”Önümüzdeki sorunun adı bölücülük ve terör”
Bahçeli, "Bin Yıllık Kardeşliği Yaşa ve Yaşat" mitinginde Türkiye'nin önemli tehlikelerle karşı karşıya olduğunu belirtti
ANKARA - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Türkiye'nin bugün çok ağır ve önemli tehdit ve tehlikelerle karşı karşıya bulunduğunu" ileri sürerek, "Türkiye'nin önündeki bu sorunun adı bölücülük ve terördür" dedi.
MHP'nin, "Bin Yıllık Kardeşliği Yaşa ve Yaşat" sloganıyla gerçekleştirdiği miting için erken saatlerden itibaren üst aramaları yapıldıktan sonra Tandoğan Meydanı'na alınan vatandaşlar, Bahçeli konuşmasına başlayıncaya kadar sık sık "Şehitler ölmez, vatan bölünmez" ve "Ne mutlu Türküm diyene" sloganları attı.
"Nefes Nefese Anadolu" grubunun konser verdiği mitingde, sergilenen tiyatral gösterinin ardından Atatürk'ün sesinden Nutuk'tan bir bölüm dinletildi. 10. Yıl Marşı'nın söylendiği, halk oyunları ve sema gösterilerinin yapıldığı mitingde, şehitler için saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu.
Daha sonra "Devletin başına Devlet gelecek" sloganları eşliğinde platforma çıkan Bahçeli, "kardeşlikle geçen bin yılın kaynaştırdığı büyük Türk milletinin bir kez daha tarih yazmak için ve kardeşliğe sahip çıkmak için Tandoğan Meydanı'nda toplandığını" söyledi.
"Bin yıllık kardeşliği yaşa ve yaşat" sloganıyla yapacakları toplantının ilkinde Ankaralılar ile buluşmaktan "bahtiyar" olduğunu dile getiren Bahçeli, Türkiye üzerinden oynanmak istenen oyunlara rağmen şehit ve gazilere sahip çıkmak, "yıkılmadım ayaktayım" demek için Ankara'da toplanan vatandaşlara teşekkür etti.
"Erdoğan açılım denen yıkımdan vazgeç"
Konuşmasında "demokratik açılım" çalışmalarını eleştiren Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a seslenerek söz konusu projeyi sonlandırmasını istedi. Bahçeli, şöyle konuştu:
"Buradan Erdoğan'a sesleniyorum, Başbakan isen yürütmenin başısın. Ülkenin güvenlik ve esenliğinden sorumlu sensin. Tüyü bitmemiş yetimin hakkından sorumlu sensin. İncinen canın, dökülen kanın, kırılan gururun sorumlusu sensin. Kefil olman gereken kanlı teröristler değildir. Senin şehadetlere de kefaletin var. Senin mazlumlara da mesuliyetin var. Kaçma, terörle mücadele senin görevin. Çekinme, vatanın birliği senin görevin.
Başbakan isen gereğini yap ve açılım denen yıkımdan vazgeç. Yedi yılda milli değerlerimizi fazlasıyla tahrip ettin. 'Türkiyelilik' zırvasıyla hain gönülleri hoş tuttun, cesaret verdin. Eşkıyayı masaya davet ettin. İmralı ile iş birliği yaptın. Aşiret reislerini kucakladın. Teröristi Habur'da törenle karşıladın. Kimliğimizi sorguladın, birliğimizi kurcaladın. Bizi otuz altıya bölmeye çabaladın. Kimlikleri kaşıdın ve yeterince kanattın. PKK'nın yapamadığını sen yaptın. Kardeşliğimizi derinden sarstın. Kanlı terörü hoş gördün, 'masum talepler' dedin. Ve bizi utanmadan, sıkılmadan 'kanla beslenmekle' suçladın."
"Yıkım ve tahribat afet boyutlarına ulaşmıştır. Sosyal doku ağır yara almıştır" diyen Bahçeli, kamplaşma ve kutuplaşmanın derinleştiğini, devlet kurumlarının kuşatıldığını, siyasi kurumların kirlendiğini söyledi.