Kahvenizi sütlü alın

Doğal olmayan yan ürünleriyle tüketilen kahvenin, vücuda zarar verdiği bildirildi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 
 
 
İSTANBUL - Uzman Diyetisyen Işın Sayın, kahvenin sütle tüketilmesi uyarısında bulundu.
 
Uzman Diyetisyen Işın Sayın, kahve tüketiminin insan sağlığı açısından bazı yararları olsa da aşırı tüketilmemesi gerektiğini söyledi.
Kahveden çok, kahveye konulan yan ürünlerin zarar verdiğini belirten Sayın, bu yan ürünlerden doğal olmayanların tamamen zararlı olduklarını kaydetti.
Kahveyle birlikte, süt, kahve kreması, kahve beyazlatıcısı ve süt tozu kullanıldığını anlatan Sayın, bunlardan süt dışındakilerin insan vücudu için tehlikeli maddeler içerdiğini öne sürdü.
Kahve kremaları ve beyazlatıcılarda, sütle "uzaktan yakından ilgisi olmayan" katkı maddeleri bulunduğunu ileri süren Sayın, "Süte yakın tadın yakalanmaya çalışıldığı ürünlerdir. Katkı maddelerinin alerji yaptığı, kansere yol açtığı, bağışıklık sistemi ve obeziteyle ilişkili gen dokusuna zararlı etkileri olduğu yönünde halen araştırmalar yapılıyor. Ayrıca, açlık-tokluk hissi veren hormonlarla teması üzerinde çalışılıyor" diye konuştu.
Kahve tüketiminde kullanılan yan ürünlerdeki katkı maddeleri arasında, maltodekstrin, glikoz şurubu, melamin, soya proteinleri, laktoz ve gluten, sodyum kazeinat ve asit düzenleyici tuzlar ve tam hidrojenize pamuk ve palm yağı gibi maddelerin bulunduğuna dikkati çeken Sayın, şöyle devam etti:
"Maltodekstrin, mısırdan elde edilir. Kullanım alanı çok geniş ve kahve beyazlatıcılarının tümünde mevcut. Glikoz şurubu, kanımızda dolaşan şekliyle şekerdir. Direk hücre içine girebilecek kadar küçük bir moleküldür. Ağızdan alındığı andan itibaren sindirim süresi diye bir vakit kaybı yoktur, acilen kana karışır. Başka kaynaklardan da alıyorsanız, sık ve fazlaca kullanımı, insulin direnci, hipoglisemi açısından hiç de iyi niyetli değildir. Melamin, benim çocukluğumda tabak yapımında kullanılırdı. Plastik türevidir, kanserojendir. Soya proteinleri..Doğal soya tabiatta kaldı mı acaba? Laktoz ve gluten, tolerans bozukluğu olanlar kullanmamalı. Sodyum kazeinat ve asit düzenleyici tuzlar, tansiyonu hemen yükseltmez, ama 1 günde kullanılan doz arttıkça glikozun da bu tuzların da etkisini tartışmaya başlayabiliriz. Tam hidrojenize pamuk ve palm yağı, margarinin ta kendisidir. Bunu suda erir hale getirmek için de diğer bir katkı maddesi olan 'emülgatör' mecburen kullanılır. Topaklanma önleyici, aroma verici...Derken, bu kahve beyazlatıcıları günde birden fazla kullanıyorsanız, sağlık açısından güvenilirliğinin tartışılmasında fayda olabilir."
 
Kadınlarda kemik erimesini hızlandırır
 
Tüketicilerin yan ürünleri kullanarak kahvenin acı tadını azaltmaya çalıştığını anlatan Işın Sayın, "İlla kullanılacaksa da gerçek sütten elde edilmiş süt tozları tüketilmeli" ifadelerini kullandı.
Kahve tüketiminin kadınlar üzerinde daha çok zararlı olacağını öne süren Uzman Diyetisyen Işın Sayın, "Kahve, kandaki kalsiyumun idrarla atılmasına neden olduğundan devamlılığında, özellikle kadınlarda kemik erimesini hızlandırır. Bu nedenle, kahveyi, içerisinde kalsiyum bulunduran sütle içersek, bu dengeyi biraz da olsa korumuş oluruz" dedi.
Vücudun, gıdalarda bulunan kalsiyumun yarısını aldığını aktaran Sayın, 30'lu yaşlardan itibaren, bu oranın yüzde 30'a düştüğünü vurguladı. Bu nedenle faydalı minerallerin vücuttan atılımının azaltılması gerektiğine dikkati çeken Sayın, ileri yaş gurubunun buna daha çok dikkat etmesi gerektiğini belirtti.
Uzman Diyetisyen Sayın, vücuttaki mineral oranını düşürmemek için çay, kola ve kahve gibi içeceklerin kontrol altına alınması gerektiğini anlattı.
Kahvenin zararlarını azaltmak için bazı alışkanlıkların değiştirilmesi gerektiğine işaret eden Sayın, şu önerilerde bulundu:
"Kahve, krema ya da beyazlatıcı yerine sütle içilmelidir. Acıyı azaltmak için kahve oranı düşürülüp su oranı arttırılabilir. Kahveden vazgeçemiyorsanız, kalsiyum içeren gıdalardan kalsiyum desteği yapılmalıdır. Mesela, sofrada yoğurt eksik edilmemeli."