”Paraların yüzde 60'ı iktidar yandaşlarına harcandı”

ANKARA - Tunceli Bağımsız Milletvekili Kamer Genç, Deniz Fenerinin paralarının yüzde 40'ının hayır işlerine adandığını, yüzde 60'ının ise iktidar yandaşlarının özel mülk edinmeleri yoluna harcanan büyük paralardan oluştuğunu ifade etti.

Genç, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından bastırılan "Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi 12" kitabını eleştirdi.

Kitabın Alevilik-Bektaşilik bölümünde yer alan "Cem töreni" kısmında yer alan fotoğrafın Cem töreni ile ilgili olmadığını, Tunceli'nin Pülümür ilçesindeki bir halk oyunları gösterisinde çekilen fotoğraf olduğunu belirten Genç, "Alevi inancını kötülemek ve 'Cem töreni dedikleri, basit bir folklor oyunudur' demek için bu fotoğrafı koymuşlar" dedi.

Kamer Genç, kitapta Aleviliğin kısa ve anlaşılmaz şeklinde verildiğini de savundu. Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi kitabının Anayasa'nın 24. maddesine aykırı olduğunu iddia eden Genç, sadece Hanefi inancının bu derste öğretilmemesi, bütün dinlerin öğretilmesi gerektiği yönünde Danıştay ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin kararları bulunduğunu bildirdi. Cem törenlerinde, bir dedenin gözetimini altında bağlama çalınarak Allah'a ibadet yapıldığını söyleyen Genç, "Yoksa folklor oynanmamaktadır. Bu kitap, Milli Eğitim Bakanlığı'nın Alevi inancında olan insanlara olan saygısızlığıdır. Bu kitabın değiştirilmesi lazım" diye konuştu.

"Erdoğan, herkesle kavgalı"

Kamer Genç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın herkesle kavgalı olduğunu, Deniz Feneri ile ilgili olaylarda Başbakanlık makamına yakışmayan şekilde hareket ettiğini iddia ederek, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile ilgili olarak da şu görüşleri savundu:

"Rektörlük makamına, Anayasa Mahkemesi'nin kararlarını hiçe sayan kişileri atayacaksın, devlet üniversitelerini tarikat yuvası haline getireceksin. Refah Partisi kapatıldığı zaman trilyonların kimlerin zimmetine geçtiğini Abdullah Gül biliyor. Bunları söylemeyeceksin, ondan sonra çıkıp işleri devletin birlik ve bütünlüğünü koruyacak nitelikteki işlemlere uygun olarak yapmayacaksın, devleti kendi kafandaki şeriat düzenine uygun yönlendirme içine sokacaksın, ondan sonra çıkıp birlik ve bütünlükten bahsedeceksin. Bu, insanlara yakışmayan bir davranıştır. Atatürk'ün kurduğu laik düzen, maalesef 'geçmiş olsun' diyecek bir duruma gelmiştir. Soygunların içinde Hükümetin çok ileri gelenlerinin de olduğu izlenimi millette teşekkül etmiştir. Basın, devlet gücü kullanılarak susturulmaya çalışılmaktadır. Tayyip Erdoğan'ın Doğan grubuna yaptığı saldırıların kabul edilebilir bir tarafı yoktur. Deniz Feneri'nin paraları söz konusu olduğu zaman, Tayyip Erdoğan bundan çok çekinmektedir, bunun üzerine gidilmesinden korkusu vardır. Bu korkusunu zaman içinde göreceğiz. Deniz Feneri'nin paralarının yüzde 40'ı belki hayır işlerine adanmıştır ama yüzde 60'ı iktidarın yandaşlarının özel mülk edinmeleri yoluna harcanan büyük paralardan oluşmaktadır."