Karadeniz'de TPAO ve Chevron işbirliği

TPAO ile ABD petrol şirketi Chevron arasında imzalanan anlaşma Karadeniz'de 3921 numaralı ruhsat alanının batısını kapsayan alt-blokta ortaklık yapılmasını içeriyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

ANKARA - Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) ile ABD petrol şirketi Chevron arasında Karadeniz Ortak İşletme Anlaşması törenle imzalandı.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız şahitliğindeki anlaşmayı TPAO adına Genel Müdür Mehmet Uysal, Chevron adına da şirketin Avrupa-Asya Genel Müdürü James Jay Johnson imzaladı.

Söz konusu anlaşma Karadeniz'de 3921 numaralı ruhsat alanının batısını kapsayan alt-blokta ortaklık yapılmasını içeriyor.

Anlaşmaya göre, Karadeniz'de 3921 numaralı ruhsat alanının batısı kapsayan alt-blokta yüzde 50 hisseye sahip olan TPAO, halihazırda kazılmakta olan ilk arama kuyusunun operatörü olacak. İlk kuyuda başarı elde edilmesi halinde, 3 boyutlu sismik çalışma yapılacak ve TPAO, 2012 yılında ikinci bir arama kuyusu açacak. Chevron, söz konusu alt blokta yüzde 50 hisseye sahip olacak ve projenin gelişme fazında operatörlük görevi üstlenecek.

"Arama faaliyetlerinden vazgeçmeyeceğiz"

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, "Karadeniz'de petrol çıkabilir, çıkmayabilir de. Çıkmaması durumunda arama faaliyetlerinden kesinlikle vazgeçmeyeceğiz" dedi.

Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) ile ABD petrol şirketi Chevron arasında Karadeniz Ortak İşletme Anlaşması, Sheraton Oteli'nde düzenlenen törenle imzalandı. İmza töreninde konuşan Yıldız, söz konusu anlaşmada emeği geçen herkese teşekkür ederken, anlaşmanın büyük umut bağlanan Karadeniz'deki petrol ve doğalgaz arama faaliyetleri ile Türk enerji sektörü için önemli bir anlaşma olduğunu söyledi.

"Karadeniz'de petrol çıkabilir, ama çıkmayabilir de" diyen Yıldız, çıkmaması durumunda arama faaliyetlerinden kesinlikle vazgeçilmeyeceğini ve aramaların artarak devam edeceğini bildirdi.

Bakan Yıldız, anlaşma çerçevesinde TPAO ve Chevron'un kademeli olarak operatörlük üstleneceğini dile getirdi. Giderek büyüyen Türkiye ekonomisinde enerji ihtiyacının her geçen gün arttığına işaret eden Yıldız, büyüme kalemlerini karşılayacak enerji kaynaklarının artırılması gerektiğini, bunun için de Rusya ve ABD'nin yanı sıra diğer ülkelerle de ister kamu, ister özel sektör aracılığıyla olsun geliştirilebilecek projeler bulunduğunu kaydetti.

Yıldız, "Ben yarını inşallah bugünden daha iyi olan bir Türkiye'nin, TPAO'nun arama faaliyetlerine ayırdığı ödeneklerin 10-12 katına çıktığı bir ortama ve BOTAŞ gibi şirketlerin çok önemli projelere imza atacağı süreçlere de gireceğine inanıyorum. Bu tür projelerin ülkemize, bölgemize, ortaklarımıza güzel sonuçlar getireceğine de inanıyorum" diye konuştu.

Yıldız'ın Irak seyahati

Anlaşma öncesinde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Yıldız, bir gazetecinin "Irak'ta bir bombalı saldırının ucundan dönmüşsünüz" şeklindeki sözleri üzerine, dün Kerkük-Yumurtalık Ham Petrol Boru Hattı'na ilişkin yapılan anlaşmanın yenilenmesi için Bağdat'a gittiğini hatırlatarak şunları söyledi:

"Önce kum fırtınasından dolayı 1,5 saat kadar havada kalmak zorunda kaldık. Bağdat'a 1,5 saatlik gecikmeyle indik. Daha sonra yol güzergahında bir bombalı saldırı olduğunu gördük. Hatta bir 15 metre kadar yaklaşmışız. Sonra güzergahı değiştirdiler. Ama hamd olsun gördüğünüz gibi karşınızdayız. Dün Irak tarafı bizi son derece iyi ağırladı. Güvenlik önlemleri de son derece üst düzeyde idi."

Petrol hatlarının güvenliğiyle ilgili sorular üzerine Yıldız, hem özel güvenlik, hem de Türk Silahlı Kuvvetlerinin bir kısım artı önlemleri olacağını belirterek, "Hem Türkiye'de geliştirdiğimiz projelerin, hem de Avrupa'ya gidecek petrol ve doğalgazın arz güveliğiyle alakalı hatlarla alakalı bir sıkıntı doğmayacağını söyleyebiliriz. Biz bu konularda çok rahat olduğumuzu söyleyebiliriz" dedi.

Samsun-Ceyhan için rus tarafıyla toplantı

Bir gazetecinin Samsun-Ceyhan Ham Petrol Boru Hattı Projesi'nde Rus tarafıyla ilgili son gelişmelerin ne olduğunu sorması üzerine Yıldız, konunun netleşmesi için 25-26 Eylül tarihlerinde Moskova'da bir toplantı yapılacağını bildirdi.

"Toplantıya siz mi gideceksiniz?" sorusu üzerine Yıldız, kendisinin değil teknik heyetin gideceğini söyledi.

TPAO Genel Müdürü Uysal

Törende konuşan TPAO Genel Müdürü Mehmet Uysal da anlaşma ile Karadeniz'de petrol ve doğalgaz arama faaliyetleri için yeni ve önemli bir sayfa açıldığını söyledi.

Derin denizlerde petrol ve doğalgaz arama faaliyetlerinin 2000'li yıllardan itibaren gelişmeye başladığını anlatan Uysal, TPAO olarak 2003'ten itibaren yatırımların büyük bölümünü Karadeniz'de yaptıklarını ve bugün artık sismik çalışmaların tamamlanarak sondaj aşamasına gelindiğini söyledi.

Karadeniz'de daha önce Exxon Mobil ve Petrobras gibi büyük şirketlerle de anlaşma imzaladıklarını hatırlatan TPAO Genel Müdürü, "Bu anlaşma ile Chevron da devam eden kuyuya ortak olmuş oldu. TPAO halihazırda kazılmakta olan ilk arama kuyusunun operatörü olacak" dedi. Uysal, söz konusu kuyuyu açtıktan sonra hedeflerinin Trabzon'da Sürmene-1 adlı kuyuyu açmak olduğunu söyledi.

Söz konusu anlaşma çerçevesinde derin deniz sondajları yapan ve halen Karadeniz'de bulunan Leiv Eirikson'un burada daha fazla kalacağını kaydeden Uysal, "Söz konusu geminin Karadeniz'de daha uzun kalması ve daha sonra Akdeniz'e kaydırarak Akdeniz'de çalışmalarına devam etmesi hepimizin arzusudur" diye konuştu. 

Uysal, Karadeniz ve Akdeniz'in Türkiye'nin ihtiyacı olan petrolü üretebilecek basenler olarak gözüktüğünü belirtirken, burada yapılacak arama çalışmalarının 2023 için konulan hedeflere ulaşmakta yardımcı olacağını söyledi.

Mehmet Uysal'ın sözleri üzerine Bakan Yıldız, sondajlar sonuç verirse arama faaliyetleri için harcanan rakamların çok küçük kalacağını belirtirken, "Yerli kaynak haline gelecek petrolü inşallah hep beraber teneffüs ederiz. Bu aramalardan petrol çıkmazsa da arama faaliyetlerimizden vazgeçmeyeceğiz, artırarak devam ettireceğiz. İnşallah inanıyor ve ümit ediyor ve Allah'tan da yardım diliyoruz ki buradan çıksın" dedi.

Chevron'dan 750 milyon dolarlık yatırım

Bir basın mensubunun "Chevron'un bu anlaşma çerçevesinde 750 milyon dolarlık bir yatırım yapacağı, ayrıca 50 milyar dolarlık petrol bulunması durumunda TPAO'ya ödenecek bir bonustan bahsediliyor. Bu rakamlar doğru mu?" şeklindeki sorusu üzerine Uysal, yapılan anlaşma şartlarında 50 milyon dolar imza ikramiyesi bulunduğunu söyledi. TPAO Genel Müdürü Uysal, şöyle devam etti:

"Chevron'un 750 milyon dolarlık yatırım tutarı; genelde ilk açılan kuyunun maliyeti artı, ikinci kuyunun maliyeti ve yapılacak sismik çalışmalar ve üçüncü kuyu gelmesi durumunda ve TPAO'nun yapmış olduğu 80 milyon dolarlık geçmiş masrafları, bunları topladığınız zaman 750 milyon dolara ulaşabilecek bir rakam. Üçüncü kuyunun açılmasından vazgeçilirse bu tutar biraz daha azalacaktır. İkinci kuyuyu açmaktan vazgeçerse 100 milyon dolar bedel ödenecektir. Yani maksimum faaliyetlerin tamamı 750 milyon dolara ulaşacaktır."

Petrol İşleri Genel Müdürü (PİGM) Erdal Gülderen de Türkiye'de halen 23'ü yerli, 22'si de yabancı sermayeli olmak üzere toplam 45 şirketin petrol ve doğalgaz arama faaliyetinde bulunduğunu kaydetti.

Türkiye'de petrol ve doğalgaz arama çalışmaları kapsamında karalarda potansiyel alanların halen yüzde 20'sinin, denizlerde ise ancak yüzde birinin aranabildiğine dikkat çeken Gülderen, bunun de üç tarafı denizlerle çevrili Türkiye'nin yeterince aranmadığını ortaya koyduğunu bildirdi.

Chevron  temsilcisi

Törende konuşan Chevron'un Avrupa-Asya Genel Müdürü James Jay Johnson da Türkiye'nin dinamik bir ülke olduğunu ve yatırımı destekleyici bir ortam bulunduğunu belirterek, şirketin Türkiye'deki çalışmalarının 20 yıla dayandığını söyledi.

Türkiye ile yeni bir enerji ortaklığına giriyor olmaktan memnuniyet duyduklarını vurgulayan Johnson, Karadeniz'de 3921 numaralı ruhsat alanının batı kısmında Chevron'un yüzde 50 pay sahibi olacağını, TPAO'nun da halen delinmekte olan ilk arama kuyusunun operatörü olacağını bildirdi.

Ek bir arama kuyusunun TPAO tarafından 2012 yılında açılacağını kaydeden Johnson, "Bu anlaşma, enerji ortaklığının en iyisini temsil ediyor. Bu anlaşma ile potansiyeli yüksek havzanın aranmasıyla birlikte ülkenin kaynaklarının geliştirilmesine yardımcı olunacak. Türkiye aynı zamanda açık denizde deneyimli bir partner kazanıyor" diye konuştu.

Chevron'un bölgede 20 yıldan fazla faaliyet gösterdiğini, daha önce bu bölgede iki kuyu açtığını, ancak potansiyel bulamadığını anlatan Johnson, yeni bir arama ile faaliyetleri artırmayı hedeflediklerini, bunun dışında Türkiye ile ticari ilişkilerin ötesinde sosyal sorumluluk çalışmalarında da yer aldıklarını söyledi. Johnson, "TPAO ile ortaklığımızdan gurur duyuyor ve bu ortaklığı geliştirmeyi amaçlıyoruz" dedi.

Akaryakıt intifa sözleşmeleri

Bu arada törene katılan Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Başkanı Hasan Köktaş da gazetecilerle sohbeti sırasında akaryakıt intifa sözleşmelerine ilişkin olarak 18 Eylülden itibaren Rekabet Kurumunun kararı üzerine dağıtıcı firmalar ile bayiler arasında yeni bir dönem başladığını ve şu ana kadar hiçbir sorun bulunmadığını ifade etti.

Köktaş, EPDK'ya hafta sonundan bugüne başvurular olduğunu ve bu kapsamda geçen cumartesiden pazartesi gününe kadar dağıtıcı firmasını değiştirip sözleşmesinde tadil yapan 340 başvuru sahibi olduğunu bildirdi.

Ürün tedariği konusunda da bir sorun bulunduğını belirten Köktaş, bir kısım bayinin dağıtıcı değiştireceğini, bunların ve sözleşmelerinde tadil yapmayanların sayısının daha sonra ortaya çıkacağını söyledi.

Anlaşmanın ardından taraflar günün anısı için getirdikleri hediyeleri birbirlerine sundular. Chevron temsilcisi Bakan Yıldız'a kapaklı bir kase sunarken Yıldız, "İnşallah bunun içi açılacak kuyudan gelecek petrol numunesi ile dolar" dedi.