Irak'ta yapılan hatalar Libya'da yapılmamalı

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, gazete ve haber kanalı temsilcileri ile görüştüğü toplantıda Ortadoğu'daki gelişmeleri değerlendirdi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye'nin Ortadoğu bölgesinde oynadığı rolün, sadece Türkiye ve bölgedeki diğer ülkelerle ilgili bir rol olmadığını, Türkiye'nin yaptığı ve yapacağı tercihin, uluslararası alanda da büyük yankılara sebebiyet verdiğini söyledi. ABD'nin Libya'ya karşı tavrı konusunda ise Davutoğlu, " Irak'ta yapılan hataların Libya'da yapılmaması lazım" dedi.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, gazete ve haber kanalı temsilcileri ile bilgilendirme toplantısı düzenledi.

Basına kapalı olarak gerçekleşen toplantının başında, gazetecilerin görüntü almasına izin verildi.

Toplantıda yaptığı konuşmada Davutoğlu, "Türkiye'nin Ortadoğu bölgesinde oynadığı rol, sadece Türkiye ve bölgedeki diğer ülkelerle ilgili bir rol değil. Türkiye'nin yaptığı ve yapacağı tercih, uluslararası alanda da büyük yankılara sebebiyet vermektedir. Tek başına bir ülkenin tutumundan çok yaklaşımın, bir ortak vicdanın sesi olarak algılanıyor. Bu bakımdan bu büyük sorumluluk itibariyle, bu dönemde bunu hep beraberce doğru bir eksende yürütmemizin büyük önem taşıdığını düşünüyorum" diye konuştu.

Davutoğlu, yaşanan olayların geçici, konjonktürel olaylar olmadığını belirterek, şunları söyledi:

"Tek tek tahlil edilerek, tek tek bir yorum çerçevesine oturtularak doğru sonuçlara ulaşabilecek bir süreçten geçmiyoruz. Aksine, her biri bir diğerini etkileyen, tetikleyen ve krizsel bir dönemde çözüme kavuşması zor olan olaylarla karşı karşıyayız. Bir siyasi deprem yaşanıyor, bu depremin artçı şokları olacak, restorasyon süreci olacak, binaların yeniden yapım süreci olacak, insanların travmalarını aşma süreci olacak.

Tablo doğru değerlendirilmeli

 Hepimizin sabırla böyle bir siyasi depremin hangi fay kırıklarından ortaya çıktığını tespit etmek, nasıl sonuçlar doğuracağını anlama zorunluluğu var. Ani verilecek tepkilerin doğurabileceği sonuçların, bazen yıkılmakta olan binaya geri koşmanın doğuracağı gibi bir tablonun ortaya çıkarmaması lazım. Doğru okumamız, doğru değerlendirmemiz lazım."

Davutoğlu, Ortadoğu bölgesinde yeni bir ortak aidiyet, kader birliğinin doğduğunu, Tunuslu biri kendini yaktığı zaman Bahreyn'de, Yemen'de yaşayanların ayağa kalktığını, bu bölgenin insanlarının artık her şeyi takip ettiğini ve birbirine bakarak tepki gösterdiğini ifade etti.

Karşı duranlar kaybedecekler

Tek bir grubun yönetmesi bile mümkün olmayan bir spontaneizmin, bir doğallığın oluştuğunu ve bunun görülmesi gerektiğini söyleyen Davutoğlu, "Bu doğal akışın karşısında duran aktörler kaybedecekler. Öyle veya böyle, bugün veya yarın" dedi.

Bütün bu olayların tek bir insanın ne kadar önemli olduğunu ortaya koyduğunu belirten Ahmet Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Devletlerin, toplumların, büyük siyasi yapıların değil, tek bir sıradan bir insanın tarihi dönüştürebilme kabiliyetini ortaya koydu. O zaman tek bir insanın insan hakları konusunda da uluslararası bir yeni konvansiyona ihtiyaç var.

O tek insanın gücü, kudreti çok önemli. Hak ve özgürlükler de oradan çıkıyor. Arap toplumu bunu keşfetti. 'Tek başıma, ağırlığımı koyabilirim bu tarihe' dedi. Psikolojik bir devrim yaşanıyor. Bu devrim, siyasal devrimlerden daha önemli.

Çözüm için Libya'nın yanındayız

Bundan sonra çözüm için ne yapılabilirse yapacağız. Libya için hiçbir fedakarlıktan kaçınmayacağız. Yine biz, dış müdahaleye karşıyız. Çünkü dış müdahale Libya'da durumu iyileştirmez, kötüleştirir. Çünkü biz Libya'daki bütün taraflarla konuşuyoruz.

Dış müdahale isteyen tek bir taraf yok. Yani muhalefet 'Gelin, bizi kurtarın' diye bağırmıyor. 'Yapılacak her müdahale benim durumumu kötüleştirir' diyor. Türkiye olarak neyi istemiyoruz Libya'da? Bingazi ve Trablus şeklinde ikiye bölünmesini istemiyoruz.

Irak'ta yapılan hataların Libya'da yapılmaması lazım. Bingazi'deki iç dönüşümü gölgede bırakacak şekilde bir Arap-Batı, İslam-Batı, Libya-Batı gibi bir çatışmanın görüntüsünün de ortaya çıkmaması lazım.

Libya içinde bir iç gerilimin de yaşanmaması, Libya halkının hayat şartlarının zorlaştırılmaması lazım ki bu dönüşüm herhangi bir şekilde şaibe altında kalmasın. Bizim yaptığımız bütün çaba da bu yönde. Bu tarihi süreci yaşarken, biraz heyecan duymak, o sürecin hakkını vermek lazım. Ama tek tek ülkelerin yaşadığı günlük olaylarda da realist, orada insan kaybına yol açmayacak yöntemlerin bulunması lazım."

Bu konularda ilginizi çekebilir