Kriz, dünya ile entegre olmuş Denizli'ye derinleşerek geliyor
Gültekin Okay SALGAR / Denizli Sanayici ve İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı
Global kriz etkisini giderek artıyor. Tüm dünyada yaşanmakta olan sıkıntıların ana sebebi finans sektörünün yanlış uygulamalarıdır. Bankalarımız yarı yarıya yabancı sermayenin kontrolünde. Dünya geneline yayılan kriz ülkemize ve dünya ile entegre olmuş ilimiz Denizli'ye derinleşerek gelmeye başladı.
Hükümetimiz önlem almakta geç kaldı. Dünya piyasalarındaki pazar daralması, finansal ihtiyacın artması ve faizlerin yüksekliği işadamlarını bunaltma noktasına getirdi. Ancak kriz her şeyin sonu değildir. Her türlü belirsizliğe rağmen temkinli ve dikkatli olmak zorundayız. Maneviyatımızı bozmadan akıllı kararlar almak ve direnmek zorundayız. Bu gibi zor durumlarda öncelikle Denizlili firmalarımıza, yönetime destek olacak bilgileri ulaştırmak, derneğimizin önemli toplumsal görevlerindendir.
Hiç unutulmamalıdır ki, krizin faturası herkese çıkacaktır. Her kriz, sistemdeki bir bozukluğa işarettir ve düzeltme fırsatı verir. Her düzeltmenin bir yan etkisi olacaktır. Kriz yönetimi, bu etkiyi en azda tutmaktır. Ekonomi uzmanlarına göre kriz yönetiminde dikkat edilmesi gereken hususlar var. Bunlara biraz değinelim. İhracat pazarları çeşitlendirilebilir. Bilançolardaki uyumsuzluklar, potansiyel risk oluşturan alanlar dengelenmelidir. Öz sermaye kullanımı ve nakitte kalma ciddi avantajlar sağlayacaktır. Mevcut stoklar hızla azaltılarak, nakde çevrilmelidir. Etkin bilgi ve becerisi yüksek işgücü ile çalışmaya ve iş idaresi yönünden takım çalışmasına özel önem verilmelidir. Pazarlama ve reklam bütçelerinde kesinti yapılmamalıdır. İç ve dış taleplerdeki satışların aynı oranda düşeceği düşünülmemelidir. Kriz için hazırlanan stratejiler kısa dönemler halinde gözden geçirilmelidir.
Pazar daralması ve resesyon durumlarında yapılacak en doğru iş; çok işlevli bir komite kurmak, maliyetleri gözden geçirmek ve şirketin promosyon faaliyetleri, dağıtım kanalları, pazar segmentleri, müşteri kitlesi ve coğrafi yayılımını tek tek inceleyip, maliyetleri düşürülecek alanlar belirlemektir. İşlerin durgunlaştığı dönemler, şirketin gelişme döneminde aldığı fazla kiloları eritmek için iyi bir fırsattır. Lüks harcamaların ve gereksiz savurganlıkların azaltılması, şirketi daha sağlıklı bir duruma getirir. Gelir kaynaklarının incelenmesi; geçici indirimler; yeni ürün konseptleri; fiyatı makul, ancak kalite seviyesi yüksek 'kompakt' ürünler geliştirmek; tabii ki en önemlisi moralleri yüksek tutup ümitleri yok etmemek kriz yönetiminin en önemli unsurlarındandır.