KOBİ’lerin finansmana ulaşmadaki teminat problemi için çözüm: Kredi Garanti Fonu

Dr. Okan ACAR / Ramazan Yavuz CEBE Kuveyt Türk Katılım Bankası AŞ Bireysel ve İşletme Bankacılığı Ürün Geliştirme

YAYINLAMA
GÜNCELLEME




Bilindiği gibi özellikle sermaye ve teminat KOBİ'lerin en fazla zorlandıkları konulardır. Yeterli sermayeleri ve yeteri kadar mal varlıkları olduğunda hem finansmana ulaşmaları daha kolay olacak hem de finansman daha az maliyetli olacaktır. İşte bu noktada birçok işletme yeterli ve banka tarafından istenilen özellikteki teminatı karşılamada sorun yaşamaktadır. Bu sebeple finansmana ulaşamamakta ya da finansman koşulları çok ağır olabilmektedir.
Teminat bulmada sıkıntı çeken firmaların imdadına Kredi garanti Fonu (KGF) yetişmektedir. KGF, küçük ve orta ölçekli işletmeler için sağladığı kefaletle bu işletmelere destek vermekte, yatırımlarının ve işletmelerinin finansmanında banka kredisi kullanmalarını mümkün hale getirmektedir. Böylece teminat sorunu olan işletmeler de KGF'den sağladıkları kefalet ile banka kredilerine kavuşabilmektedirler. KGF'in internet sayfasında da belirtildiği gibi yenilikçi yatırımların gerçekleştirilmesi, ileri teknoloji içeren küçük girişimler, ihracatın desteklenmesi, istihdam artışı sağlayacak yatırımlar ve bölgesel kalkınma amaçlı yatırımlar KGF kefaletlerinde öncelikli olarak değerlendirilen konular olarak göze çarpmaktadır.
1991'de kurulmasına rağmen KGF'nin çok etkin bir kurum halinde gelmesi 2008 küresel krizinden etkilenen ülkemiz reel sektörüne destek verebilmek için Hazine'den 1 milyar TL kaynak aktarılıp 20 bankanın da ortaklığının sağlanması ve sermaye artışı yapılması ile olabilmiştir. Bugün KGF neredeyse tüm bankalar ile çalışan ve ülkemizdeki birçok bankanın ortak olduğu bir kurumdur. KGF kendine ithaf edilen misyonu yerine getirebilmek için ülkemizin birçok yerinde şubeler açmakta ve böylece Kobilerin kredi taleplerine hızlı şekilde cevap verebilmeye çalışmaktadır. Kendilerinin ifadesi ile 2 haftada kredi başvuruları sonuçlanmaktadır.
KGF temelde iki farklı şekilde kefalet vermektedir. Bunlardan birincisi kendi öz kaynağından vereceği kefaletler, ikincisi ise hazine desteğinden faydalanarak vereceği kefaletlerdir. KGF, Hazine desteğinden yararlanarak vereceği kefaletler için projenin gerçekten 2008 yılındaki krizden etkilenen KOBİ'lere kullandırıldığından emin olmak istemektedir. Bunun için daha detaylı ve daha fazla bilgi/belge istemektedir. Çünkü KGF'nin yeniden yapılandırıldığı 2008-2009 döneminde asıl amaç Kobilerin krizden etkilenmeleri sebebiyle ihtiyaç duydukları finansmana ulaşabilmelerinin sağlanması idi. KGF hazine desteğinden vereceği kefaletler için faiz/kar dahil riskin %80'ini aşmamak kaydıyla bir firma için maksimum 1 milyon TL, grup firmaları için ise toplam 1 milyon 500 bin TL şeklinde kefalet verebilmektedir. KGF'nin Hazine desteği ile kullandıracağı kredilerde minimum vade 6 ay maksimum vade ise 48 ay olabilmektedir. Bu kefaletler işletmelerin işletme sermayesi ihtiyacı için kullandığı kredileri içerebildiği gibi TTK dediğimiz taksitli ticari kredileri de içermektedir.
KGF Hazine desteğinden kullandırılacak nakdi krediler için tahsis edilen limitler tek seferlik olarak tahsis edilecek olup, doldur boşalt şeklinde kullanılamayacaktır. Ancak tahsis edilen limit, dilimler halinde kullanılabilecektir.
KGF'nin kefalet kabul tarihinden itibaren 6 ay içinde kredinin kullandırılması zorunludur. Eğer kefalet kabul tarihinden itibaren 6 ay içinde kredi kullandırılmazsa 6'ncı ayın sonunda KGF'nin kefaleti son bulmuş olacaktır ve o müşteri için yeniden bir limit çalışması yapılması gerekecektir. Kredi kullandırmadan önce eğer KGF'ye belirtilen kredi özelliklerinde herhangi bir değişiklik olursa krediyi kullandıracak banka o krediyi kullandırmadan KGF'ye bu değişiklikleri bildirmeli ve KGF'nin onayını almalıdır. Aksi halde KGF'nin kefaleti geçersiz olacaktır. KGF kefaletinin olduğu bir kredide KGF dışında alınan ipotekler o kredi tamamen kapatılıncaya kadar fek edilemeyecektir. Eğer müşterinin bir gecikmesi olursa müşterinin KGF kefaletli kredisine ilişkin ipotekleri dışında bankada yer alan başka projelerinin ipotekleri de fek edilemeyecektir.
KGF'nin bankalarla risk paylaşım esasına göre çalıştığı unutulmamalıdır. 100 bin TL tutarında bir kredi de KGF'nin kefaleti %50 yani 50 bin TL ise ve ilk yılın sonunda yapılan geri ödemeler neticesinde müşterinin riski 70 bin TL'ye düştüyse KGF'nin bu krediye ilişkin kefaleti de 35 bin TL'ye düşmüştür. Yani KGF proje süresince bankanın riskine ortak olmaktadır.
KGF kefalette bulunduğu yararlanıcılardan bir defaya mahsus olmak üzere 250 TL başvuru ücreti (başvuru red edilirse geri alınamıyor) ve ilk yıl peşin olarak tahsil edilmek üzere toplam KGF teminatı üzerinden %1, devam eden yıllarda ise kalan teminat risk bakiyesi üzerinden %0.9 olmak üzere komisyon tahsil edilmesi gerekmektedir.
Başvurular mutlaka banka üzerinden olmalıdır. Şahsi başvurular KGF tarafından değerlendirmeye alınmamaktadır. Çalışan sayısı 250'den az olan işletmeler KOBİ olarak kabul edilmekte olup, imalat sanayi yanında hizmetler ve madencilik sektöründeki girişimcilerin de talepleri karşılanmaktadır. Türkiye'nin bütün yörelerindeki KOBİ'ler, esnaf ve sanatkârlar, tarımsal işletmeler ve çiftçiler, kadın ve genç girişimciler KGF kefaleti için başvurabilmektedirler.