Ortak pencereden bakabilmek...
ORDU'DAN / Murat GÜRSOY
Geçtiğimiz hafta fındığı hem ülke genelinde hem de dünyada daha iyi tanıtmak için çalışmalar yapan Karadeniz Fındık İhracatcı Birlikleri ve İstanbul Fındık İhracatcı Birlikleri Yönetim Kurulu üyelerinden oluşan 9 kişilik Fındık Tanıtım Grubu eş başkanları ve yönetim kurulu üyeleri ile bir araya geldik.
DÜNYA'nıni ev sahipliğinde yapılan toplantıda fındık masaya yatırıldı.
Geçmişde 31 ülkeye yapılan fındık ihracatını bugün 101 ülkeye ulaştıran Fındık Tanıtım Grubu, bu önemli ürünün ülkemizde ve dünyada geldiği durumu anlattılar, yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi verdiler. İzlenen yanlış politikalar nedeniyle 3 ilde üretilen fındığın bugün 40 ilde üretildiği; 1983 yılında çıkan 2844 sayılı yasanın uygulanmamasıyla beraber fındıkta arz fazlasının her geçen gün arttığı; bu arz fazlasının ülkemizde kaldığı gerçeğini ortaya koymaya çalıştılar. Dünyada ise Azerbeycan, Gürcistan, İtalya ve İspanya başta olmak üzere ABD, Şili ve hatta Bulgaristan'ın bile fındık dikmeye başladığını; bunun nedenin ülke olarak izlediğimiz yüksek fındık fiyatı politikası olduğunu, şikayetçi olan alıcıların üretime ya da farklı ülkelerden alım yoluna gittiklerini dile getirdiler.
Bu sorunların ardından haklı olarak sorduk: Peki, fındık üreticisinin durumu ne olacak? Fındık fiyatlarının arz ve talebe göre gelişmesi istenirken, özellikle tek geçim kaynağı olan Doğu Karadenizli üretici ne yapacak? İhracatcının önerisi; Devlet fındık fiyatlarını serbest bıraksın, gerçek fındık üreticisine de prim desteği versin. Böylelikle fındık fiyatlarının ucuzlayacağının; düz ovada fındık dikenlerin fındığı sökme yoluna gideceğinin; ülke olarak daha fazla fındık satacağımızın; 10 yıl içinde iç fındık ihracatının 350 bin tonlara ulaşacağının teminatı veriyorlar. ülke genelinde 30 binden fazla aileye iş-aş sağladıklarını, ülkeye en az 1,5 milyar dolar döviz kazandırdıklarını belirten ihracatçılar, bugün TMO ile rekabet ettirilmek istendiklerini ancak Devlet'le rekabet etmelerinin mümkün olmadığını söylüyorlar.
1999'dan bugüne DÜNYA Gazetesi olarak fındıkla ilgili 20'ye yakın toplantı yaptık ve her toplantı sonunda gördük ki herkes kendi penceresinden bakarsa, fındıkta uzlaşma sağlanamaz. Çünkü fındığı üreten kesimi dinlediğimizde; geleceği garanti bir fındık politikası oluşturmadan bazı gelişmelerin oluşması zor görünüyor. Bu nedenle fındıkta yeni sezona girmeye az bir zaman kala, ipler tekrar geriliyor. Suçlamalar başlıyor; çözüm adına adımlar yavaş atılıyor; bu konuda gayretli çalışmalar yapanlar da hedef haline geliyor. Herkes kendi penceresinden baktığı sürece herkes kendince haklı olacak, ortak pencereden bakmayı başarırsak ve uzlaşırsak sorunlar çözülecek. Ortak menfaatler noktasındaki Ulusal Fındık Konseyi bu işleri yapmak için kuruldu, fakat hızla yıpratılmaya devam ediyor.
Sonuç olarak biz tüm kesimleri ortak pencereden bakmaya ve ülkemiz menfaatleri doğrultusunda birkeşmeye çağırıyoruz. Her şey fındıkta istikrarın ve sistemin oluşması için diyoruz…