”İttifak köklü bir BM girişimi haline geldi”

Bakan Babacan, Medeniyetler İttifakında temel hedefin kutuplaşmanın diyalog yoluyla sona erdirilmesi olduğunu söyledi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

İSTANBUL - Dışişleri Bakanı Ali Babacan, Medeniyetler İttifakının bugün 84 ülke ile 17 uluslararası ve bölgesel kuruluşu bünyesinde barındıran köklü bir BM girişimi haline geldiğini söyledi.

Babacan, Çırağan Sarayı'nda devam eden forum kapsamında düzenlenen basın toplantısında, Türkiye'nin 5 Nisandan bu yana çok yoğun bir toplantı ve temas trafiğine sahne olduğunu belirtti.

İttifakın bugün 84 ülke ile 17 uluslararası ve bölgesel kuruluşu bünyesinde barındıran köklü bir BM girişimi haline geldiğini de belirten Babacan, "Şahsi kanaatim, ittifakın en temel hedefinin uluslararası toplumda görülen kültürel kutuplaşma ve ayrışmanın diyalog ve işbirliği yoluyla sona erdirilmesi olduğu yolundadır. Türkiye, bu hedefe ulaşılmasının yolunun farklılıklara saygıdan geçtiğine inanmaktadır" diye konuştu.

Gerek geçen yıl düzenlenen Madrid Forumunda gerekse İstanbul Forumunda yapılan görüşmelerin demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü gibi temel değerlerin kültürel farklılıklardan daha güçlü olduğunu ortaya koyduğunu vurgulayan Babacan, ittifaka gösterilen ve giderek artan ilginin insanların çatışma değil, işbirliği istediğinin de bir göstergesi olduğunu söyledi.

Babacan, "Türkiye ayrıca kültürler arasında bir hiyerarşi olmadığını ve her toplumun tarih boyunca insanlığın gelişimine ve evrensel değerlere katkıda bulunduğuna inanmaktadır" diye konuştu.

Kültürel farklılıklara saygı

Kutuplaşma ve ayrışmanın 20. yüzyılın davranış kalıbı ve bu döneme miras kalan sorunu olduğunu ifade eden Babacan, bu sorunun modern zamanların ruhuna uygun yaklaşımlarla çözülebileceğini de belirtti. Babacan, bu yaklaşımların karşılıklı saygı esasına dayandığını da kaydederek, "Bunun özü, kültürel farklılıklara saygı, bireysel tercihlere saygı ve toplumsal iradeye saygıdır" dedi.

Forumun en önemli kazanımının, uluslararası toplumun ittifakın temel ilkelerine duyduğu güvenin teyit edilmesi olduğunu vurgulayan Babacan, katılımcı ülke ve kuruluşların kültürler arası çatışma gibi kavramlara itibar etmediklerini gösterdiklerini de söyledi.

Kültürler arası kutuplaşma ve ayrışma eğilimlerine karşı çıkılması ve karşılıklı saygının geliştirilmesi bakımından basına da önemli görevler düştüğünü ifade eden Babacan, "Basın ve ifade özgürlüğüne herhangi bir halel getirmeksizin, habercilik anlayışının nesnel ve sorumlu bir yaklaşımla sürdürülmesi kuşkusuz mevcut diyalog çabalarına olumlu bir katkı yapacaktır" diye konuştu.

Üçüncü forumun gelecek yıl Brezilya'da yapılmasının kararlaştırıldığını da anımsatan Babacan, bunun ittifakın ilke ve hedeflerinin daha geniş bir coğrafyaya açılarak Güney Amerika'da da tanıtılmasına yol açacağına inandığını söyledi.