Kendini ifade edemeyen alzheimerlılar şiddete yönelebiliyor
MERSİN - İsteklerini ve sıkıntılarını dile getiremeyen alzheimer hastalarının kendilerini sözel ya da fiziksel şiddet uygulayarak anlatmaya çalıştığı bildirildi.
İlerleyen devrelerinde şiddeti de beraberinde getiren alzheimer, özellikle hasta yakınlarını endişelendiriyor. Hastanın sürekli huzursuz ve endişeli olmasının altında başka nedenlerin yer aldığını belirten nöroloji uzmanları, şiddetin alzheimer hastalığında olağan bir durum olmadığını kaydediyor.
Mersin Üniversitesi (MEÜ) Tıp Fakültesi Nöroloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve Türkiye Alzheimer Derneği Mersin Şubesi Başkanı Prof. Dr. Aynur Özge, yaptığı açıklamada, yaşlanmanın normal bir süreç olmasına karşın yaşla gelen unutkanlığın yaşlılığın doğal bir sonucu olmadığını söyledi.
Her unutkanlığın alzheimer olarak nitelendirilmesinin doğru olmadığını belirten Özge, "Buna karşın bir kişinin yaptığı günlük işleri aksatacak, ilişkilerini bozacak veya onu mutsuz edecek unutkanlıkların olması doğal değildir. Özellikle de unutkanlıkla birlikte görülen bazı huy değişiklikleri başta alzheimer olmak üzere pek çok bunama hastalığı açısından anlamlı kabul edilir" dedi.
2050'de dünyada 113 milyonu aşkın alzheimer hastası olmasının tahmin edildiğini, Türkiye'nin de bu hastalığın en çok görülmesi beklenen dört ülke arasında yer aldığını ifade eden Özge, "65 yaş üzerindeki bir kişi, günlük yaşamı etkileyecek düzeyde unutkanlık yaşıyor, işlerini yerine getirmede, kelime bulmada güçlük çekiyor, tarihleri ve bilinen yolları unutuyor, eşyaları yanlış yerlere koyuyorsa en kısa zamanda bir nöroloji uzmanına başvurulmalı" diye konuştu.
Hasta yakınları destek almalı
Alzheimerın, hastanın olduğu kadar yakınının da yaşam kalitesini olumsuz etkilediğini vurgulayan Özge, hasta yakınlarının eğitim ve sosyal destek için yardım alması gerektiğine dikkati çekti.
Hasta yakınlarının uzmanlardan destek alarak hastaların şiddet uygulamasını engelleyebildiğini dile getiren Özge, "Alzheimer hastaları, hastalığının doğal akışından dolayı sinirlenmez veya şiddet göstermez" ifadesini kullandı.
Hastanın neden sinirlendiğini veya şiddet gösterdiğini ortaya çıkarmak için öncelikle yaşadığı sorunu ortaya çıkarmak gerektiğine işaret eden Özge, şöyle devam etti:
"Hasta ihtiyacını gideremediği zaman sinirlenebilir. Mesela tuvalet ihtiyacı vardır ama tuvaletin yolunu bulamıyordur. Açtır, aç olduğunu ifade edemiyordur. Vücudunda bir enfeksiyon veya ağrı vardır. İlacı yanlış saatte verilmiştir. 'Ben sana bir şey yapmadım, neden sinirleniyorsun' gibi cümlelerle kendinizi savunmaya geçerseniz hasta daha çok sinirlenir. Hastalığın bir evresinde hasta aynada kendisini gördüğü zaman evde başka bir kişinin olduğunu düşünür. Hasta 'bu evde başka bir erkek var' diyorsa buna itiraz etmek anlamsız. Bilinçli olan hasta yakını 'yabancıyı göndereceğini' söyler ve aynanın üstünü örterse sorun biter. İtiraz cümleleri kullanılırsa hasta şiddet uygulayabilir."
Alzheimerin şizofreni gibi bir psikiyatrik hastalık olmadığını aktaran Prof. Dr. Aynur Özge, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Alzheimer beyindeki elektriksel kabloların irade dışı paslanmasıyla oluşan bir hastalıktır. Bu hastalığın doğasında hırçınlık, bilerek, isteyerek birine rahatsızlık vermek gibi bir eğilim yok. Hastalarımızın genelinde bir şiddet eğilimi yok. Sınırlı bir kesiminde böyle bir şey görülüyor. Şiddet uygulayan hasatları ciddiye alıyor ve tahlillerini yapıyoruz. Şiddet gösteren kadın hastalarda idrar yolları iltihabına, erkeklerde ise akciğerlerinde enfeksiyon ve prostat iltihabına rastlanıyor. Bunlar da onları şiddete yönlendiriyor. Tedavi ediyorsunuz çiçek gibi oluyorlar. Bunları çözmeden hastaya 'niye sinirleniyorsun' demek onu daha da sinirlendiriyor."