmak üzere tarım, sanayi, lojistik gibi pek çok sektörü etkileyecek. Bu konuda global gelişmelere baktığımız zaman araç, mobilite ve otonom sistemlerin geliştirilmesi gibi Ar-Ge yatırımlarına devletler son derece destekleyici kararlar alıyorlar. Avrupa’ya taşınan bir ürünün nasıl üretildiğine ek olarak bunun nasıl taşındığından nasıl depolandığına kadar tüm lojistik süreçteki karbon emisyonları lojistik sektörümüzün rekabetçiliği noktasında önem arz ediyor. Dolayısıyla en önemli ihracat ortağımızın AB olduğunu ve AB’nin son yıllarda karbon salınımının azaltılması ile ilgili ciddi girişimlere başladığını, süreç kapsamındaki Avrupa Yeşil Mutabakatı ile 2050 yılına kadar karbon salınımının nötr olması hedeflendiğini rekabet gücümüzü yitirmemek adına dikkate almamız gerekiyor.

Sektörümüzün yeşil dönüşümünü de önümüzdeki süreçte fırsata dönüştürebileceğimiz bir süreç olarak değerlendirmeli, bu konuda eğitim ve yatırım faaliyetlerinde kapsayıcı olmalı ve her sektörün paydaşlarıyla iş birliği içinde hareket etmesi için güç birliği içinde olmalıyız. Cumhuriyetimizin gelecek yüzyıllarında lojistik sektörünün gelişimini dünyayla bütünleşik, bilginin merkeziyetsizleşmesi ile ekosisteme dahil olan, bilgi teknolojilerinin kullanımına adapte olmuş, üretim ve tüketim bölgeleri arasında zamanı ve diğer kaynakları etkin kullanabilen bir lojistik sektörü hedefimiz var.