Maliye’nin sıcak eli (I)

HÜSEYİN PERVİZ PUR - YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİR

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Fahri Hesap Uzmanı Rahmetli Ali Alaybek’in başkanlığında 1961-1969 yıllarında ve buna iki sene ayrıca ilave edilerek çalışan Vergi Reform Komisyonu'nun “Temel” yaklaşımını aşağıya koyarak yazımın konusuna açıklık getireceğim; 

1. Vergiden optimal hasılayı sağlamak,

2. Vergi sistemini sosyal ve ekonomik fonksiyonlarını yerine getirecek şekilde düzenlemek,

3. Vergi kanunlarını kolay, anlaşılır. açık ve basit hale getirmek,

4. Vergi hukukunu demokratik prensiplere göre düzenlemek yönünde olmuştur.

Vergi reform komisyonu önerilerinde daima mükelleflerin tasarruflarını ve yatırımlarını vergi yoluyla teşvik etmeyi önemle gözönünde bulundurmuştur. Bu nedenle komisyon kısa vadede vergi hasılatında azalmaya sebep olabilecek bazı vergi indirim tedbirlerini önermekten de çekinmemiştir. Bunların en önemlileri, yatırım indirimi, hızlandırılmış amortismanın bir türü olan degresif amortisman, ihracatta vergi iadesi, tarıma konulmuş gelir vergisi kapsamının daraltılması gibi hususlardır.

Alaybek bugün yaşasaydı, Maliye Bakanlığı'nın günümüz durumunu görseydi, temel yaklaşımların yerine getirildiği ve fazlası ile aştığını “Batılı bir Maliye Bakanlığı” görür ömrüne ömür katardı. Ancak aradan elli yıl geçti. 1984 yılından günümüze yokuşu çıkarak düzlüğe çıkan ekonomimiz “ileriye giden gelişimini hızlandıracak vergi lokomotifinin” hızla ekonominin önüne geçerek gelişmenin hızını artıracak görevini üstlenmiş durumdadır.

Öncelikle tamamı mükellef lehine, onu Mali İdare'ye yanaştıracak 23.07.2010 tarih 6009 sayılı Kanun'un genel hükümleri; bazıları muhtelif tarihlerde olmak üzere 01/08/2010 tarihi itibariyle yürürlüğe girmiştir.

 Kanunun en önemli hükmü vergi incelemeleri ile ilgili Vergi Usul Kanunu'nun 140. maddesinde mükelleflerin “Vergi müfettişleri” tarafından incelenmesi ile değişikliklerdir. Kısaca ve sırayla özetlersek; 

a) İnceleme başlama hususu mükellefe bir tutanak ve incelemenin nedeni açıklanarak başlanır.

b) İnceleme yapanlar vergi kanunlarıyla ilgili kararname, tüzük, yönetmelik, genel tebliğ, sirküler ve özelgelere aykırı inceleme raporu düzenleyemezler. Ancak bu düzenlemelerin kanunlara aykırı olduğu kanaatına varan inceleme elemanı bağlı olduğu birimler aracılığı ile Gelir İdaresi Başkanlığı'na bu hususu düzenleyecekleri raporla bildirirler. 

c) İncelemelerin süresine kısıtlamalar getirilmiştir.

- Tam inceleme yapılacaksa süre bir yıldır.

- Sınırlı incelemede süre en fazla altı aydır.

 - Her iki sürelerde inceleme bitirilemeyecekse inceleme elemanı gerekçe göstererek ek süre talep edebilir. Bir süre verilmesi gerekli görülürse en fazla altı ay daha süre verilebilir. 

Bu kanun öncesi, mükellef neden incelendiğini soramazdı ve ayrıca yıllarca süren incelemelerde “vergi korkusunu” yaşamaya mecbur kalırdı. İncelemenin başlama ve bitirme sınırı yoktu. Mükellefin resmi kayıtlarında hata veya kasıt olsa da zaman mükellefin aleyhine çalışır, gecikme zammı vergi tutarının birkaç katına da geçebilirdi.

Mükelleflerle Gelir İdaresi arasında sıcak temas sağlayan bu değişiklik mükellefleri rahatlatmıştır kanaatındayım. Bu kanunla genel bir çerçevede bakıldığında vergi incelemesi mükellefi yıpratmak değil, aksine vergisel eğitmek amacını taşıdığını söyleyebiliriz.

Geniş tabanlı birçok maddeyi içeren kanunun tamamı incelendiğinde “Torba Kanunu” olarak adlandırılan 6009 sayılı Kanun'un genel gerekçesinde özetle:

“Ekonomik kalkınmanın hızlandırılması, vergi sistemimizin gelişmiş ülke uygulamalarına paralellik sağlandığı” açıklanmıştır.

 Kanımızca; Serbest piyasa ekonomisine sıcak bakan bu kanun yerli ve yabancı kurumsal yatırımcılar açısından müphem noktaları kaldırdığı gibi, geçmişte kalan vergi sistemimizin ekonomiye yaptığı baskıdan kaçarak yurt dışına yatırım yapan yerli sermayeyi geri dönmeye ve kayıt dışı ekonomide bekleyen potansiyel mükelleflere bir çağrı mesajı vermektedir.

“Torba Kanunu” baştan başa incelemeye değer bir vergi kanunu diyemeyeceğim “vergi dostluk kanunu”dur diyebilirim. 
Önerilerime geçiyorum.

Önerilerimizin hemen hemen tamamı sempozyum sunumlarında ve özellikle gururla zevkle seçilerek görev aldığım Maliye Bakanlığı Vergi Konseyi'nde 2005-2011 yıllarında yazılı olarak sunmuştum.

Sayın Maliye Bakanı Mehmet Şimşek “Vergi Affının çıkarılmaması konusunda “değişmez” maddeleri önermektedirler. (Yazımız Maliye'nin sıcak eli-önerilerimiz başlığı ile devam edecektir.)