Irak Türkleri ve seçimler

Selçuk Maruflu / 19. D. İstanbul Milletvekili

Irak'ta seçimler yapıldı. Irakiye grubu lideri Iyad Allavi seçimlerden birinci çıktı. Allavi İngiltere'de, Tıp eğitimi görmüş, Amerika ile, iyi ilişkileri olan bir Şii liderdir. 7 Mart 2010 seçimleri sonucu Başbakan olacak Allavi herkes ile işbirliği yapabileceğini ifade etmektedir. Allavi 325 sandalyeli Mecliste, 91 Milletvekilliği almış, şimdiki Başbakan Maliki ise 89 Milletvekilliğinde kalmıştır. Irak Milli ittifakı 70, Kürt koalisyonu ise 43 sandalye kazanmıştır. Parlamentoda güvenoyu almak için 163 Milletvekiline ihtiyaç bulunmaktadır. Bu seçimlerin ardından, Irak'ta laiklik yanlısı ve Iraklılığı öne çıkaran Allavi'nin, değişik boyutlu bir yönetim kurması beklenmektedir. Irak seçimlerine 20 milyon seçmen katılmış ve 10 bin sandıkta 6218 aday arasından, 325 Milletvekilliği için oy kullanılmıştır. Irak'ın nüfusu yaklaşık 30 milyondur. Irak'ta 70 parti ve 12 ittifak bulunmaktadır. Ancak, oy potansiyeli olan partiler, yukarıda ifade ettiklerimdir. Şimdi gelelim asıl meseleye. Benim LSE'deki hocam (Tütor) Prof. Dr. Goodwin şöyle derdi: "Milletlerarası bir olay, diplomatik bir ihtilaf devam ederken izlenen tutum, alınan kararların asıl değeri, bu olay sona erdikten sonra, doğru olduğunun ve ilgili tarafa yarar sağlayacağının anlaşılmasıdır". Irak'ta 3 milyona yakın Türk kardeşimiz bulunmaktadır. Onlara, sanki ayrı bir "Entite" imişcesine Türkmen diyorlar. Türkmen değil, onlar öz be öz Türk'türler. Tıpkı bizim gibi, Türk kanı taşıyorlar. Ne yazık ki, Türkiye yıllardan beri, bu kardeşlerimizi ihmal etmiş, gereken ilgi ve yardımı göstermemiş, Türkler mezalime ve katliama maruz kalmışlardır. Türkiye'nin eline, birinci ve ikinci Körfez Harekatında, iki defa fırsat geçmiştir. Eğer, doğru politikalar izlenebilseydi, bugün Türkiye Irak üzerinde askeri ve siyasi bakımdan çok daha güçlü olacaktı. Kuzey Irak'ta, Kerkük, Musul, Süleymaniye, Telatar, gibi Türk şehirleri vardır. Eğer biraz cesur olup, kararlı bir politika izlenebilseydi, kuzey Irak tamamıyla, Türkiye'nin nüfusu altına girecek, bu durumda sadece, oradaki Türk kardeşlerimizin can ve mal güvencesini sağlamakla kalmayacak, burada yuvalanan ve Kürt yönetiminden destek gören PKK'nın kökü kazınacaktı. Şimdi dikkat edin, Kürtler 43 Milletvekilliği alırken, Türk kardeşlerimizi, maalesef 6 Milletvekili temsil edebilecektir. Libya'da, orada burada, Filistin ve Gazze'ye sahip çıkanların, gerçekten Türk Kardeşlerimiz olan Iraklı Türklere neden sahip çıkmadıklarını anlamakta güçlük çekiyorum! Birinci Dünya Savaşı sırasında, askerlerimizi arkadan vurarak, tertemiz kanlarını akıtan ve her vesile ile, Türkiye'nin aleyhine çalışan insanlara sahip çıkmak, ne derece doğrudur, bilemiyorum! Kuzey Irak'ta Barzani ve Talabani emri vakilerle, otonom bir Kürt idaresi kurmuşlardır. Bunların sarayları, Bakanları, teşkilatları, adına peşmerge denilen askerleri vardır. Batı ülkelerinde devlet başkanı gibi, üstün muamele görüp, muhatap alınıyorlar. Daha geçen hafta Erbil'e yeni atanan Türk Konsolosunu lütfedip! Kabul ediyor. Evet, Irak devletinin birlik ve bütünlüğüne saygılı olabiliriz, ancak, Irak Türk toplumu aynen Kürt toplumu gibi, Irak birliği içinde, kendilerini koruyacak, güçlü, otonom bir yönetim veya federasyon kurabilirdi. Unutulmasın ki, kuzey Irak'taki Musul ve Kerkük, Misaki Milli hudutları içindedir. Bu konuyu, biz Türkler olarak unutmamız mümkün değildir. Ben daha öncede teklif etmiştim, Kıbrıs'ta yaptığımız gibi, otonom Türk yönetimine karşı, bizde Kuzey Irak'ta otonom bir Türk idaresi kurmalıydık. Tabii, bu dış politika kararları cesaret, basiret ve güçlülük ister. Ne yazık ki, Türkiye Kuzey Irak politikasını birtakım hayalciliğin ötesinde, doğru dürüst ve en önemlisi, Türkiye'nin menfaatlerine uygun biçimde yürütememiştir. Adamların 43 Milletvekiline karşı, bizim 6-7 Milletvekili ile mecliste temsil edilmiş olmamız, yüz kızartıcı bir durumdur. Kuzey Irak, sadece orada bulunan Türk kardeşlerimiz için değil, Türkiye'nin Güneydoğu bölgesini, fevkalade yakından ilgilendiren, stratejik bir konuma sahiptir. Iraklı Türk kardeşlerimiz, Filistinli ve Gazzeliden, daha fazla korunmaya ve arka çıkılmayı hak etmektedirler…