Kılıçdaroğlu'ndan yeni iddia/Gökçek: Beni kumpasa getirdiler
Kılıçdaroğlu, Ergenekon dosyasında, Gökçek adına kesilmiş bir faturanın yer aldığını iddia etti; Gökçek ise tekrar tartışma talep etti
ANKARA - Dün canlı yayındaki hararetli tartışmanın ardından CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek bugün de basına değerlendirmede bulundular.
Kılıçdaroğlu, Ergenekon dosyasında, Gökçek adına, SESAR adlı bir danışmanlık firmasından hizmet alımına ilişkin kesilmiş bir faturanın yer aldığını iddia ederek, "Gökçek'in, 354 bin YTL'lik faturayı nereden ödediğini öğrenmek istiyorum" dedi.
Gökçek ise dünkü tartışmayla ilgili; "Beni kumpasa getirdiler. Kılıçdaroğlu ile tekrar bir televizyon kanalında tartışmak istiyorum" değerlendirmesini yaptı.
"Ergenekon dosyasındaki 354 milyarlık fatura"
Ergenekon dosyasında, Gökçek adına, SESAR adlı bir danışmanlık firmasından hizmet alımına ilişkin kesilmiş bir faturanın yer aldığını iddia eden Kılıçdaroğlu, Gökçek'in, 354 bin YTL'lik faturayı nereden ödediğini öğrenmek istedi.
Kılıçdaroğlu, "Sayın Gökçek, dünyanın ne pahalı fiyatını vererek ön ödemeli sayacı hangi gerekçeyle aldı? Tek mantıklı gerekçesi birilerine kaynak aktarmak, Ankara halkının sırtından. Büyükşehir Belediyesi aracılığıyla, Ankara halkının hortumlanması ortaya çıktı" dedi.
Doğalgaz sayaçlarının bakımı, onarımı, denetlenmesi, kontrolü için 2 ayrı ihaleye tek firmanın katıldığını ifade eden Kılıçdaroğlu, bunlar için 55 milyon YTL ve 4,5 milyon YTL ödendiğini söyledi.
Bu firmanın isminin sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, "önceki adı Alfagaz olan firmanın adının soradan Elektromed olduğunu", aynı firmanın, özelleştirme sürecinde de Başkent Doğalgaz'ı alacak konuma geldiğini ileri sürdü. Kılıçdaroğlu, "Ankara halkının parasıyla, bir özel şirkete Ankaralıları teslim edeceğiz" dedi.
"Bu kadar acz içinde kalacağını hiç düşünmemiştim"
Kılıçdaroğlu, Gökçek ve AK Parti Milletvekili Dengir Mir Mehmet Fırat ile yaptığı tartışmaların kıyaslanmasının istenmesi üzerine, şöyle konuştu:
"Sayın Fırat ile uygar bir ortamda tartıştık, birbirimize müdahale etmedik, anlatımlarımızın sonucunu, takdirini halka bıraktık. Sayın Gökçek, iddialarımı halka anlatma fırsatı vermedi, sürekli müdahale etti, başka şeyleri gündeme getirdi. Ankara gibi saygın bir kentin büyükşehir belediye başkanının, bu kadar acz içinde kalacağını hiç düşünmemiştim. Düzey olarak da çok düşüktü. Sayın Fırat'ın, düzeyli bir anlatımı vardı. Sayın Gökçek ile değerlendirmeyi, sanırım yine en iyi Fırat yaptı. Binin üzerinde mail aldım."
Bir gazetecinin sorusu üzerine, Gökçek'in Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday olmasını istediğini belirten Kılıçdaroğlu, "Çünkü, Ankara halkının Gökçek'e ders vermesini istiyorum. O dersi Tayyip Bey değil, Ankara halkı vermeli" dedi.
"Beni kumpasa getirdiler"
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, "Beni kumpasa getirdiler. Kılıçdaroğlu ile tekrar bir televizyon kanalında tartışmak istiyorum" dedi.
Gökçek, konutunda gazetecilere, CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu ile arasında geçen televizyon programıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Tartışma programını yöneten Gazeteci Uğur Dündar'ın "yanlı" bir tutum izlediğini öne süren Gökçek, "Sayın Dündar, sürekli Kılıçdaroğlu'nun yanında yer alarak onu destekleyici ifadelerde bulundu. Beni kumpasa getirdiler" dedi.
Vatandaşların da bu durumu izlediklerini dile getiren Gökçek, program öncesi kendisine iletilen konuların dışına çıkıldığını iddia etti. Yapılan program ile Dündar'ın, "tarafsızlık karizmasının yerle bir olduğunu ve çizildiğini" ileri süren Gökçek, Kılıçdaroğlu ile "Tarafsız bir televizyon kanalında, Uğur Dündar'ın yönetmediği bir programda yeniden tartışma yapmak istediğini" söyledi.
"Kılıçdaroğlu 13-0 mağlup oldu"
Programda, Kılıçdaroğlu'na sorduğu 13 soruya net cevap alamadığını ileri süren Gökçek, şunları kaydetti:
"Kılıçdaroğlu 13-0 mağlup oldu. Çıkacağım televizyon kanalında Kılıçdaroğlu sanık olacak, ben savcılık yapacağım. Hangi televizyon kanalında isterse onda çıkacağım. TRT gibi tarafsız bir kanal olabilir. Ben agresif değildim, bilinçli olarak tavır koydum. Size 'hortumluyorsunuz' demişlerse sessiz kalamazsınız, bu mümkün değildir. Ben üslubumdan zerrece pişman değilim. Çünkü kumpas böyle bozulurdu."