Özal davası 19 Mart'a ertelendi
Tuğgeneral Levent Ersöz’ün yargılandığı, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın zehirlenerek öldürüldüğü iddiasıyla açılan davanın 2. duruşması görüldü. Mahkeme heyeti duruşmayı 19 Mart 2014 tarihine erteledi
ANKARA - 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ölümüne ilişkin emekli Tuğgeneral Levent Ersöz'ün yargılanmasına devam edildi.
Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, "sağlık sorunlarını" gerekçe gösteren sanık Ersöz katılmadı. Duruşmada, iddianamede "müşteki" olarak yer alan Özal'ın oğlu Ahmet Özal ile taraf avukatları hazır bulundu.
Kayda alınan duruşmada, Ahmet Özal beyanda bulundu. 1993'ten bu yana değişik şekillerde babasının ölümüyle ilgili açıklamalarda bulunduğunu belirten Özal, "Benim inancıma göre, 1988 suikastıyla değerlendirildiğinde bir bütünlük olduğunu düşünüyorum. 1993 senesi rahmetli Uğur Mumcu'nun suikastiyle başlayan karanlık bir süreç. 1993 yılıyla ilgili açılan davalarda, Meclis'te de verdiğim önergede, 1993 yılının ve özellikle rahmetli Özal'ın ölümünün araştırılması teklifinde bulundum. Müşteki sıfatıyla müdahil olmak istiyorum" dedi.
Mahkeme Başkanı İrfan Önder Yorgancılar'ın "Sanığı tanır mıydınız" sorusuna Özal, "Sanığı tanımıyorum, rahmetli babamın tanıyıp tanımadığını da hiç bilmiyorum" cevabını verdi.
Babasının rahatsızlandığı gün, Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nde doktor bulunmaması, GATA'ya götürülürken sonra yolun değiştirilip Hacettepe Hastanesi'ne getirilmesi gibi konuların herkes tarafından bilindiğini belirten Özal, babasının ölümüne ilişkin savcılıkça aldırılan Adli Tıp Kurumu raporunun tam anlamıyla açıklanmadığını ileri sürdü.
Yorgancılar'ın, "Sanığın diğer aile bireyleriyle ilgisi var mı" sorusunu Özal, "Bilmiyorum, ama sanmıyorum. Benim bir tanışıklığım yok" diye yanıtladı. Özal, "Sanıktan şikayetçi misiniz" sorusunu "Davaya müdahil olmak istiyorum, sanığı tanımıyorum" diye yanıtladı.
"Saçları talep edilince verdik"
Duruşmada söz alan sanık avukatı Hulusi Coşkun, müvekkili hakkında dava açılmasının nedeninin gizli tanıklar olduğunu belirterek, "Gizli tanık beyanlarından hareket edildiğinde, müvekkilimin de müşteki tarafının da suçlandığı gözlenmektedir. Katılan talebinde bulunulması için suçtan zarar görülmesi gerekir. Suçtan zarar değil suça iştirak söz konusudur" dedi.
Coşkun'un, "Bu dava gizli tanık beyanlarına dayanılarak açılmıştır. Bu gizli tanıklar, herkesi suçladıkları gibi, yüz kızartıcı iddialarda da bulunmuşlardır. Burada gizli tanıkların beyanlarına göre iştirakçı olunması söz konusudur. Gizli tanıkların beyanlarıyla ilgili bir şey söyleyecek misiniz" sorusuna Özal, "Gizli tanık ifadelerinin ne derece gerçeği yansıttığını bilmiyorum, bunu hukuki olarak değerlendirmek mümkün değil. Gizli tanıkların burada dinlenmesinin doğru olduğunu düşünüyorum" cevabını verdi.
"Arif Ersöz'ü hatırlayamadım"
Coşkun'un "Sayın Özal, milletvekilliği yaptığı dönemde, babasının ölümünü son 4-5 ayda gündeme getirdi. Neden, bu konuyu Meclis araştırması olarak gündeme getirip, cumhurbaşkanı suikasta uğradı mı uğramadı mı tespit ettirmemiştir" sorusuna Özal, şu yanıtı verdi:
"1999'da Malatya'dan bağımsız milletvekili seçildim. 1993'ten beri yaptığım çalışmalarla basında yer alabilmem, 1998'den itibarendir. Bağımsız milletvekili olarak hiçbir gücünüz yoktur, ancak koalisyon ortaklarını yanınıza alarak soruşturma açma şansınız olabilir.
Avukat Coşkun'un, "Arif Ersöz'ü tanıyor musunuz? Burdur'da tanışmışsınız, Levent Ersöz'ün kayınbabası, albaydı" sorusuna Özal, "Hatırlayamadım" karşılığını verdi.
Mahkemenin kararı
Metris 1 Nolu T Tipi Ceza İnfaz Kurumuna yazı yazılarak, Levent Ersöz'ün sağlık durumunun duruşmada hazır edilmesine uygun olup olmadığının sorulmasına karar veren mahkeme, sanığın, sağlık durumunun elverişli olmaması durumunda, sesli ve görüntülü sistemle ifadesinin alınmasını kararlaştırdı. Mahkeme, Ersöz'ün sağlık durumu hakkında bilgi verilmemesi durumunda, sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi.
Müşteki Semra Özal ve Ahmet Özal'ın davaya katılma taleplerinin Ersöz'ün savunmasının alınmasından sonra değerlendirilmesine karar veren mahkeme, Malatya 10. Ağır Ceza Mahkemesine yazı yazılarak "Deniz Uygar" kod adlı İlker Çınar'ın ifadesinin tespitini kararlaştırdı.
İlker Çınar’ın, Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarasının düzeltilerek yeniden araştırılmasına karar veren mahkeme, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı 19 Mart 2014'e erteledi.