İtalyan kaplumbağa mahkeme kararıyla Türkiye'de

 

İSTANBUL - Uluslararası marka skandalı, geçmişi 1950'li yıllara uzanan çanta markasının, yoğun ilgi gördüğü Türkiye pazarına girmek istemesiyle ortaya çıktı. Bir Türk girişimci tarafından bire bir kopyalanarak 2005 yılında tescil ettirilen markanın, piyasada da kullanıldığı belirlendi. 

Markayı taklit ederek kullanan ve izinsiz kendi şirketi adına tescil ettiren Türk girişimcinin, markanın gerçek sahibi İtalyan Kuvera S.p.A.'nın tüm girişimlerine rağmen, markayı gerçek sahibine devretmeyi ve kullanımını durdurmayı reddetmesi üzerine dava açıldı.

 

İstanbul 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi, yaklaşık 3 yıl süren dava sonunda İtalyan marka sahibini haklı buldu. Davayla ilgili soruları yanıtlayan Kuvera S.p.A.'nın avukatı Yasemin Kenaroğlu, "Müvekkilimizin dünya çapında tescilli markalı ürünleri ile Türk piyasasına girme kararı almasının ardından, markanın Türkiye'de bire bir kopyalanarak kullanıldığını ve dahası tescil ettirildiğini öğrendik. Sorunun barışçıl yollarla çözümü mümkün olmayınca dava açtık. İlk derece mahkemesinin kararıyla hem davalının kullanımı durduruldu hem de tescili hükümsüz kılındı. Şimdi kararın Yargıtay aşamasının da tamamlanması ile kesinleşmesini bekliyoruz. Türk yargısının yabancı markaların yerli girişimciler tarafından kötü niyetle ve haksız biçimde sahiplenilmesine izin vermediğini görmek ve mahkemelerin bu konuda istikrarlı biçimde gerçek hak sahibini koruyan kararlar vermesi oldukça sevindirici" dedi. 

 

Avukat Yasemin Kenaroğlu, Türk Patent Enstitüsü'nde yaptığı izleme çalışmasında 2 Türk girişimcinin daha Carpisa markasını farklı alanlarda tescil ettirmek istediğini belirledi. Ş.B. isimli bir kişinin Carpisa markasını perakendecilik ve reklamcılık gibi pek çok hizmet üzerinde tescil ettirmek için başvurduğu tespit edildi. Bu başvuruya itiraz edilerek reddedilmesi sağlandı. Yine İ.K. isimli bir şahsın Carpisa'nın sembolü kaplumbağayı içeren Forli markasını, çanta ve benzeri ürünler için tescil ettirmek istediği tespit edildi. Bu başvuruya da itiraz edildi.

 

Türk girişimcilere başkalarının markasını izinsiz ve haksız biçimde sahiplenmek yerine kendi markalarını yaratmaları çağrısında bulunan Av. Yasemin Kenaroğlu, İtalyan müvekkilinin bu zamana kadar engellenen ticari faaliyetleri için tazminat davası açma hakkını saklı tuttuklarını sözlerine ekledi.