Özel ders veren öğretmenlerin fatura vermek zorunda olduklarını biliyor musunuz?
Yılmaz SEZER / Güncel & Laviale Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı
Yeni eğitim öğretim yılının başladığı bu günlerde, veliler çocukları için okul belirlemenin yanı sıra çocukların açıklarını gidermek ve daha iyi yetişmesini sağlamak amacıyla, özel ders aldırmak istemektedirler. Bu amaçla da özel ders veren öğretmenlerle iletişim kurmakta ve onlarla görüşmektedirler. Bazı çocuklar tek bir dersten özel ders almakta iken bazı çocuklar birçok ders için destek almaktadır. Bazı öğretmenler ders anlatmak için öğrencinin evine giderken, bazı öğretmenler öğrencilerini kendi evinde kabul etmektedir. Aileler özel dersler için ağırlıklı olarak devlet veya özel eğitim kurumlarında çalışan öğretmenleri tercih etmekte, dersler bu öğretmenler tarafından verilmektedir.
Uygulamada, özel ders veren öğretmenler herhangi bir fatura veya benzeri belge düzenlememektedirler. Çünkü, öğretmenler özel ders verme işlemlerini vergi mükellefi olmaksızın kayıtdışı olarak yapmaktadırlar. Bu durum özellikle vergi mükellefiyeti bulunan veliler açısından dezavantaj yaratmaktadır. Çünkü, gelir vergisi mükellefiyeti bulunan velilerin, GVK’nın 89/2. maddesine göre, beyan ettikleri gelirin yüzde 10’unu aşmaması, Türkiye’de yapılması, gelir ve kurumlar vergisi mükellefl erinden alınacak belgelerle tevsik edilmesi şartıyla küçük çocuklarına ilişkin olarak yaptıkları eğitim giderlerini gelir vergisi beyannamesi ile beyan edecekleri gelirlerinden indirme imkanları bulunmaktadır. Yani vergi mükellefi veliler özel dersler için verdikleri ücretleri belgelendirebilmeleri halinde gider olarak yazabilmektedirler.
Özel ders veren öğretmenlerin gelir vergisi karşısındaki durumu
Gelir Vergisi Kanunu’nun 65. maddesinde; “Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır. Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır”, 66. maddesinde ise; “Serbest meslek faaliyetini mutat meslek halinde ifa edenler, serbest meslek erbabıdır. Serbest meslek faaliyetinin yanında meslekten başka bir iş veya görev ile devamlı olarak uğraşılması bu vasfı değiştirmez”, hükümleri yer almaktadır.
Anılan madde hükmüne göre, öğretmenler tarafından öğrencilere verilen özel ders faaliyetinin serbest meslek faaliyeti, bu faaliyetten elde edilen kazancın da serbest meslek kazancı olarak kabul edilip vergilendirilmesi gerekmektedir. Özel ders veren öğretmenlerin devlet veya özel bir eğitim kurumunda da öğretmenlik yapmaları ve buradan ücret geliri elde etmeleri halinde, bu kurumlar tarafından ödenen ücretlerden gelir vergisi kesintisi yapılmaktadır. Bu nedenle söz konusu ücretlerin öğretmenler tarafından serbest meslek faaliyeti nedeniyle verecekleri yıllık gelir vergisi beyannamesine dahil edilmemesi gerekmektedir.
Maliye Bakanlığı tarafından verilen MB. GİB. İzmir VDB.nin 30/07/2013 tarihli ve 84098128- 120.04-450 sayılı özelgesi ile özel ders veren öğretmenlerin serbest meslek erbabı olarak vergilendirilmeleri gerektiği belirtilmiştir.
Özel ders veren öğretmenlerin KDV karşısındaki durumu
KDV Kanununun 1/1. maddesine göre, Türkiye’de yapılan ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti kapsamındaki teslim ve hizmetler KDV’ye tabi bulunmaktadır. Öğretmenlerin özel ders verme faaliyetleri GVK yönünden serbest meslek faaliyeti olarak kabul edildiğinden, bu kapsamda gerçekleştirilen özel ders verme hizmetleri KDV’ye tabi bulunmaktadır. Bu kapsamda özel ders veren öğretmenlerin KDV mükellefiyeti tesis ettirmeleri ve her ay KDV beyannamesi vermeleri de gerekmektedir.
Velilerin özel ders ücretlerinin karşılığında belge almamaları bir yandan kayıtdışılığı teşvik etmekte, diğer yandan ise gelir vergisi mükellefi olan velilerin indirimden yararlanmamaları sonucunu doğurmaktadır. Ayrıca devletin gelir kaybına uğradığı da unutulmamalıdır.