Kılıçdaroğlu TÜSİAD’a 1. sınıf demokrasi sözü verip oy istedi

ÖZLEM ERMİŞ BEYHAN

İSTANBUL - Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği’nin (TÜSİAD) 1 Kasım seçimleri öncesinde siyasi partilerin programlarını doğrudan iş dünyasına aktarabilmesi için düzenlediği “Siyasi Parti Liderleri ile Buluşma”ya katılan ilk siyasi lider CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu oldu. Kılıçdaoğlu, Türkiye’nin çözmesi halinde büyük sıçrama yapacağını belirttiği 5 sorunu detaylı biçimde analiz ettiği toplantıda TÜSİAD üyelerinin oyuna talip olduğunu belirterek, “Size açık ve net olarak birinci sınıf demokrasi sözü veriyorum. Ancak oyunuza ihtiyacım var, oyunuza talibim” ifadesini kullandı. Kılıçdaroğlu’nun konuşmasında vergi denetimi ve eğitim ile ilgili sözleri alkış alırken, konuşmanın sonunda sanayiciler CHP Başkanı’nı uzun süre ayakta alkışladı. 

Diğer liderlerden gün bekleniyor 
“Siyasi Parti Liderleri ile Buluşma” konseptiyle dün İstanbul’da yapılan ilk toplantıya işdünyasından üst düzey ilgi olduğu gözlendi. Rahmi Koç, Ali Koç, Tuncay Özilhan, Aldo Kaslowski, Arzuhan Doğan Yalçındağ, Cem Boyner, Ümit Boyner, Memduh Boydak, Muharrem Yılmaz, Hamdi Akın, Zafer Kurtul, Bülent Bulgurlu, Murat Özyeğin gibi çok sayıda TÜSİ- AD üyesi CHP liderini dinledi. Toplantının açılış konuşmasını yapan TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Cansen Başaran-Symes, sözlerine Ankara’daki terör saldırısının toplumu derinden sarstığını ifade ederek başladı, şiddet ve terör ortamının bir an önce sona ermesini istediklerini kaydetti. Başaran-Symes, işdünyasının önümüzdeki sürece ilişkin beklentisini, “Seçimler sonrasında süratle hükümetin kurulması ve toplum olarak ülkenin huzurunu, güvenliğini ve refahını sağlayacak reform programlarına odaklanma ihtiyacı içindeyiz” sözleri ile ortaya koydu. Symes, Meclis'teki 4 partinin de liderini toplantılarına davet ettiklerini, diğer liderlerden de uygun günlerini beklediklerini kaydetti. 

Kendilerini sorumsuz addediyorlar 
Kılıçdaroğlu konuşmasında Türkiye’nin 5 temel sorunu olduğunu, bunların çözülmesiyle ülkenin çok ciddi bir sıçramayı gerçekleştireceğini söyledi. Hukuk düzeni ve anayasa, dış politika, ekonomi, eğitim sistemi ve toplumsal barışın Türkiye’nin sorunları olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, “Hukuk düzenini sağlamak için yargı bağımsızlığını ve tarafsızlığını sağlayacağız” dedi. İlk bir yılda siyasi ahlak yasasını çıkarmayı amaçladıklarını vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Letonya’da bir alışveriş merkezinin çatısı çöktü diye bakan istifa ediyor. Bizde siyasi sorumluluk yok, yetki var. Herkes kendisini cumhurbaşkanı gibi sorumsuz addediyor. Olmaz” değerlendirmesinde bulundu.

“Davutoğlu iki bakanı azletsin”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, toplantı çıkışında gazetecilerin, Ankara’daki terör saldırısı konusunda getirilen yayın yasağına ilişkin soru üzerine, “Neden korkuyorlar? Hangi gerekçeyle yayın yasağı getiriyorlar? Kendi ayıplarını örtmek için mi? Olayın sağlıklı tartışılmasını engellemek için mi? Bunu asla doğru bulmuyorum asla. Sayın Davutoğlu çıkıp halkın önüne hangi gerekçeyle yayın yasağı getirdiklerini açıklamalı” dedi. Kılıçdaroğlu, “olayın failleri belliyken hangi gerekçeyle önlem alınmadığını sorduğunu” anlatarak, şunları kaydetti: “Bunu çıkıp halka anlatın. Sorumluları var bu işin. 12 saat önce ‘Bomba patlayacak’ diye tweetler atılmış. Neden olay meydana geldikten ve 99 yurttaşımız hayatını kaybettikten sonra soruyorsunuz? Neden daha önce sormadınız? Hangi gerekçeyle sormadınız? Bombanın patlamasını mı bekliyordunuz? İnsanların ölümünü mü bekliyordunuz? Hala iki bakanın istifa etmemesi yüreğimde derin bir yaradır. Sayın Davutoğlu’na bir çağrı daha yapıyorum: Başbakanlığını kullan ve bunları azlet. Yeter artık, yeter. 99 kişinin ailelerine saygı duyun. Bunların vebali var. Hangi gerekçeyle bakanları orada tutuyorsunuz? Sorumlular onlar, şimdi hiç sorumlulukları yokmuş gibi ortalıkta geziyorlar.”

Vergi eleştirisi alkış aldı
CHP Genel Başkanı’nın konuşması salondaki işadamları tarafından iki kez alkışla kesildi. İlk alkış, eğitim sistemi ile ilgili sözlerinden sonra geldi. “Çocuklarını eğitim sisteminde denek olarak kullanan başka bir ülke yoktur” diyen Kılıçdaroğlu eğitim reformu yapacaklarını belirtip, “Onlar Ortadoğu zihniyeti, biz sorgulayan bir nesil istiyoruz” dedi. Konuşmanın alkışla kesilen ikinci bölümü ise vergi denetimlerinin siyasetin iş dünyası üzerinde baskı aracı olmaması gerektiğine ilişkin sözler oldu. Kılıçdaroğlu, Anadolu’da bir ile gittiğinde oradaki bir işadamının, “Bu toplantıda medya var, onlar çıkmadan konuşamayız. Bir yerel gazeteye konuştum, iş yerime 3 vergi denetçisi birden geldi” dediğini anlattı ve “Gelir İdaresi’ni özerk yapacağız. Vergi denetiminin sopa gibi kullanılması kadar saçma bir şey olamaz” ifadesini kullandı.

TÜSİAD ÜYELERİNDEN CHP BAŞKANI’NA SORULAR

İş dünyasına verdiği sözler

► Size açık ve net şu sözü veriyorum. Birinci sınıf demokrasiyi getireceğiz. CHP iktidarında rahatlıkla CHP’yi eleştirebileceksiniz. Makul şüpheyle işadamları tutuklanamaz. Yargı bağımsızlığı olmayan ülkeye yabancı yatırımcı gelmez dediniz diye kıyamet kopmuştu, yargı bağımsızlığını sağlayacağız. 

► Söz veriyorum AB çıpasını güçlendireceğiz. Yeni fasılların açılmıp açılmadığına bakmadan gerekli tüm reformları gerçekleştireceğiz. 

► İster Güneydoğu sorunu deyin, ister Kürt sorunu, size söz veriyorum bu sorunu çözecek parti biziz.

Dış politika 180 derece değişmeli

Dış politikada yaşananların Türkiye’nin temel sorunu olmaya başladığını, dış politikanın 180 derece değişmesi gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, “Cumhuriyet tarihinde ilk kez 5 ülkenin başkentinde büyükelçimiz yok. En büyük faturayı sınır illerindeki iş adamları ödüyor. Fabrikaları yağmalandı. İhracat yapamıyorlar. Nakliye sektörü tıkandı. Ortadoğu’nun şamar oğlanı ülkesine dönüştürdüler bizi. Dış politikada barış eksenli politikalar neden yerle bir edildi?

► Asgari ücretin artması işdünyasının rekabet gücünü olumsuz etkilemeyecek mi?

“Kimsenin endişesi olmasın, sizin üzerinize bu konuda özel bir yük gelmeyecek. Bu konuda çalışmalarımızın hepsi yapıldı. Önünüzdeki engelleri kaldıracağız, yeter ki üretin, yatırım yapın.” 

► AB’ye ayrıcalıklı üyeliği bakışınız ne? 

“Tam üye olmak istiyoruz, 1963 Ankara Anlaşması var zaten. AB’nin bütün yetkililerine Türkiye’ye yönelik çifte standarttan duyduğumuz rahatsızlığı her sefer ifade ettik. Türkiye, AB için kolay hazmedilecek bir ülke değildir. Biz bunu anlarız. Tam üyelik için daha uzun süre verebilirsiniz. Bunu da anlayışla karşılarız. Ama ‘Biz sizi almayacağız’ demek doğru değil.” 

► “2 Kasım’da tablo koalisyonu gösterdiğinde bunun gerçekleşebileceğine inanıyor musunuz? Geçen seçimlerde bu engellendi. Cumhurbaşkanı faktörü aşılabilecek mi?” 

“O benim sorunum değil, Davutoğlu’nun sorunu. Aşar mı aşmaz mı bilmiyorum. Benim özgür iradem var. Onun iradesi ipotek altında. Sorunumuz o zaten. Tablo ne olursa olsun, Türkiye’nin uzlaşma kültürüne ihtiyacı var. Bunu yaratabiliriz. Türkiye’nin sorunları ağır ve derinleşerek devam ediyor. Sorunları çözecek olan siyaset kurumudur. Siyaset kurumu sorunu çözemez noktaya gelirse, bu algı güçlenirse bu Türkiye için kötü senaryodur.” 

► “CHP’nin kendini halka anlatamadığı”na yönelik değerlendirme... 

“Eleştiriye saygım var ama sağlıklı bir tahlil yapmamız lazım. Eğer siz toplumu etnik kimlik temelli, inanç temelli bölmüşseniz, farklı bir Türkiye tablosu çıkarırsınız. Biz kendimizi üçüncü yol olarak görüyoruz. Din ve etnik kimlik üzerinden siyaset bütün uygar ülkelerde yasak. Bizim ülkemizde de yasak. Yasak ama serbest. Kendinizi nasıl anlatacaksınız, sorunumuz o. Bunun bir formülünü bulursanız, bana bildirirseniz çok mutlu olurum. ‘Çocuğum işsiz’ diyor. ‘İş bulacağız’ diyoruz. ‘Ama ben oyumu oraya vereceğim’ diyor. Ama o işsiz bıraktı, onu düşünmüyor. Ben bunu çözemedim, çözmek için çaba harcıyorum.”

KOBİ'lere sıfır faizli kredi

Merkez Bankası’nı tam bağımsız hale getireceklerini anlatan Kılıçdaroğlu, ekonomide işi ehline vereceklerini söyledi. Teşvik politikasının değiştirileceğini ifade eden Kılıçdaroğlu, vergi ve sigorta borcu olmayan KOBİ’lere sıfır faizli kredi vereceklerini anlattı. CHP Başkanı medyanın baskı altına alındığı eleştirisini yineledi.