KOBİ’ler için sürdürülebilir başarı
Emrihan AYDIN / Tome Bilgi Holdingi İcra Kurulu Başkanı
Yeni kurulan şirketler ile kapanan şirketler dengesine bakıldığında, genel bir ortalama almak gerekirse, yeni kurulan 100 şirketin yaklaşık 84’ü ilk üç sene içerisinde kapanıyor. Hayatlarına devam eden 16 şirketin de performansları memnun etmiyor. Bunun sonucunda da piyasada sıkça “ya büyüyeceksin, ya kapatacaksın; ortaklıkla büyüyeceksin; sermayemiz keşke daha çok olsaydı…” gibi söylemlere şahit oluyoruz. KOBİ’ler için ister tek patron şirketi olsun, ister aile şirketi olsun hatta ve hatta geçmişi uzun olsun “hayatta kalma”nın yolları ve kuralları artık değişti. Faiz oranlarındaki artış, dolar ve eurodaki dalgalanmalar, bunun yanında iç pazardaki daralma, likidite darlığı gibi dışsal etkenlerde devreye girince şirketlerin sürdürülebilir başarıyı yakalama şansı zorlaşıyor. Peki, sürdürülebilir başarı için içsel boyutta neye ne kadar emek veriyorsunuz? Şirketiniz için maddi olmayan ne tür yatırımlar yapıyorsunuz? Genelde şirketin içsel boyutu göz ardı edilen unsur olduğunu söyleyebiliriz. Sürdürülebilir başarı için içsel başarı şart. İçsel boyutta başarılı olamayan şirket iskambil kagıtlarından yapılmış evlere benzer. En ufak rüzgar yıkar.
Şirketlerdeki başarı kriteri artık “ciro dönemi”nden “kârlılık dönemi”ne kaymalı. İçsel boyutta başarıyı yakalamak için odağımızı içselleştirmeliyiz.
Temel başarının anahtarı, aslında zihinsel bir algıdan ibaret. Şirket sahibinin ya da aile bireylerinin vizyonu. KOBİ’lerin yönü, şirket sahibinin yönüdür çoğu zaman. Eğer liderin vizyonu doğru olmaz ise şirkette o doğru olmayan yöne gider. Unutmayın ön tekerler nereye giderse arka tekerler de onu takip eder. Şirketlerin, gerek internet sitelerinde gerek fiziki ortamlarında, paydaşlarının görmesi için paylaştıkları ve kendilerinin bile inanmadığı “vizyon, misyon” tabelalarına her zaman gülmüşümdür. Bugüne kadar şirket vizyonunu ve misyonun “mıh gibi aklına çakmış” bir çalışan, daha da acısı, bir patron görmedim. Gideceğiniz rotayı belirlemezseniz dışsal süreçlerdeki rüzgarlar şirketini oradan oraya savurur. Vizyonunuzu iyi konumlandırın. Vizyon şirket sahiplerinin esnaf mı yoksa iş adamımı olduğunu belirleyen tek unsurdur. Büyük düşünürseniz, katlanabilir risk alırsanız, stratejik davranırsanız işte o zaman iş adamı olursunuz. Aksi durumda varlıkları korumaya çalışan, risk almaktan uzak ve büyümede yol kat edememiş esnaf olursunuz.
İş adamı olmak isteyen şirket sahiplerinin vizyonu ne olmalı? Şirket sahiplerinin vizyonu kurumsallaşma olmalı. Son yıllarda çokça duymaya başladığımız “Kurumsallaşma” nedir?
Türk Dil Kurumu’na göre kurumsallaşmak, “kurumsal duruma gelmek, örgütlü duruma gelmek, süreklilik kazanmak” olarak tanımlanmış. Amaç süreklilik kazanmak değil mi zaten? O zaman kurumsallaşın. Kurumsallaşmanın birbirini tamamlayan iki parçası bulunmakta. Birincisi işlerin kişilerden bağımsız şekilde yürütülebilmesi; ikincisi şirketin kısa, orta ve uzun vade de planını yapması. İşte KOBİ’lerin sürdürülebilir başarısı için anahtar açıklaması.
KOBİ’lere son söz: Rekabet artıyor, kâr marjları düşüyor, dünya artık tek pazar; bu değişkenlere karşı ayakta kalmanın yolunu yani kurumsallaşmayı bir an önce hayata geçirin derim ben.