Kılıçdaroğlu'ndan yargı paketine sert eleştiri

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yargı paketi ile ilgili sert eleştirilerde bulundu.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın onaylaması beklenen ''yüksek yargıyı tasfiye'' olarak yorumlanan yargı paketine ilişkin olarak, "Gelen haberler iç açıcı değil. Saray’dan sabaha karşı hakimleri arıyorlar. Orada hakimlere soru soruyorlar. Elde etmeye çalışıyorlar. Vicdanı olan hakimlere sesleniyorum, bir diktatör bozuntusunun tutsağı olursanız tarih sizi affetmez" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, Danıştay Başkanı Zerrin Güngör'ün ayağa kalkıp Erdoğan'ın karşısında önünü iliklemeye çalışmasıyla başlayan tartışmaya ilişkin olarak, "Amerikan Başkanı bir toplantıya gittiğinde oradakiler ayağa kalkarlar. Ayağa kalkmayan ve alkışlamayan tek grup vardır o da yargıçlardır. Çünkü o yargıçlar onu çok iyi bilir. Gün olur harman olur, herkesin önünde kalktığı Amerikan Başkanı’nı yargılarım" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun partisinin grup toplantısındaki konuşmasından satır başları şöyle:

Yargı tarihin ilk dönemlerinden itibaren ahlak üzerine kurulmuştur. Toplumun gelenekleri, duyarlılıkları dikkate alınarak. Tarih içinde günümüze kadar adaleti dağıtan organdır yargı. Eğer adalet dağıtacaksa toplumun farklı görüşlerine eşit mesafede olması gerekir. Herkese eşit davranacak çünkü adaleti dağıtıyor. Yargının siyasallaşması en büyük tehlikedir. Yargının siyasallaşması şu anlama gelir. Siyaset kurumunun talimatlarını yerine getiren bir kurum olur. Birisi mi konuşacak iktidar aleyhine, onu susturmanın aracı olur. Yargının tarafsızlığı ve bağımsızlığı üzerinde hep durulmuştur. Yargıç sıradan insanlar gibi insanlar değildir. Eğer yargıç bu niteliklerini kaybediyorsa adalet dağıtamaz algısı topluma yerleşmiş olur.

Amerikan Başkanı bir toplantıya gittiğinde oradakiler ayağa kalkarlar. Ayağa kalkmayan ve alkışlamayan tek grup vardır o da yargıçlardır. Çünkü o yargıçlar onu çok iyi bilir. Gün olur harman olur, herkesin önünde kalktığı Amerikan Başkanı’nı yargılarım.

Yargı sorunu var mı bizde? Evet, var. Bu sorunun çözülmesi gerekiyor mu? Evet. Sorunun çözümüne anayasadan mı başlamak lazım, evet anayasadan başlamak lazım. Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı üzerine CHP bunu destekleyecek mi, evet destekleyecek. Düne kadar anayasa, anayasa, anayasa diyenler bizim teklifimize kulaklarını tıkadılar. Parlamentoya bir yasa getirdiler. Yargıtay ve Danıştay’ın üyelerini görevden alıyorlar. Bir kanunla anayasanın hükümlerini işlemez hale getiriyorsunuz. Bu asla doğru değil. Buna karşı hepimizin ortak çaba harcaması lazım.  Amaç ne? Çünkü yargıyı yürütme organı emrine almak istiyorlar. Talimat alacak bir yerden yargı. O talimata göre karar verecek. 

Türkiye’de demokrasiyi kolay kazanmadık, bu kadar kolay kaybetmeyiz. Bir alt hukuk normuyla, kanunla anayasayı işlemez hale getiriyorsan bu tarihi sorumluluğun altında kalacaksın. Kanununun izin vermediği bir olayı arkadan dolanarak gerçekleştirmeye çalışırsınız. Burada da kanuna karşı hile yapılmak isteniyor. Deniyor ki, nasıl olsa çıktıktan sonra geriye yürümez. Biz gereğini yaparız. Bir yargıcın, dürüst bir yargıcın, hukuk eğitimi almış bir yargıcın demokrasiye bu pencereden bakması asla doğru değildir.

Elbette yargının içinde sorunlar olabilir, yargıcın olması gereken saygınlığına uygun davranmayan yargıçlar da olabilir. Sorun yargının kendi içinde çözmesi gereken bir sorundur. Ama hayır, öyle yapmayalım. Bildiğimizi okuyalım. Ayıklayalım, yandaşlarımızı koyalım. Son derece tehlikeli bir olay. Umarım buna kimse izin vermez. 

Yargı niye önemli? Adalet arıyorsak, başvuracağımız bir yer gerek. Neresi orası, mahkeme. Başka bir yere başvuruluyorsa o toplumda çürüme vardır. Yargı kendi güvenilirliğini, kendi saygınlığını korumak zorundadır. Aynı çukura düşerse lekeyi kimse açıklayamaz.

"Muhsin Yazıcıoğlu, helikopterle giderken bir kaza oldu, öyle deniyor"

Muhsin Yazıcıoğlu, helikopterle giderken bir kaza oldu, öyle deniyor. Yazıcıoğlu ve yanındakiler hayatını kaybetti. Davalar açıldı, 132 kişi hakkında. İhmal, suç delillerini yok etme, değiştirme. İki saat beklediği söyleniyor, ondan sonra hayatını kaybettiği söyleniyor. İHA muhabiri 20 dakika arıyor, konuşuyor. Yine buraya kimse ulaşmıyor. Daha sonra otopside muhabirin çenesinin kırık olduğu söyleniyor. Daha da önemlisi, enkaz üzerinde helikopterin beyni denen kısım yok. Kimlerin söküp aldığı belli değil. Ailenin avukatı diyor ki, düşmeyle ilgili 4 dakika 37 saniyelik radar görüntüleri silinmiş diyor. Cumhurbaşkanı DDK’yı devreye koyuyor. Ağır bir kamu hizmet kusuru ortaya çıkmıştır diyor. Yargı verdiği kararda, incelediği bir olayda vatandaşın kafasında kocaman bir soru bırakıyorsa, orada yargı yoktur. Yargının önemi budur işte."