Krizin derin yönü: Dolar temelli finans sisteminin sonuna doğru
Dr.Mustafa YILDIRAN / Cumhuriyet Ü.İİBF
Finansal kapitalizm tarihi dönüm noktalarından birisinin daha eşiğindedir. Dünya tarihinde ekonomik sistemlerin dönüşümü genelde krizlerden sonra meydana gelmektedir. 1929 ekonomik buhranı sonucunda ABD'de büyük bankaların ve şirketler ekonomik mülkiyeti ele geçirerek yeni bir finansal mimarinin temellerini attılar. 1970 petrol krizinden sonra liberal finansal sistemin altyapı oluşturularak, bugünlere kadar oluşan sistemin temel unsurları meydana getirildi. 1997 Asya krizinden sonra küresel bankalar Asya'nın bütün nimetlerini çekerek, 2006'ya kadar ulaşan bir finansal cennet oluşturdular. Ama dinozorların yok oluşuyla ilgili teorilerde olduğu gibi, dev finans kuruluşları büyüdükçe risk iştahları arttı ve gözü kara şekilde finansal bolluğun şişmesine neden oldular. Fakat ABD merkezli liberal finansal sistem bu devlerin yükünü taşıyamayacak kadar risk üstlendiği için, tek tek düşmeye başladı.
2007'nin ortalarında başlayan likidite krizinin bu denli yoğun olduğunu anlamakta bazı kesimler anlamakta zorluk çektiler. Halbuki finansal ortamdaki şişkinlik sadece konut kredisi risklerinden oluşmuyordu. Küresel bankalar, son yıllarda riski yüksek kredilerinin değişik yöntemlerle sigortalanmasını sağladıktan sonra mali piyasalarda elinden çıkardı. Kredi ve kredi türevlerinin artan riskine rağmen mali piyasalarda işlem görmeye devam etmesi de ilginçti. Dünyada cari fazla veren ülkelerin portföylerinde fazlalıklar nedeniyle, bu işlemleri kolaylaştırdı. Çok değişik ülkelerden müşterileri olan bankalar, büyüyemedikleri takdirde çökmeye mahkûmdu. Oluşan finansın saadet zinciri, ilk kredi müşterilerinin ödemelerin, aksatmaya başlaması ve bankacılıkta likit varlıktan çok kağıtların işlem görmesi, sürecin sonuna geldiğini net olarak göstermekteydi. Ayrıca ABD ekonomisinin bütçe ve ticaret açıklarına bağlı ekonomik sistemi ancak dolara bağlı finansal borç araçlarının piyasada olması halinde ayakta kalabilmekteydi. Sistem bir kumarhanede veresiye pullarla oynanan bir kumar masası gibi çalışmaya uzun süre devam edemezdi ve bir yıldan fazla süren dalgalanma devletin ekonomiye olan müdahalelerine rağmen Eylül ayının ortasında en zayıf halkaların kırılmasıyla çökmeye başladı. Artık daralan piyasaların dibini buluncaya kadar çökeceği tahmin edilebilir. Krizin bundan sonraki yönünün nasıl olacağı bilmece olmaktan çıkmıştır.
Öncelikle ABD merkezli finansal sistemin kredibilitesi tartışmaya açılacaktır. ABD'nin büyük bankalarının ve diğer finans kurumlarının risk dereceleri artacaktır. Dolayısıyla sistemin güvensizlik üreten yapısı, kronikleşecektir. ABD'nin ikiz açıklarının finansmanı zorlaşacaktır ki, o zaman dünyaya dolar pompalayan sistemin sonu demektir.
İkinci olarak, ABD piyasalarındaki durgunluk sebebiyle, Asya ve diğer ülke işletmeleri yeni pazarlara yönelmek içi strateji değişikliği yapmak zorunda kalabilir. Krizin ABD'de atlatılmaması durumunda ABD pazarı sürekli küçülme eğilimine girebilir ki, o zaman ekonominin açıkları ve askeri harcamalarının yüksekliği sebebiyle ülke içinde sosyal ve ekonomik sıkıntılar içinden çıkılamaz duruma gelecektir. Ayrıca hiçbir işletme sürekli itibar kaybeden bir para ile işlemlerini bağlamak istemeyebilir.
Son olarak, güçlü ekonomik güçlerden birisinin, 'kral çıplak' diye bağırması durumunda ABD kağıt basarak mal ve hizmet aldığı sistem bir daha dönülmemek üzere tarihte kalabilir. FED'in dökme suyla bu çarkları çevirme de nereye kadar başarılı olabileceği tartışmalıdır.
Küresel bir ekonomik krizin eşiğindeki dünya için, ABD bu krizi çözebilse bile eskisi kadar güvenilir bir güç olamayabilir. Finans sistemine hala neden devlet müdahalesinin yoğun olarak kullanıldığı tartışanlar, ABD'nin şu anda sahip olduğu ekonomik ve siyasi gücü bırakmak istememesinden olabileceğini düşünmelidir. Ayrıca ABD menşeli finans kuruluşlarının dünyanın her yerinde aktif sahibi olduğu gerçeği, göz önünde tutulmalıdır. Unutulmamalıdır ki, bir zamanlar kelepir işletme toplamak için değişik ülkelerde kriz sonrasında dolaşanlar olduğu gibi, bundan sonra da olacaktır.