İstanbul'un anahtarını getireceğim

ANKARA - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Parti Meclisi (PM) tarafından hakkındaki ihraç kararı kaldırılan Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'e, Genel Merkez'de düzenlenen törenle üye kimlik kartını verdi.

Kılıçdaroğlu'nun makamda gerçekleştirilen basına kapalı görüşmenin ardından Kılıçdaroğlu ve Sarıgül, Genel Merkez'in ön bahçesindeki coşkulu kalabalıkla buluştu.

Bahçeye kurulan paltforma birlikte çıkan Kılıçdaroğlu ve Sarıgül, beş bine yakın kişinin oluşturduğu kalabalığa seslendi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Adnan Keskin, CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı ve CHP Ankara İl Başkanı Zeki Alçın da Kılıçdaroğlu ve Sarıgül'e eşlik etti. Bu sırada Keskin platforma çıkarken ayağı takılarak düşme tehlikesi geçirdi.

Öte yandan, Genel Merkez'in ön bahçesine kurulan platformda Ulu Önder Atatürk ve Kılıçdaroğlu'nun dev fotoğraflarıyla birlikte Sarıgül'e ithafen "Evine Hoşgeldin" yazısı yer aldı.

Sarıgül konuştu, Kılıçdaroğlu parti kimliğini verdi

Sarıgül burada yaptığı ve dört dakika süren konuşmasına, "Barış için, özgürlük için, demokrasi için bu büyük demokratik buluşmaya hoş geldiniz, şeref verdiniz" diyerek başladı. Alanı dolduran Türkiye Değişim Hareketi'ne (TDH) mensup kişileri de selamlayan Sarıgül şunları kaydetti:

"Yıllardan beri Genel Başkanımız Sayın Kılıçdaroğlu Genel Başkan olduğu gün, TDH'nin bütün gücünü, o esen rüzgârın arkasına veren, bugüne kadar bıkmadan usanmadan, sabırla, metanetle, ötekisi olmayan bir Türkiye için mücadele veren TDH'li kardeşlerim hoşgeldiniz. Gün, birlik günü. Gün, beraberlik günü. Gün, elele kol kola omuz omuza olma günü. Bu önemli ayda, bu Muharrem Ayında Rabbim bizi burada buluşturdu. Tutmuş olduğunuz oruçları Allah'ım en yüce katında makbul eylesin ama buradan Genel Başkanımız Sayın Kılıçdaroğlu ile diyoruz ki, Ramazan Ayı da bizim, Muharrem Ayı da bizim. Başı açık olan kardeşimiz de bizim, başı kapalı olan kardeşimiz de bizim."

İstanbul'un anahtarını Genel Başkanımıza getireceğiz

"Mustafa Sarıgül, İnönülerin, Ecevitlerin terbiyesinden geliyor" diyerek, Genel Başkanın olduğu yerde kendisinin fazla konuşmasının doğru olmadığını ifade eden Sarıgül sözlerini şöyle tamamladı:
"Yarın 10 Kasım. Atamızın mekânı cennet olsun, huzurlu olarak mekânında istirahatını yapsın. Buradan Birinci Genel Başkanımıza, Mustafa Kemal Atatürk'e Bismillah diyerek şu sözü veriyoruz; artık muhalefetteki son günümüz, önce Allah'ım, sonra partili arkadaşlarım, sonra yurttaşlarım izin verirse İstanbul'un anahtarını Genel Başkanımıza getireceğiz. İnşallah, Genel Başkanımızın sağladığı, Adnan Keskin Başkanımızın destek verdiği binlerce yurttaşımızın bu tabloyu özlediği bu günden sonra el ele kol kola ve omuz omuza olacağız. Yolunuz açık olsun, Allah'ım hepimizi korusun, ışığınız bol olsun."

Sarıgül'ün konuşmasının ardından, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu Sarıgül'e parti kimlik kartını, kalabalığın önünde teslim etti.

Sargül'ün konuşması sırasında, "Ele ele kol kola omuz omuza", "Halkçı Sarıgül" sloganları atıldı.

"Herkesi CHP'nin şemsiyesi altına bekliyorum"

Kılıçdaroğlu da konuşmasına, "Bir şeyden emin olmanızı istiyorum, tek amacımız var, tek hedefimiz var, halkın çıkarlarına odaklanmak ve halkın çıkarlarını savunmak. Tek amacımız var, tek hedefimiz var, haramilerin saltanatına son vermek" diyerek başladı. Kalabalıktan gelen coşkulu tezahüratlar üzerine Kılıçdaroğlu, "Sizin söylediğiniz gibi el ele kola kola omuz omuza yürek yüreğe iktidara yürüyeceğiz" diyerek şöyle devam etti:

"Biz siyaseti halka adanmışlık olarak biliriz. Biz siyaseti, halkın zenginleşmesi için yaparız, biz siyaseti onurlu Türkiye'yi yüceltmek için yaparız, biz siyaseti kadın erkek eşitliği için yaparız, Türkiye'nin bayrağını uluslararası arenada onurla dalgalandırmak için yaparız. TDH'nin yiğit insanları, sizi CHP'de görmek, beraber olmak, el ele, omuz omuza olmak bu mücadele. Ankara'ya geldiniz beraber olduk, bundan sonra beraber yürüyeceğiz. Türkiye zor bir süreçten geçiyor, yurttaşlar her sabah gazeteleri kaygıyla ellerine alıyor, işsizlik, yoksulluk var, iktidar halkı unutmuş, o nedenle sizlere büyük görev düşüyor. Türkiye TDH'nin Ankara'ya gelişi, beraber oluşumuz, gücümüzü pekiştirecektir, halka umut verecektir. Ayrılığa gayrılığa yer yok, neden birleşmiyoruz? Genel Başkan olduktan sonra bütün yurttaşlara kucağımı açtım, hangi inançtan, partiden, kimlikten olursa olsun, Cumhuriyetin değerlerini savunan herkesi CHP'nin şemsiyesi altına bekliyorum."

"Büyük olsun Türkiye'nin olsun"

CHP'nin halkın değerlerine saygılı olduğunu, siyasi artık halkın çıkarları için yapacaklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, "Küçük olsun benim olsun dönemi bitmiştir, büyük olsun Türkiye'nin olsun diyoruz artık" diye konuştu. CHP'li olmanın kolay bir iş olmadığını bildiren Kılıçdaroğlu, "CHP'li olmak kul hakkı yememek demektir, kadın erkek eşitliğine inanmak demektir. CHP'li olmak halk için çalışmak, devrimci olmak, haramilerin iktidarına karşı savaş vermek demektir. CHP'li olmak demek bu ülkede bir tek çocuğun bile akşam yatağa aç girmemesi demek, özel yaşama saygı duymak demektir. CHP'li olmak adam gibi adam olmak demektir. CHP'li olmak kolay bir iş değildir" dedi.

"Ayrışma lüksümüz yok"

TDH'lilere seslenerek, "TDH olarak değişim mi yapmak istiyorsunuz, dönüşüm mü yapmak istiyorsunuz işte CHP burada" diyen Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:
"Özellikle gençlere sesleniyorum, gelin değişimi birlikte yapalım. Kişisel hesaplar peşinde olmayacağız, ülkede bu kadar sorun varken, küçük hesaplarla bölünmeyeceğiz, ayrışma lüksümüz yok. Kadının cinsiyeti üzerinden siyaset yapıyorlar, bütün kadın kardeşlerime sesleniyorum, size seçme ve seçilme hakkını veren CHP'dir, gelin yeniden seçilin oy verin, Türkiye'yi değiştirin, sizin kıyafetiniz, bedeniniz üzerinden prim yapanlara izin vermeyin. Türkiye'nin güçlü saygın bir iktidara ihtiyacı var, bütün komşularıyla barış içinde yaşamaya ihtiyacı var. Bizim için, Türkiye için, insanlarımız için güzel bir gün, umudumuzu yeniden yeşertmenin günüdür, beraber mücadele vermenin günüdür, bunu yaptığımız zaman Türkiye'yi çağdaş uygarlığa ulaştıracağız."

Gezi Parkı protestolarını da anımsatan Kılıçdaroğlu, gençlerin, Gezi Parkı olaylarıyla olağanüstü bir gelişmenin altına imza attığını ifade ederek, herkesin gençlerin ülke sorunlarıyla ilgisi olmadığını düşündüğü bir dönemde gençlerin tarih yazdığını belirtti. Bu sırada, kalabalıktan "Her yer Taksim, Her Yer Direniş" sloganları atıldı.