İstanbul Valisi: 205 bin riskli birim yıkıldı

"17 Ağustos 1999 Marmara Depremi Anma Programı ve Güvenli Yaşam Paneli"nde konuşan İstanbul Valisi Şahin, İstanbul'da, riskli olarak tespit edilen 56 bin 733 binanın içindeki 280 bin bağımsız birimden 205 bin tanesinin yıkım işleminin yapıldığını söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Türk Kızılayı tarafından, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), İstanbul Valiliği ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin destekleriyle "17 Ağustos 1999 Marmara Depremi Anma Programı ve Güvenli Yaşam Paneli" düzenlendi.

Panelde, deprem tüm hatlarıyla tartışıldı.

İstanbul Valisi Şahin
205 bin riskli birim yıkıldı

Panelde konuşan İstanbul Valisi Vasip Şahin, depremin Türkiye'nin ve hayatın bir gerçeği olduğunu ifade ederek, "Türkiye 1999 depremini bir milat olarak yaşadı. O günden sonra her kurumda ciddi bir bakış ve anlayış değişikliği gerçekleşti. Uygulamada bunun sonuçlarını ne kadar yüzde 100 alabildik o tartışılabilir ama hepimizin kafasında depremle ilgili farklı bir konsept oluşmasını sağladı." diye konuştu.

Bundan sonra yaşanabilecek depremlerde kayıp yaşanmaması için neler yapılması noktasında çalışmaları gerektiğini vurgulayan Şahin, konuşmasına şöyle devam etti:

"Ben bu konuda biraz açık olmak gerektiğini düşünüyorum. Bizim yapı stoğumuz istenen ölçüde değil, teknik anlamda da fiziki anlamda da arzulanan ölçüde değil. Bunların yıkılıp yeniden yapılması noktasında yapacak çok işimiz var.

Özellikle İstanbul için söylüyorum, kentsel dönüşümün insanların can güvenliği açısından ihtiyaç olduğunu ifade etmeli ve bu anlayışı yerleştirmeliyiz."

Mevcut yapının yıkılıp yerine sağlam yapı yapmanın insanların kendileri ve çocuklarının güvenliği açısından önemine değinen Şahin, şunları aktardı:

"Bir konut yıkılacaksa yerine ne kadar konut istiyorum pazarlığına girmek son derece yanlış, bugün uygulamanın önündeki en büyük engel. İkinci açık olmamız gereken konu, bana göre vatandaş böyle bir afetle karşılaştığında literatüre göre, bilimsel çalışmalara göre ilk 72 saatte kendisine profesyonel yardımın ulaşmayacağını bilmeli. 72 saatten ne kadar önce profesyonel yardımla afetzedenin yanında olunabiliyorsa o kadar başarılıdır noktasından bakmamız gerekiyor. Deprem olalı 1 saat olmuş 'nerede devlet nerede idareciler' dediği noktada biz kaosu yönetmek durumunda kalırız."

Vali Şahin, bugüne kadar İstanbul'da, 56 bin 733 binanın riskli olarak tespit edildiğini, bunların içinde 280 bin bağımsız birim bulunduğunu, bu bağımsız birimlerden 205 bin tanesinin yıkım işleminin gerçekleştirildiği bilgisini de verdi.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Topbaş
50-60 yıl önceki plansızlığın sonuçlarını yaşıyoruz

İstanbul'da 50-60 yıl önce sanayileşme sürecinde kırsaldan göçler başladığı dönemki plansızlığın sonuçlarını yaşadıklarını belirten İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş da, yapı tarzına riayet edilmediği zaman başka sonuçlar ortaya çıktığını, doğayı iyi tanımanın ve bilim, teknolojiye uygun çalışma yapmanın önemine değindi.

Afet öncesi alınacak tedbirlerin en doğru tedbirler olduğuna dikkati çeken Topbaş, "Sonrası yaptığınız müdahaleler önemli ama önemli olan öncesi atılacak adımlardır, bunu dikkate aldığınız zaman minimize edebilirsiniz. Doğru yerlere yerleşim alanları kurabilirsiniz, yaşam alanlarını değiştirebilirsiniz. Şili'nin başkenti Santiago 9 büyüklüğünde deprem yaşayan bir kent, 7-8 büyüklüğündeki depremlerde camlar çatlıyor." diye konuştu.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin dünyanın neresinde olursa olsun afetleri takip ettiğini belirten Topbaş, böylece afetlere karşı reflekslerini geliştirdiklerini kaydetti.

AFAD Başkanı Mehmet Güllüoğlu
Yeni bir nesle afetin hatırlatılması gerekiyor

AFAD Başkanı Mehmet Güllüoğlu ise son 18 yılda doğan yepyeni bir nesil olduğunu, yepyeni bir nesle afetin hatırlatmasını yaptıklarını söyledi. Afetin başlı başına hayatın gerçeği olduğunu dile getiren Güllüoğlu, şunları aktardı:

"Bu gerçek afet özelinde depremler, bir kelime olarak hepimizin zihninde yer etti. Hayat yaklaşımımızı değiştirmek anlamında yapacak çok şey var. Güvenli yaşam kültürü oluşturmaya ihtiyacımız var, sağlıklı yaşam kültürü oluşturmaya ihtiyacımız var. Politikalarda mevzuat değişikliklerden bakanlıkların yapması gerekenlerden, AFAD büyük rol üstleniyor ama bireylerin yapması gerekenler kadar bunun için emniyet kemeri takmaktan iş kazaları ev kazalarına kadar güvenli yaşam kültürüne ihtiyacımız var. Bu vesileyle bunun toplu zihniyet değişimine ihtiyaç olduğunu dile getirmek istiyorum."

Kızılayı Genel Başkanı Kınık
Afet depolarımızda 350 bin insana barınma imkanı var

Türk Kızılayı Genel Başkanı Kerem Kınık de depremin pek çok acılara, dertlere yol açtığını, bunlardan dersler aldıklarını ifade etti.

Bugün çok daha iyi bir yerde olduklarını belirten Kınık, "İdeal bir yerde miyiz? Yürümek zorunda olduğumuz mesafeler var. Kızılay olarak elimizden geldiğince afetlere hazırlanma noktasında toplumda afet bilinci oluşturma konusunda yaygın çalışmalar yürüttük. Eğitimlerle toplum tabanlı afet bilinci oluşturmaya gayret ettik. Afet depolarımızda 350 bin insana barınma ve beslenme imkanı var. Doğal kaynaklı afetlerde değil, komşularımızda meydana gelen beşeri afetlerle, kuraklıklarla savaştık. Suriye'den gelen mülteci kardeşlerimizi AFAD ve sivil toplum kuruluşları ile barındırmaya korunma sağlamaya gayret ediyoruz." ifadelerini kullandı.

Kınık, 17 Ağustos gerçeğiyle yüzleşmiş, dersini almış bir toplum olarak devleti ve sivil toplumuyla daha iyi nelerin yapılabileceğini kamuoyuyla paylaşacaklarını söyledi.