Kılıçdaroğlu tepkilere yanıt verdi
CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Bakan Ramazanoğlu'yla ilgili sarfettiği sözler sonrasında yapılan eleştirilere yanıt verdi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu'nu eleştiren sözlerine yanıt verdi. Kılıçdaroğlu eleştirilere ilişkin bir soru üzerine şu ifadeleri kullandı:
"Bizi başbakan, bakan…eleştirir. Anlamakta zorlandığımız neden Cumhurbaşkanı bu tartışmaların odağı haline geliyor. Her şeye maydanoz oluyor. İlla ben de konuşacağım. Kardeşim sen de sus. 2 dakika sus. Niye konuşuyorsun? Senin görevin toplumda huzuru sağlamak. Senden beklenen sağduyulu mesajlar vermek. O diyor ki ben sana söylüyorum sen cevap ver. Sen kimsin ben sana cevap vereceğim. Bizim muhatabımız değil o. Muhatap almak istemiyoruz. Dün kullandığı ifadeleri kullanacağım için sizlerden özür diliyorum. Yaptığım eleştiriye karşılık 'sapık' sözcüğünü kullanıyor. Peki ben soruyorum, o zata soruyorum; 'Dolmabahçe'de oturup Kadıköy'den gelen vapurlardaki kadınlara, kızlara bakıyorum' demek nedir? Sapıklık değil mi bu.? Onları dikizliyorum demek sapıklık değil mi? Türkçesini söyleyeyim, bunun adı cinsel sapıklıktır. Bizzat itirafı yapan sayın Erdoğan.
'Bunların hiçbiri benim cümlem değil'
Bu zat tarafsız olacağına dair namusu üzerine söz verdi. Siyasi sapıklık nedir? Siyasi sapıklık parlamentonun önünde yemin ettikten sonra yeminini tutmayıp namusunu ve şerefini çöp sepetine atandır. Sen nasıl bu toplumun en değer verdiği konuda böyle bir tavır takınırsın. Bunun adı siyasi sapıklık değil de nedir.
Bunların hiçbiri benim cümlem değil. Daha çok örnek verebilirim. Yeri gelince kadınları yüceltiyorum diyor ama yeri geldiğinde al ananı git diyor. Soma'da kendisini protesto edene İsrail dölü diyen sen değil miydin? Şimdi gelmiş bize ders veriyor. Sapıklığın adresi, konuyu saptırıyor. Hem cinsel sapıklığın adresi orada. Hem siyasi sapıklığın adresi orada. Açık söylüyorum Recep Tayyip Erdoğan.
'Bir daha söylüyorum, Ensar Vakfı'nın önüne yatıyorsun'
Kendisine 50 kez çağrı yaptım, cesaretin varsa gel televizyon kanalına oturalım konuşalım sapık kimmiş. Beni neyle suçluyor. Ben bakan hakkında 'birilerinin önüne yatıyor. Ensar Vakfı'nın önüne yatıyor' demişim. Deyimler sözlüğüne baktım. Önüne düşmek, önüne yatmak değimleri var. Önüne yatmak iki anlama geliyor. Bir kimsenin önüne boylu boyunca uzanmak. Bir kişi veya bir kurumu korumak amacıyla elindeki imkanları kullanmak. Şöyle bir örnek var, 'sen bildiğini yap, ben senin önüne yatarım.' Bunu alıp da cinsel bir alana çekmek nedir biliyor musunuz? onların kafalarının arkasında nelerin düşündüklerini gösteriyor aslında. Tam bir ahlaksızlık örneği. Ensar Vakfı'nın önüne yatıyorsun, bir daha söylüyorum. Çocuklar tecavüze uğruyor, sen bakansın çocukların yerine vakfı koruyorsun. Bu benim ağırıma gidiyor. Benim görevim o çocukları korumaktır.
'Çocukları savunan yok'
Ensar Vakfı'na o yurtları kim açtırdı? Kim görmezden geldi o okulları. Bu yurtlar yasadışı, vali, kaymakam, emniyet müdürü, bakan, başbakan nerede? Önüne yatmayı siyasette kullanan kişi kendi bakanları. Vatandaş için kullanırken bir şey değil, biz onlar için kullanırken olay oluyor. Çocukların haklarını koruyan yok. Milli Eğitim Bakanı da Ensar'ın önüne yatmış vaziyette. El birliği ile savunuyorlar. Çocukları savunan yok. Ben o diktatör bozuntusuna sesleniyorum. Çocuklar Karaman'da tecavüze uğrarken onları savundun mu? Sende nasıl bir vicdan var, nasıl bir ahlak var? Sen hiçbir şey yapamazsın. Ateş olsan cürümün kadar yer yakarsın. Biz halkıyız, namusluyuz. Çocuklarımızın yaban ellere teslim edilmesine karşıyız."