İş güvenliği ve kalite yönetimi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Fevzi KOSTAK / ETİKA Danışmanlık Genel Müdür Kalite Yönetim Uzmanı

Son günlerde hızla artan işçi ölümleri sebebiyle iş güvenliği kavramı ülkemizde biraz daha ön plana çıkmış durumda. Türkiye'de iş güvenliği deyince insanların aklına ne yazık ki sadece baret gelmektedir. Gittiğimiz kuruluşlarda bırakın iş güvenliğine yatırım yapmayı, para harcamamak için daha da sağlıksız ortamlarda çalışmayı göze alan kuruluşları görmekteyiz. Tersaneler başta olmak üzere organize sanayilerin tümünde sağlıklı ve dört dörtlük firma bulmak neredeyse imkansız. Kuruluş sahiplerine iş güvenliği veya OHSAS dediğimizde bu konu hakkında hiçbir bilgilerinin olmadığını görüyoruz. OHSAS ve iş güvenliğinin ne olduğunu kendilerine açıkladığımızda ise tek sordukları şey ne kadar para harcayacakları oluyor. Görünen o ki iş güvenliği, işçi sağlığı, sağlıklı yaşam koşulları onları hiç ilgilendirmiyor.

Günümüzde organize sanayi bölgelerinde çok sağlıksız ortamlarla karşılaşmak normal bir durum halinde gelmiş. Bir kuruluşu ziyaretimizde gördüğümüz manzara ise tek kelimeyle korkunçtu. Kimyasal madde kullanan bu işletmede işçileri bir bölüme adeta kapatmışlar ve koruyucu hiçbir madde kullanmadığı gibi eldiven dahi takmamışlardı. İnsanların kollarındaki yaraları gördüğümüzde işletmenin çok sağlıksız ortamlarda üretim yaptığını kendilerine söylediğimizde, maaşları zamanında yatırdıklarını söylemişlerdi. Bir örnekte son günlerde gündemde olan tersanelerin birinden verelim ve işin vahametini daha iyi anlamış olalım. Tersanenin birinde taşeronlarla toplandık ve onlara bağlı çalışanları geliştirmek için neler yapabileceğimizi onlara anlatıyorduk. Konu eğitime geldiğinde taşeronlara, çalışanları mutlaka eğitmek gerektiğini ve bu eğitim için bir maliyeti göze almaları gerektiğini anlattık, eğitim almayan işçilerin ölümlerinin ne kadar dikkat ederseniz edin artacağını kendilerine belirttik, aldığımız cevaplar arasında biri çok ilginçti, bize işçileri eğittikten sonra çalışanların işten çıkmaları halinde uğrayacakları zararları anlatıyorlardı. Amele pazarından işe aldıkları bu insanların sağlıkları, yaralanmış veya ölmüş olmaları onlar için çokta önemli değildi...

İş güvenliği kavramının içeriği hakkında bu yazımda birçok konuya değineceğim ve tüm okuyuculara rehber olabilecek bir detaylandırmayla anlatmaya çalışacağım. İş güvenliği sağlamanın koşulları işçileri işe getirmek için kullandığınız servis arabasıyla başlar ve çalışanların evlerine döndükleri zaman içinde işletmede karşılaştıkları ya da karşılaşabilecekleri tüm risklerin tespit edilmesi ve bu risklerin bertaraf edilmesiyle sonlanır. Araçların kontrollerinin tam ve eksiksiz yapılması, şoförün eğitimi ve disiplini, iş güvenliği için bir adımdır. İlkyardım eğitimlerinin yasa gereği zorunlu olduğu düşünülürse ilk yardımın kuruluşlar için ne kadar önemli olduğunu takdir edebilirsiniz. Ağır ve tehlikeli işlerde çalışan işçilerden her 10 kişiden biri ilk yardım eğitimi almak zorundadır. İlkyardım sorumluları iyi bir eğitimden geçmeli ve standartlara uygun ilkyardım malzemeleri sürekli kontrol edilerek kuruluşlarda belirli yerlerde bulundurulmalıdır. Ağır ve tehlikeli işlerde çalışanların yılda bir kere zorunlu olarak sağlık kontrolünden geçmesi gerekmektedir. Kuruluşlarda gıda ile uğraşan kişiler dahil olmak üzere çaycı bile mutlaka portör muayenesinden geçmek zorundadır.

Kuruluşlar yasa gereği zorunlu olan iş güvenliği eğitimlerini tüm çalışanlara kendi kuruluşları dışındaki uzman kişilere verdirmek zorundadır. İşletmeler masraf yapmamak için kendi bünyelerindeki mühendislere bu eğitimleri verdirmek istemektedirler ama bu hiçbir zaman yeterli değildir. İş güvenliği kurul eğitimleri yasa gereği zorunludur ve tutanakları saklanmalıdır. Bu eğitimlerin dışında çalışanlara sürekli eğitim verilmek zorundadır. Yangın eğitimleri de verilmesi gereken zorunlu eğitimlerden biridir. Hatta tatbikat bile yaptırılmalıdır. Çalışanlara uygun dinlenme, yemek ve soyunma odaları tahsis edilmelidir. Soyunma odalarında duş, lavabo, temizlik malzemeleri, soyunma dolapları bulundurulmalıdır. Güvenlik ve uyarı levhaları mutlaka bulunması gereken yerlerde olmalıdır.

İşletmedeki tüm departmanlar (Elektrik, boya vb.) sürekli olarak denetim faaliyetlerini yürütmek zorundadır. Denetimlerini kayıt altına almaları işletme yararına olacak ve dış denetimlerde belge olarak gösterilebilecektir.

Akaryakıt atıkları çalışma sahalarında en önemli sorunlardan biridir. Akaryakıt depolama tankları, pompa adaları, nefeslikler vb. yerlerde akaryakıt buharı birikebilecek boş ve kapalı alanlar bulunmamalıdır. Elektrik tesisatları en az yılda bir kez kontrol edilmeli ve topraklama işlemleri yapılmalıdır. Elektrik kabloları aşınmış ve yırtık olmamalıdır. Kablolar yol güzergâhlarında korunaklı olmalı ve kaynak işleri vb. işlerin yapıldığı ortamlarda ateşten koruyucu örtülerle korunmalıdır. Prizler mutlaka kontrol edilmelidir. Aydınlatma işlemleri de bu kapsam altında incelenebilir. Merdivenlerde, boşluklarda, önemli levhalarda, çıkış levhalarında ve acil çıkış kapılarının dışında aydınlatma mutlaka olmalıdır. Kişileri korumak için acil çıkış yapıyoruz ve acil çıkış kapısından çıkanlar aydınlatma olmadığı için karanlık bir ortamda, ya birbirlerini eziyor ya da kendilerini yaralıyorlar.

İş güvenliği için en önemli noktalardan biri de gelişmiş tüm materyallerin işyerlerinde kullanılmasıdır. Göz yıkama duşları, merdivenlerde kaydırmaz bantlar, koruyucu maskelerin yeni çeşitleri, işlere göre geliştirilmiş eldivenler, emniyet kemerleri(paraşüt ve benzeri) materyaller sürekli değerlendirilmelidir. Gece çalışanlarda göz muayeneleri ve gece çalışma izinleri mutlaka alınmalıdır. İskelelerde korkuluklar mutlaka olmalıdır. Yürüme alanları işaretli olmalıdır. Yüksekte çalışanlar için ağ sistemi bile kurulabilir. Herhangi bir kaza olduğunda 48 saat içinde Çalışma Bakanlığı Bölge Müdürlüklerine derhal bildirilmelidir. İş kazası olduğunda iş kazasına uğrayan personele derhal gerekli sağlık yardımları yapılır, işyeri kaza raporu düzenlenir ve şahitlerin ifadesi alınır, kaza, jandarma veya polise derhal bildirilir, kaza, ilgili sigorta il müdürlüğüne vizite kağıdı ile en geç kazadan sonraki iki gün içinde bildirilir, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bölge müdürlüğüne "bildirim formu" ile en geç iki iş günü içinde haber verilir, işçinin sigortalı işe giriş bildirgesi, işe giriş sağlık raporu, kaza tarihinden önceki dört aya ait ücret hesap pusulalarının sureti, işçi çizelgesi, eğitim belgesi ile diğer sertifikalar ve kişisel koruyucuları teslim belgelerinin bulunduğu kaza ile ilgili bir dosya hazırlanır. Evraklar burada muhafaza edilir.    

İşyerlerinde sağlıklı bir ortam oluşturmak için gürültü ve toz ölçümleri mutlaka yapılmalıdır. Bunları yasal zorunluluk olarak görmek yerine insanca, sağlıklı bir ortam oluşturmak için yapmalıyız. İşe girenlerin sigortaları mutlaka yapılmalıdır. Periyodik muayeneler mutlaka uzman kuruluşlara yaptırılmalıdır. Periyodik muayeneler, kazanlar, otoklavlar, kompresörler, basınçlı kaplar ve kaldırma araçları vb. mutlaka yapılmalıdır. Tehlikeli işlerde çalışanlar günde 7,5 saatten fazla çalıştırılmamalıdır.

Son olarak belirtmeliyim ki, Türkiye'de faaliyet gösteren sendikalara pek güvenmesem de tehlikeli ve ağır işlerde çalışanların sendikal faaliyetlere katılımları kendi çıkarlarına olacaktır.